Cumhurbaşkanı Mustafa Akın cı’nın, GSM şirketlerinin işbirliği yapmaları konusunda çıkarılan Rum engellerine değinmesi, Rum basınında geniş yer buldu.

   Politis gazetesi: “Yasa Telefonları ‘Kapattı’ – Cep Telefonlarının Bağlanması Konusunda Bir Taraf Diğerinin Önerisini Reddediyor” başlıkları altında verdiği haberinde, KKTC ile Güney Kıbrıs’ın mobil telefon ağlarının birbirlerine bağlanabilmesi yönündeki çalışmaların bazı yasal engeller ve diğer sorunlarla karşılaştığını iddia etti.

   Gazete, elde ettiği bilgilere dayandırarak verdiği haberinde, KKTC ve Güney Kıbrıs mobil telefon şirketlerinin, ağların birleştirilmesinin ardından uygulanacak fiyat konusunda uzlaşıya yakın olduklarını ancak yapılacak işbirliği konusunda görüş ayrılıklarının bulunduğunu öne sürdü.

   Kıbrıs Türk tarafının, KKTC ve Güney Kıbrıs mobil şirketlerinin işbirliği anlaşmasına doğrudan imza atmalarını talep ettiğini, Kıbrıs Rum tarafının ise, sözde “yasal gerekçeleri” öne sürerek bu öneriyi kabul etmediğini belirten gazete, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın dün bu konuya değinen açıklamasına da yer verdi.

   Gazete, Kıbrıs Rum tarafının, mobil iletişim ağları işbirliği anlaşmasını Kıbrıslı Rum şirketlerle Türk şirketler arasında imzalanması önerisinde bulunduğunu ancak bu önerinin, sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti’ne kayıtlı şirketleri tanımayan Türkiye tarafından kabul edilmediğini” belirtti.

   Gazete, Rum “Elektronik İletişim ve Posta Komiserliği Ofisi” Genel Müdürü Neofitos Papadopulos konuya ilişkin gazeteye yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın sorununun hukuki olduğu yönündeki söylemini doğruladığını yazdı.

   Habere göre Papadopulos, Kıbrıslı Rum şirketlerin KKTC’de faaliyet gösteren şirketlerle anlaşma imzalamaları durumunda yasadışı sayılacaklarını ve ofis olarak bu şirketleri Rum başsavcılığına şikayet etmek durumunda kalacaklarını vurguladı.

   Papadopulos ayrıca, söz konusu yasanın sadece Kıbrıslı Türklere ilişkin bir yasa olmadığını ve bu yasanın olmaması durumunda gerek tüketici gerekse pazar açısından kontrol edilemeyecek durumlar oluşabileceğini savundu.