Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın eşi Meral Akıncı, Kıbrıs Türk Kadınlar Birliği’nin düzenlediği 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Paneli’nde, “Kıbrıs Türk toplumunda Kadının Görünürlüğü” konusunda konuştu.
Cumhurbaşkanlığı’ndan verilen bilgiye göre, Meral Akıncı, paneldeki konuşmasında, “Bize öğretilen, hatta asırlardır biçilen görevlerde kadın, anaç kadın, ev işlerinden sorumlu kadın, erkeğinin destekçisi olarak ifade edilirken, toplumun yarısını oluşturan bir kitle görmezden gelindi” dedi.
“Atasözleri erkekleri tanımlarken “Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır”, “Evin reisi erkektir” şeklindeyken, kadın için ise “Yuvayı dişi kuş yapar”, “Evin direği erkek, duvarı kadındır” şeklinde yine kadına biçilen geleneksel görevleri net şekilde gözler önüne seriyor” şeklinde konuşan Meral Akıncı, kadının ülkede hak ettiği yere henüz ulaşamadığının görüldüğünü ifade etti.
Kıbrıs Türk toplumunun eğitim seviyesinin yüksekliği ile övünülmesine karşın kadının toplumda temsiliyetinin hak edilenden çok uzak olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın eşi Meral Akıncı, Devlet Planlama Örgütü’nün 2015 verilerine göre, kamu sektöründe üst kademe yöneticilerin yalnızca %28.9’unun kadın olduğunu, aynı veriler ışığında Kıbrıs Türk kadınlarının sadece %6.2’sinin kendi hesabına çalıştığının görüldüğünü anımsattı. Son milletvekilliği seçimi ile %8 olan meclisteki kadın temsiliyetinin ancak %18’e yükselebildiğine işaret eden Meral Akıncı “50 vekilin yalnızca 9 tanesinin kadın olması bile durumun ne oranda kötü olduğunu gözler önüne seriyor” dedi.
“Rol model olan kadınlarımız var”
Bugün Kıbrıs Türk toplumu için çok ciddi bir rol model olan birçok kadın olduğunu da belirten Meral Akıncı, bunlar arasında 1938 yılında Beyrut Üniversitesi’nde “ebelik-hemşirelik” okumaya gönderilen Türkan Aziz’in, İngiliz Koloni döneminden başlayarak günümüze kadar Başhemşire olarak görev yaptığını anımsattı. Bu önemli değerlerden bir diğerinin ise geçtiğimiz yıl kaybettiğimiz Kamran Aziz olduğunu söyleyen Meral Akıncı, “Kamran Aziz 1950’li yıllarda birkaç arkadaşıyla beraber “Kamran Aziz ve Arkadaşları” grubunu kurdu. Biz kadının yerini bugün bile konuşurken, o yıllarda grup kurmanın, müzik aleti çalmanın hatta solistlik yapmanın ne anlama geldiğini sanıyorum anlamak hiç zor olmaz” dedi.
Meral Akıncı, gazetelere yazı yazmanın erkek işi olduğu, kadınların gazetelerde yazı yazmasının ayıp sayıldığı yıllarda Pembe Marmara’nın “Nevin Hale”, “Gülen Gaye”, “Lafazan”, “Meçhul”, “Funda” ve “Fırtına” gibi takma adları kullanarak yazılar yazdığını anımsattı.
Ev içi şiddet
Kadının, toplumsal rolünü yerine getirme yolunda büründüğü iyi anne ve iyi ev hanımı görüntüsüne sadık kalırken, tabu olarak saklanan ve kabul edilmeyen bir gerçekle yüz yüze kalabildiğini ifade eden Meral Akıncı, “Bu da ev içi şiddettir. Bu konuda toplumumuzda, farkındalık eksikliği olduğu bir gerçektir. Son zamanlarda yaptığımız bir araştırmada ülkemizde her 3 kadından birinin fiziksel şiddete maruz kaldığını tespit ettik. Evrensel verilerle de örtüşen bu rakam dünyada olduğu gibi toplumumuzda da kadına yönelik ev içi şiddetin ciddi bir sorun olduğunu göstermektedir. Bu konuda acilen bir yasaya ihtiyaç vardır” şeklinde konuştu.
KKTC’de kadın hakları konusunda uluslararası önemli sözleşmelerden bazıları onaylanmakla birlikte uygulamaya geçilmediğini söyleyen Meral Akıncı, yasaları yürürlüğe koymak kadar, gerektiği şekilde uygulamanın da önemli olduğunun gözden kaçırılmaması gerektiğini ifade etti.
Güncelleme Tarihi: 04 Mart 2018, 11:36