Züleyha KARAMAN

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Kıbrıs müzakerelerinin toplumda bir heyecan yarattığını, çözüm olsa da olmasada, yasaları, çağdaş Avrupa Birliği (AB) yasalarına uyumlu hale getirmeleri gerektiğini ifade etti. Siber, “Bu çözüme giderken, kendi iç dinamiklerimizi ve kurumlarımızı çok iyi bir yere getirmemiz gerekiyor, aksi halde bir çözüm sonrasında da kaos yaşayabiliriz” dedi.

Diyalog Gazetesi’ni ziyaret eden Cumhuriyet Meclis Başkanı Sibel Siber, Genel Müdür ve Genel Yayın Yönetmeni Reşat Akar ile görüştü. Hayırlı olsun dileğinde bulunan Siber, Diyalog’a yayın hayatında başarılar diledi. Siber’e ziyaretinde Özel Kalem Müdürü Ahmet Muratoğlu da eşlik etti.

AB uyum çalışmaları zayıf

Diyalog’un sorularını yanıtlayan Siber, “Çözüm olsa da olmasada, bizim kendi iç dinamiklerimizi, kendi yasalarımızı, çağdaş, Avrupa Birliği (AB) uyum yasalarına getirmemiz gerekiyor” dedi.

Bu yönde çalışmaların sürdüğünü, AB uyum yasalarıyla ilgili çalışan bir komite olduğunu ama çalışmaların istenilen süratte olmadığını belirten Siber, AB’ye uyum yasalarıyla ilgili çalışmaların süratlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Şu anda AB Uyum Yasası’nda Hal Yasası’nın olduğunu, Gıda Güvenliği Yasası’nın da önümüzdeki günlerde Meclis’e sunulmasını beklediklerini anlatan Sibel Siber, şöyle konuştu:

“Dolayısıyla bu iki yasanın hızla geçmesi gerekiyor. Yaşam kalitesini belirleyen aslında çağdaş yasalardır. Bu yasasaları hızla meclisten geçirmek bizim birinci görevimizdir ama bu ülkede yaşadığımız en önemli sorun denetim sorunudur. Yani yasa geçti, ne derece denetleniyor? Yasa ve denetimin iyi uygulandığı ülkelerde insanlar daha mutlu yaşar,  yaşam kaliteleri daha yüksektir ve kendilerini daha güvende hissederler. Dolayısıyla biz yasama olarak yasalarımızı hızla geçirmeye çalışırken, denetim mekanizmasının da daha aktif çalışması gerekiyor ki bugün şikayet ettiğimiz bir çok konuyu yaşamayalım. Komitelerimiz çok iyi çalışıyor. Milletvekillerimiz bir çok komitede görev aldığı için bu tempoyu biraz düşürüyor ama büyük bir istek ve azim var. Bu dönemde oldukça fazla milletvekilleri yasa önerisi veriyor, yani hükümetten bağımsız olarak. Eskiden Bakanlar Kurulu’ndan geçen yasa öneriler gelirdi, şimdi milletvekilleri de öneriler sunuyor. Önceki meclis iyi bir persormans göstermedi, hepimiz gördük, yaşadık, bu dönem umutluyum.  Çünkü bir de acı bir tecrübe var, halktan gelen çok negatif bir eleştiri oldu. Dolayısıyla hepimiz üzerimize düşen görevi layıkıyla yerine getirmeye çalışıyoruz. Meclisin çalışması umut verici ama AB uyum yasaları konsunda maalesef daha arzulanan yerde değiliz. Çok çalışmamız  gerekiyor.”

Müzakereler heyecan yarattı

Müzakerelerin  toplumda heyecan yarattığını kaydeden Meclis Başkanı Sibel, şöyle devam etti: “Hep diyorduk ki; biz bir halkız, varız, varlığımızın uluslararası alanda, uluslararası hukukta kabul edildiği anda biz tam arzulanan, istediğimiz duruma ulaşmış olacağız. KKTC olarak sadece Türkiye tarafından tanınan devlet yapımız var, dolayısıyla bir çok konuda ambargolar altında olmamız bizi çok zor durumda bırakıyor. Kültürel ve sportif faaliyetler, bir çok insani olayda ambargolar altında yaşıyoruz. O yüzden bir çözümün bize getireceği kazanım çok fazladır. Bu çözüme giderken, kendi iç dinamiklerimizi ve kurumlarımızı çok iyi bir yere getirmemiz gerekiyor, aksi halde bir çözüm sonrasında da kaos yaşayabiliriz. Çünkü  kendi federe devletinizin yapısı, dinamiği, kamusu, çalışması kendi kontorlünüzde olacaktır. Dolayısyla dünyaya açılacaksızın, korumacılık ortadan kalkacaktır, rekabet edebilirlik ön plana çıkacaktır. Ticaretten, eğitimden, sağlıktan, her konuda bizim bu dönemde bir taraftan çözüm için hazırlanırken bir tarafdan da daha iyi pozisyona gelmemiz için çalışmamız gerekiyor.”

O momentum var gibi

Sibel, “Bu kez çözüm olacak mı?” sorusu üzerine ise, “Mutlaka bir gün çözüm olacağına hepimiz inanıyorduk. Her zaman umutlu olmamız gerektiğini söylerdim.

2004’te de bir momentum vardı olmadı, ama şimdi o momentum yakalanmış gibi gözüküyor. Umarız da öyle olur. İyi bir çözümle, halkımız da arzu ettiği, kimliğiyli, kişiliğiyle, kendi toplumsal kimliği ile hakkettiği yeri alır” ifadesini kullandı.

Enerjim Meclis için

Sibel Siber, “Cumhurbaşkanlığı seçiminde sizin adınız da günedeme getirildi, aday olmayı düşünür müsünüz?” sorusuna da şu karşılığı verdi:

“Şu anda Cumhuriyet Meclisi Başkanı olarak bütün enerjim ve bütün arzumla iyi bir çalışma ve meclisi halkımızın arzuladığı, görmek istediği, verimli, düzenli, disiplinli bir meclis yapısına kavuşturmak için uğraşıyorrum. Bütün enerjim bu yönde. Cumhurbaşkanlığı seçimine de daha çok var, bu süreçte Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı’na fokus olmuş durumdayım.”

14 Şubat Sevgililer Günü’nde halka bir sürpriz var

“14 Şubat Sevgililer Günü’ne ilişkin bir planının olup olmadığının” sorulması üzerine ise Siber, kişisel olarak bir planının olmadığını belirtek, “Biz sevgililer günü genci olarak yetişmedik. Öyle bir alışkanlığımız olmadı, yani kültürümüzde de öyle bir şey olmadı” dedi.

Sevginin her gün paylaşılması gerektiğini, bu özel günü kutlayanların hoşuna gittiğini ifade eden Siber, hediyenin büyüğüne küçüğüne bakmamak gerektiğini söyledi.

Sevgide maneviyatın öenli plduğuna iaşret eden Siber, “Dolayısyla bir çiçekle, bir bakışla bir öpücükle de sevginizi verebilirsiniz” diye konuştu.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Siber, yarın,  halka güzel bir müjde vereceklerini açıklayarak, “Bizim bu günde özel süprimiz olacak. Halkımıza inşallah cuma günü güzel bir müjde vereceğiz” dedi.

Diyalog Genel Müdürü ve Genel Yayın Yönetmeni Reşat Akar da, ziyaretten dolayı Siber’e teşekkür ederek, Diyalog’un çalışmalarıyla ilgili bilgi aktardı.