Kırkıncı hükümet kuruldu. Kırk bir kere maşallah. Artık icraatlar başlasın. Devlet mekanizması çalışsın. Kıbrıs Türk halkı inanın ki müthiş bir ümitsizliğe kapılmış durumda. Toplumun tüm kesimleri ile bir araya gelme fırsat yakalayan bir kişi olarak "toplumun beklentisi neler" diye nabız tuttuğum bu son üç yıldır gittikçe dibe vuran bir "amaçsızlık " hakim. En büyük kaygım daha on dokuz yaşında olan oğlum "bu memlekette bir şey olmaz" diye yüzüme adeta bir tokat gibi çarpan cümlelerinde saklı.
"Senin gibi kimler böyle düşünüyor" diye sorduğumda ise "Benim arkadaşlarım içerisinde herkes" diye de cevap veriyor.
Bu gençler pırıl pırıl, gerçekten de pırlanta gibi çocuklar. Hani derler ya "bu zamanda zor bulunan cinsten". Adam kayırma, kolay zengin olma, hak etmeden bir yere gelme, şark kurnazlıkları, hepsini ama hepsini daha ergenlik çağında tatmış, gözlemlemiş bu gençlerimiz "ideallerini gerçekleştirmek uğuruna" başka diyarlara yol almak için doğru zamanı kolluyorlar. İşte en büyük acı ve ülke adına belki bugün değil ama on yıl, on beş yıl sonra meydana gelecek ve etkileri bir volkan gibi patlayacak olan toplumsal erozyon.
İktidara öğütler
Artık "kim bakan, kim bakmayan, o bizden, bu bizim adam değil" küçücük ülkemizi kaosa sürükleyen böylesi adımları bir tarafa bırakarak icraatların hayat bulması en büyük temennimizdir. Siyaset ve onu oluşturan devlet çarkları "Halkın menfaatlerini ön plana" çıkaracak hamleleri sizden bekliyor. Toplumun tüm kesimlerinin beklentileri gittikçe icraatların hızla hayata geçmesinin yolu ile aşılabilir. Bunları gerçekleştirmek için de hepinize büyük görevler düşüyor. İnanın bardak doldu, taştı, bir damlalık fazla bir yer ne yazık ki kalmadı.
Gittikçe büyüyen ve kalifiye eleman açığının üst noktaya geleceği ile ilgili tespitlerimi
18 Aralık 2021 tarihli turizm makalemde belirtmiştim. Neler yazmıştık "Göreceksiniz bu iş daha da kötüye gidecek. Söz uçar yazı kalır misali, turizm sektörü 2022’de çalıştıracak düz işçi, resepsiyonist, housekeeper, garson, komi, ahçı, teknik eleman bulamayacak. O kadar iddialıyım." diye de eklemiştim. Söylediklerimi onaylayan bazı internet turizm haberlerinde " Türkiye’de olduğu gibi Avrupa genelinde de turizm sektöründe kalifiye eleman sıkıntısı yaşanıyor. Sektörün kalifiye eleman sorunu bir süreden beri Almanya Otelciler Birliği (DEHOGA) tarafından dile getiriliyor. Sorun Yunanistan’da da yaşanıyor. Konunun turizm ve çalışma bakanlıkları ile Yunan Turizm Konfederasyonları (SETE) arasında bu hafta yapılan toplantıda ele alınacağı belirtiliyor. Turizm Bakanı Vassilis Kikilias de işlerin iyiye gideceği öngörülen bu yılda turizm şirketlerinin çalışan ihtiyaçlarını işçi haklarına saygı ve mevzuata uygunluk konusuna öncelik vermelerini istedi." Avrupa, Türkiye 'de kısaca tablo bu yönde ilerleyecek.
Çiçeği burnunda hükümet
Hani kurulan çiçeği burnunda kırkıncı hükümetin turizm amaçlı açılımlarına katkı sağlayacak bir takım öncelikli hamleler ortaya koymakta fayda var. Turizm için hükümetler tarafından ortaya konulanlar kaç defa yazdık, sektörün beklentilerini karşılamaktan uzak yine. Gerçi 38. 39. Hatta 37. hükümet programında da hemen hemen aynı şeyler vardı; biz yine ülkemiz adına bir iyilik yapalım. Gerçekçi, ülke turizminde süreklilik sağlanabilmesi için Fiziki Planlama, Turizm Gelişim Planı ve tanıtıma yönelik planlamanın oluşturulup en kısa sürede sonuçlandırılması için turizm felsefemizi yazalım.
2025 yılına kadar 35 bin yatak, 1.5 milyon turist, 1.5 milyar dolar gelir, 2027 yılı sonunda 40 bin yatak 2 milyon turist ve 2 milyar dolar gelir olarak planlanmalıdır. Özellikle siyasi istikrarsızlık, ekonomik çöküş ve pandemi münasebeti ile 2025 hedeflerinin 2027 yılına kaydığını göz ardı etmemek gerekir.
Stratejik planlar güle güle (Orta Vadeli Planın) OVP hoş geldin. (2022-2027)
1. Dünyanın tartışmasız turizm destinasyonlarına koyduğu multiplier effect (çarpan etkisi) gün geçtikçe farklılaşmaktadır. Doğrudan ve dolaylı faydaları ile turizm endüstrisi ve ekonomileri, özellikle artık turizm sektöründe zirveye yerleşmiş ülkeler yerine; turizm sektöründe gelişimini tamamlamamış ülkelere doğru kaymaktadır. Bu vesileyle turizm gibi hizmetler sektörü ve teknoloji dünyası krizlerden çıkış yolları olarak bilinmektedir. .
2. Kuzey Kıbrıs`ın genel ekonomisi içerisinde olan ortak hedefimiz; ciddi bir destinasyon pazarlama yönetimi (destination marketing management) mantığı çerçevesinde planlı ve istikrarlı ve sürdürülebilir bir kalkınma hedeflenmelidir.
3- Kuzey Kıbrıs turizm siyaseti bir hükumet politikası olmak yerine devlet politikası olma yönünde hükümetler üstü bir konumda olmalıdır.
4- Kuzey Kıbrıs Turizm ürününü; (PİB) Product, İmage, Branding (Ürün, İmaj ve Markalaşma) gibi ilkeleri turizm ürünündeki orijinallik ve farklılıklarını doğru analiz etmek gerekmektedir.
5- Gittikçe deniz, kum, güneş turizmi yanında SIT dediğimiz (Special interest toursim ) alternatif turizm modelleri de önemini artırmaktadır. (Spor turizmi, inanç turizmi, kültür turizmi, eko-agro turizm, sağlık turizmi, eğlence turizmi).
6- Kuzey Kıbrıs bir ada ülkesi olduğundan mevcut doğal kaynaklarımızın dikkatli ve verimli kullanımı büyük önem arz etmektedir. Sürdürülebilirlik ilkelerinin benimsendiği turizm politikaları geliştirilmesine özen gösterilmelidir. Diğer yandan, kitle turizmi, genellikle ürün kalitesinden çok fiyat yönü ile uluslararası piyasalarda yerini alan turizm şeklidir. Yatak kapasitesi ve diğer seçenekler ele alındığı ve bir de fiyat yönünden değerlendirildiği zaman, Kuzey Kıbrıs’ın siyasi konjektürel yapısından dolayı nispeten daha maliyetli ulaşım ve uzun zaman gerektiren ulaşım olanakları ülkemizde bu tür turizm modelinin istenilen seviyeye ulaşmasına olumsuz etki yapmaktadır.
Ulaşım maliyetleri acilen aşağıya çekilmelidir.
7-KKTC insan kaynaklarının sürekli olarak turizm sektöründe istihdam edilmesi ve turizm sektörünün daha verimli olması için turizm sektörünün tüm yıla yayılması adına yerli ürün kullanımlarının da kaçınılmaz olduğundan dolayı ülkemizde alternatif turizm modelleri geliştirilerek turizm ürünü daha güçlü bir hale getirilecektir...
8-Turizm Orta Vadeli Planı’nın amacı KKTC’nin kendine has koşulları ve kısıtlamaları düşünüldüğünde; bölgesel farklılıkları göz önüne alan; doğal çevreye, tarihi mirasa ve kültürel dokuya duyarlı ve sahip çıkmalıdır.
9- Covid-19 Pandemi sürecinin olumsuz etkilerinden ülkeyi bir an önce yüksek enflasyonist ortamdan ülke doğru icraatları hayata geçirmelidir. Bu vesileyle, Alternatif turizm modelleri ekonomik anlamda sektöre sunulmalıdır. Yerel ürünlerin kullanmanın ön sıralara çıkarıldığı, tesislerimizin uluslararası standartlarda kurumsallaştığı, turizm ürünümüzün bir marka haline getirildiği, bunlara ek olarak son yıllarda çevre dostu faktörler ile bir bütün olmalıdır.
10. Turizm Orta Vadeli Planı’nın ana hedefleri;
Ürün geliştirmede bölgesel farklılıkların ön plana çıkarılması, ayrıca sürdürülebilir turizm modelinin oluşturulması, Turizm endüstrisinin tüm ülkeye yayılması ve on iki ay boyunca canlı tutulması ivedilik arz etmektedir.
11- Turizmde destinasyon imajını yükselterek, genel turizm kalitesinin gelişimine katkıda bulunarak Kuzey Kıbrıs Turizm ürününün pazarlanması hedeflenmelidir.
12- Turizm sektörünün verebileceği olumsuz bazı negatif sonuçlardan (çevresel, doğal kirlilik, halkın sosyolojik yapısının bozulması vs.) Mevcut sosyal ve kültürel yaşam şekli erozyona uğratılmadan, turizmde yerel halka dayalı bir gelişim modeli benimsenmesi tüm iktidarlarca benimsenmelidir.
13- Turizm bilincinin artırılması için turizm eğitimine yardımcı olacak şekilde bölgesel turizm liseleri artırılmalıdır.
14- Turizm ürünlerinin yerli ürünlerden oluşacak şekilde bölgesel cluster (küme) bölgesel üreticiler birlikleri aracılığı ile turizm endüstrisinde kullanımlarına imkan verilmeli.
15- Çevre ve doğa koşullarını turizm sektörünün hak ettiği standartlara çekerek bu alanlarda stratejik plan çerçevesinde iyileştirmeler yapılması ve sürdürülebilir ve çevreye duyarlı turizmcilerin yetiştirilmesine katkı konulması sağlanmalıdır.
Turizm Hayattır.
Hocam u need to take over the control on Tourism.. the existing mp have no idea but advertising him self around????????