Raif DOĞRU
Kıbrıs Türk tarafının iyi niyetle sürdürdüğü müzakere süreci, Rum Meclisi’nin Enosis kararı almasının ardından Rum lideri Nikos Anastasiadis’in dünkü toplantıyı kapı vurarak terk etmesi nedeniyle bertaraf oldu.
Rum lideri Anastasiadis’in, dünkü saygısız davranış sonrasında bile “toplantıyı terk eden Akıncıydı” şeklinde yalan propagandaya başvurması, KKTC halkının sert tepkisine yol açtı.
Diyalog’a konuşan tarafsız gözlemciler, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın bugüne kadar sadece çözüm için çalıştığını, yeri geldiğinde Kıbrıs Türk tarafındaki aşırı milliyetçilere tepki gösterdiğini anımsatarak şöyle dediler:
“Kıbrıs Türk tarafı 4 özgürlüğü, mülkiyette ilk başvuru hakkının mal sahibinde olmasını, vatandaşlıklarda 4 Yunan’a karşılık bir Türk önerisini kabul etti. Ayrıca ilk defa masaya harita koydu. Yine ilk defa garantörlerin de katıldığı bir toplantıda Güvenlik ve Garantiler başlığı tartışıldı. Bu kadar iyi niyete karşın Rum tarafının hala ENOSİS’in peşinde koşması kabul edilemez bir durumdur. Hele Rum lideri Nikos Anastasiadis’in, Türk tarafının hassasiyetlerini dikkate almadan kapı vurup, toplantıyı terk etmesi Kıbrıs Türk halkına yapılmış bir saygısızlıktır. Bu saatten sonra müzakere masasının yeniden kurulması ve Rum liderliğine kalıcı bir anlaşma konusunda güven duyulması imkansızdır.”
KKTC’ye bakalım
Gelinen aşamada Kıbrıs Türk siyasetinin, KKTC’nin sorunlarını çözme ve kalkınmasını sağlama gibi bir sorumluluğunun bulunduğunu belirten tarafsız gözlemciler, Diyalog aracılığıyla Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, KKTC hükümeti ve siyasi partilerine şu çağrıyı yaptı:
“Bugünden tezi yok, KKTC’nin kalkınmasını öngören projeler hızlı bir şekilde hazırlanmalı ve Türkiye ile istişare edilerek yürürlüğe konmalıdır. Kuzey Kıbrıs’ın bir ticaret ve turizm merkezi olması için gereken adımlar atılmalı, yeni yatırımlar için yabancı yatırımcılara çağrı yapılmalı, çözüm bekleyen sorunların üzerine gidilmelidir. Gerekirse, bir erken seçimin önü açılmalı, halkın umutlandıracak adımlar atılmalıdır.
Müzakerelerde yaşananları tüm detaylarıyla dünya kamuoyuna anlatmak için etkili bir tanıtım kampanyası başlatılmalı, bu arada Tazmin Komisyonu’nun hızlı kararlar üretebilmesi için kaynak sıkıntısı sonlandırılmalıdır. KKTC’nin bu konuda alması gereken önlemleri süratle alması, eksilen kaynak konusunda Türkiye ile istişarede bulunarak kuzeydeki Rum mülklerinin Türkleştirilmesi için tapu devirleri gerçekleştirilmelidir.”
Güncelleme Tarihi: 17 Şubat 2017, 10:13