Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Fileleftheros gazetesine yaptığı açıklamada, geniş kabul gören bir kabine değişikliğine gideceğini söyledi. 

   Anastasiadis, ekonomik kriz ve ortaya çıkan sorunlar nedeniyle, hayati önem taşıyan gerekli değişikliklerin ileriye götürülemediğini, kamu yaşantısının temel alanlarında kararlı değişiklikler yapmaya hazır olduğunu ifade etti. 

   Değişikliklere ilişkin ilk açıklamaların, Noel yortusundan hemen sonra yapılacağını belirten Anastasiadis, bu çerçevede  Başkanlık sisteminin yeniden yapılandırılmış olacağını belirtti.

   Anastasiadias, kabine değişikliği konusundaki açıklamaları sırasında, siyasi dinamiklerin de kabul etmesi halinde yeni bir başlangıç yapmaya, geniş kabul gören bir hükümet veya meclisteki partilerin büyük çoğunluğunu ifade eden bir hükümetin kurulmasını ileriye götürmeye, bununla birlikte partilerin bu konudaki düşüncelerini de dinlemeye hazır olduğunu söyledi. 

Şantaja boyun eğmek yok

   Türkiye’nin Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi” içerisindeki “meydan okumalarının”, Rum tarafının Barbaros gemisinin çekilmemesi durumunda müzakerelere dönmeyeceğinin anımsatılması  üzerine Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, bu konuda ilerlemeyi düşünmediğini, şantaj ve şantaj sonuçlarını önceden gören bir diyaloğu ileri götürme niyetinde olmadığını ifade etti. 

    BM’nin kararları aracılığıyla açıkça ifade ettiği gibi, Kıbrıs sorununun barışçı bir diyalog aracılığıyla, iki toplum tarafından kabul görecek bir sonuca varması gerektiğini söyleyen Anastasiadis, nihai çözümün, özgür bir diyaloğun ürünü olması gerektiğini de belirtti. 

   Anastasiadis, “geçmişte Recep Tayyip Erdoğan’la çözüme varılabilmesinin mümkün olduğu” şeklindeki sözlerinin anımsatılması ve “yeni Erdoğan ile bunun mümkün olup olmadığı” sorusu üzerine Anastasiadis, konuya doğru bir şekilde yaklaşıldığını belirterek Fetullah Gülen’in desteğine sahip olan TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, bugün siyasi ve manevi babasının birincil karşıtı olmasının herkesi düşündürmesi gerektiğini savundu.