Suna ERDEN

Turizm Bakanlığı’nın bu ay içerisinde çift aşı ve çift PCR’lı turizmi açma planı suya düştü. 
Bunun yanı sıra Ramazan Bayramı’nda bakanlığın iç turizme yönelik yaptığı çalışmalar da rafa kalktı. Sağlık Üst Kurulu’nun turizmle ilgili adım atmaması Bakan Fikri Ataoğlu’nun tepkisine neden oldu. Diyalog’a konuşan Turizm ve Çevre Bakanı Ataoğlu, mayıs ayında çift aşı ve çift PCR ile turizmi açmayı hedeflediklerini, ayrıca uzun süredir evlerinde kapalı olan yerli halkın bayramda otellerde ucuz tatil yapması için çalışmalar yaptıklarını ancak tüm planlarının Sağlık Üst Kurulu tarafından ertelendiğini ifade etti.
“Turizme haksızlık yapıldı” diyen Ataoğlu şöyle dedi:
   “Kapalı devre turizminde 4. haftaya girdik. Şimdiye kadar 3 bine yakın kişi geldi ve sadece 3’ünde pozitif vakaya rastlandı. Onlar da biri hariç hemen geri gönderildi. Birinin tedavisi burada yapıldı. Kapalı devre turizmindeki veriler dikkate alınarak kurulun bir karar vermesi gerektiğini belirterek, “Başarıyla sürdürdüğümüz kapalı devre turizmindeki rakamlar örnek alınarak, turizmle ilgili adımlar atılmalıydı.”

Neye göre karar alacak belli değil
Kapalı turizmde verilerin ortada olduğunu kaydeden Bakan Ataoğlu, şöyle devam etti:
Sağlık Üst Kurulu, bayram için iç turizmle ilgili adım atmadı. Ayrıca çift aşı ve çift PCR ile turizmi açma planını da Haziran’ın 10’nuna erteledi. 
Ayın 10’unda değerlendireceğini belirtti. Neye göre karar alacaklar acaba; sabah kalktıklarında o gün nasıl uyanmışlarsa ona göre mi karar üretecekler belli değil.
Biz bakanlık olarak uzun süredir evlerinde kapalı olan kişilerin bayramda tatil yapabilmesi için çalışma yaptık. Otellerle görüştük; fiyat indirimi ve taksit imkanı sağlanması açısından otellerle anlaştık. 
Sağlık Üst Kurulu, “sanki en doğru karar kendi verdikleri kararmış” gibi hareket ediyor. Bu doğru bir yaklaşım değildir. Türkiye’de iç turizm devam ederken, turistler sokağa çıkma yasağından dahi muafken, biz bayramla ilgili dahi adım atamadık. Kapalı devre turizminde 3 gece olan konaklamayı 4’e dahi çıkaramadık. Dünya açılmaya başlarken, Güney Kıbrıs’ta vakalar fazla olmasına rağmen turizmle yönelik adımlar atılırken, biz geri kaldık. Dünyadan kopukmuşuz gibi hareket ediyoruz. Umarım Sağlık Üst Kurulu bu gerçekleri görür ve ona göre karar alır.  

Hızlı hareket edilmeli
Bakan Ataoğlu, bayramda iç turizmi açmak için geç kalınsa da hızlı hareket edilmesi halinde bir şeyler yapılabileceğini ifade ederek, şunları söyledi:
Turizm önceden organizasyonu yapılması gereken bir sektördür.  Sağlıklı kararla alınmadığı için 200 kişilik uçakların 40 kişi taşıdığını gördük. Önceden planlama gerektiren bir sektör olduğu için turizmde atılacak adımlar hayati önem taşıyor. 
Bayrama sadece günler kaldı, bu nedenle Sağlık Üst Kurulu, iç turizmle ilgili de hızlı bir karar alıp, açılım yapmalı. Kurulun artık çemberi açması ve bazı gerçekleri görmesi gerekiyor.

İmkanlar değerlendirilmeli
Turizm ve Çevre Bakanı Ataoğlu, otellerin kapalı sektörler içerisinde yer almadığını ancak turist gelmediği için faaliyet göstermediğini ifade etti. 
Ataoğlu, ayrıca kapalı devre turizmde kullanılabilecek imkânlar olduğunu ifade ederek, şunları dile getirdi: 
Kağıt üzerinde oteller açık sektörlerden biri olarak görülüyor. Turist gelemiyor ama otellerin açık olmasına izin veriliyor. Zaten gariplik buradan belli oluyor.
Mesele Bafra bölgesinde tamamen izole bir durum söz konusu… Oradaki oteller izole durumdalar.
Ayrıca otellerin personelleri lojmanlarda kalıyor. Hatta personelin eğlence yerleri bile yaşadıkları yerleşkenin içerisinde… O bölge kapalı turizm açısından çok iyi değerlendirilebilir. Rahatlıkla 6 bin turist bayramda gelebilirdi. Polis ve özel güvenlikten destek alarak kontrolü de çok kolay sağlanabilirdi. Ancak bunu dahi değerlendiremiyoruz. Eğer değerlendirseydik 4 bin otel çalışanı 6 bin turist toplam 10 bin kişi ekonomiye katkı sağlayacaktı. Yerli üretici de ürünlerini satabilecekti. Ayrıca biz yerli üreticinin ürünlerinin personel tarafından otellerde satılmasını da düzenlemiştik. Bu planda yarım kaldı. 

Tüm önlemleri almaya hazırız
“Ben tüm otellerin ve casinoların faaliyete başlamasından tarafım” diyen Bakan Ataoğlu, “ekonominin gidişatının çok kötü olduğunu, sektörün canlandırılmasının şart haline geldiğini dile getirdi. Ataoğlu, şöyle devam etti:
İç turizmin hiç kapanmamış olması gerekirdi. En azından oteller biraz iş yapabilirdi. Oteller iş yapınca yerli üretici de faydalanırdı. Ekonominin çarkları böyle durmazdı. Şu an ekonomi oldukça kötüye gidiyor. Geçmiş yıllarda turizm bütçe açığının yüzde 53’nü kapatıyordu.  Böyle önemli bir sektörle ilgili karar alınırken dikkatli olunmalıydı.
Mesele Sağlık Üst Kurulu vakalara baksın; iç bulaş ne durumda, kapalı turizmden dolayı vaka artışı oldu mu? Bunları değerlendirsin ve ona göre karar alsın. 
Turizmin sağlıklı bir şekilde açılması gerekiyor. Biz tüm önlemleri almaya hazırız. 

Kapalı turizm başarıyla sürüyor
Bakan Ataoğlu, geçen nisan ayında başlayan kapalı devre turizmi kapsamında 3 bine yakın kişinin geldiğini, şu anda 453 turistin ülkede bulunduğunu, onların da iki güne gideceklerini ifade etti. Kapalı devre turizminin çok başarılı bir şekilde devam ettiğini, bulaş riskinin neredeyse sıfıra yakın olduğunu kaydeden Ataoğlu, “İki gelişte bir de gidişte üç PCR testi şart koşuyoruz.  Turistler bir testi Türkiye’de diğerini havaalanında sonuncusunu ise otelden ayrıldıklarında yaptırıyor. Zaten test yapmazlarsa geri dönemezler; hem KKTC’de hem de Türkiye’de iki koldan sıkı tedbirlerle kapalı turizmi yönetiyoruz. Şu ana kadar sorunsuz götürdük” dedi.

Anneler Gününü kutladı
Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Diyalog aracılığıyla Anneler Gününü kutladı. Ataoğlu, annelerin, insanın dünya üzerinde aldığı ilk nefesten son nefese kadar yüreğinde taşıdığı mukaddes değer, olduğunu belirtti.

FOTO>BAKAN ATAOĞLU