Çiğdem AYDIN
Sezer Köroğlu Ahşap Doğrama şirketini kuran ve başarıyla yöneten Köroğlu Kardeşler, özellikle son 3 yılda olumlu bir gelişme yaşadıklarını belirtiyor. Diyalog muhabirine yaptığı açıklamada, İnşaat ve turizm sektöründeki gelişmelerden dolayı kendi işlerinin de geliştiğini belirten Derviş Köroğlu, çözüm sonrasında Rumlarla rekabet edebilecek durumda olduklarını, buna karşın KKTC’yi yönetenlerin herhangi bir hazırlık yapmadığını söyledi. Köroğlu; Rumların çözümden sonra kendi üreticilerini destekleme niyetlerinin görüldüğüne dikkat çekti. Derviş Köroğlu sorularımızı şöyle yanıtladı:
Soru: Kaç yıldır bu meslekle uğraşıyorsunuz? Mesleğe başlangıç nasıl oldu?
Köroğlu: 1996 yılında kardeşimle birlikte kurduk. Ben aslında inşaat mühendisiyim. Araştırdık hazır Amerikan kapılarını bulduk. Türkiye’ye gittik bayilik aldık ve kapılar geldi. Amerikan evleri ahşap fuarlara katıldık ve bir İngiliz çifte ev sattık hem de gazete ilanı ile. Bir Amerikan kapısını üç günde kurabiliyoruz neden olmasın dedik ve bu işe de başlamış olduk.
Soru: Şu an işleriniz nasıl? Üretim ve satışlarda düşüş veya yükseliş var mı? Ne kadar?
Köroğlu: Şu anda kapı, duvar dolabı gibi işler yapıyoruz. Zaman içerisinde mutfak dolabı gibi her türlü ahşap işlerini üretmeye başladık. Bizim en büyük istikrarsızlığımız siyasi yönetimsizliktir. Finansmana erişimde güçlük yaşıyoruz ve faizlerle mücadele ediyoruz. Bana göre Sunat Atun dönemlerinde daha rahatız. Ama daha çok girişim yapılmalı ve böylesi bir ortamda üreticilere yardımcı olunmalı.
Son üç yılı ele alacak olursa üretimimizde artış var. Bunun nedeni en başta inşaat sektörünün canlanması ve aynı zamanda turizm sektörünün de hareketlenmesidir. Bizim bu yönde iki lokomotifimiz var. Biri inşaat sektörü diğeri de turizm. Sanayicinin en büyük girdisi elektriktir. Dünyanın en pahalı elektriğini biz kullanıyoruz. Türkiye bizden daha ucuz ama yapılan haberlere bakıyorum sözde bizden daha pahalı ülkelerle kıyaslanıyoruz ama Pazar payı nedir konuşan yok. Her daim rekabette girdi maliyetleri zorlayıcı olur. Yeniden üretim politikaları gözden geçirilmeli aksi halde hep bağımlı kalırız. Kendi ürettiğimizin denetimi çok daha kolaydır. Yediğimiz içtiğimiz ürünler ne kadar denetleniyor? Tüketilirken kendi denetimimizden altında olmalı. Özellikle gıda konusu çok önemli.
Soru: Kaç çalışanınız var? Daha önce kaçtı?
Köroğlu: İki kardeş başladık 10 kişi devam ettik. Şu anda 17 personelimiz var.
Soru: Kıbrıs sorunu çözülürse rekabet gücünüz var mı? Ne tür zorluklarla karşılaşabilirsiniz?
Köroğlu: Bizim bu konuda hazırlattığımız çalışmalarımız var. Tamamen Rum tarafıyla rekabet edebilecek kapasitemiz var. Tek endişem Rumlar her zaman kendi üreticisini destekler devlet olarak da kişi olarak da kendi üreticisinden alımı tercih edecektir hatta bu kapsamda politikalarını genişleteceklerdir endişem bu noktadır bizimkilerde ve bizim tarafta böyle bir girişim yok vizyon da bu yönde değildir.
Güncelleme Tarihi: 07 Kasım 2016, 06:53