Remzi SAMAR
Bağımsız Cumhurbaşkanı Adayı Mustafa Akıncı, dün, Diyalog Medya Grubu’nu ziyaret ederek, hem seçim çalışmaları hakkında bilgi verdi hem de Diyalog Gazetesi’nin Birinci Kuruluş Yıldönümünü kutladı.
Diyalog Gazetesi’nin yayınlarında, tarafsız bir şekilde ve toplumun her kesimine eşit mesafede yer vermesini takdirle karşıladığını, medyada açılan bu özgür pencereden kendilerinin de halkla diyalog kurduklarını belirten Akıncı, Genel Müdür ve Genel Yayın Yönetmeni Reşat Akar’ın şahsında tüm çalışanlara başarı diledi.
Medya Grubu bünyesinde yayın hayatına bir ay önce başlayan Diyalog TV’nin de ilkeli yayıncılığıyla toplumun tüm kesimlerinin sesi olacağına inanç belirten Akıncı, cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik sürdürdüğü çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Akıncı ayrıca kendisine yönelttiğimiz soruları yanıtladı.
Toplumun tüm kesimlerinden gelen talep karşısında kayıtsız kalmayarak aday olduğunu söyleyen Mustafa Akıncı, kendisini destekleyenler arasında, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ve Ulusal Birlik Partisi’nden (UBP) olanların da yer aldığını kaydetti.
“Cumhurbaşkanlığı, belediye başkanlığı ve muhtarlık gibi makamlar siyasi partiler üstüdür. Ben de gelen talepleri dikkate alarak tüm toplumu kucaklayacak şekilde bağımsız adaylığımı açıkladım. Seçim çalışmalarında bunun ne kadar isabetli bir karar olduğunu da görüyorum. Ben ülkedeki ‘SÇP’ yani Sessiz Çoğunluk Partisi’nin adayıyım. Bunu da nisan ayında herkes görecek” diyen Akıncı, ülkedeki sağ ve sol seçmen için alternatif bir isim olduğunu, bunu da seçim gezilerinde halkın kendisine fazlasıyla hissettirdiğini belirtti.
UBP’li ve CTP’liler de destek veriyor
Seçimdeki rakipleri Derviş Eroğlu, Sibel Siber ve Kudret Özersay’ın adaylıklarını açıkladıklarında temsil ettikleri bir makam olduğuna vurgu yapan Akıncı, “Ben yaklaşık beş yıldır siyasetten uzak kaldım. Siyasetten kopmadım ama aktif değildim. Özellikle Mehmet Harmancı’nın Lefkoşa Türk Belediyesi Başkan adaylığı sürecinde halkın bana yaklaşımı bu seçim yarışına katılmam da cesaret verdi. Şahsıma karşı olan ilginin sadece Lefkoşa ile sınırlı kalmadığını köy gezilerimde bizzat yaşadım. Toplumun her kesiminden özellikle bazı UBP’li ve CTP’lilerin bizzat gelerek cumhurbaşkanı adayı olmamı istemeleri, kendilerini nisan ayında alternatifsiz bırakmamam gerektiği yönündeki istekleri adaylığımda önemli rol oynadı” dedi.
4 maddelik vizyon referans...
Mustafa Akıncı, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde seçmenin karşısına 4 maddelik vizyonla çıktığını hatırlatarak; birinci vizyon olarak Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde çözüm odaklı bir siyaset izleyeceğini, kapsamlı çözümü daha da kolaylaştıracak güven artırıcı önlemlerin de masaya getirilmesi gerektiğine inandığını ifade etti.
Türkiye ile ilişkilerde daha sağlıklı ve kişilikli bir ilişkinin de ikinci vizyonunu teşkil ettiğini kaydeden Akıncı, Türkiye ile ilişkilerin “astüst” temelinde olmaması gerektiğini ifade etti. Akıncı, “Kıbrıslı Türklerin kurum ve kuruluşlarının Türkiye tarafından kabul edilip, eşit davranışlar sergilenmesi gerekir. ”dedi.
Üçüncü vizyonuyla ilgili olarak ise Cumhurbaşkanlığının tarafsız olması gereğini vurgulayan Akıncı, “Bir yandan Kıbrıs sorunuyla ilgilenir görünürken diğer yandan da partilerin iç meseleleriyle uğraşılmaması gereken bir makamdır” dedi.
Dördüncü ve son vizyonu hakkında da Cumhurbaşkanlığının halkın iç sorunlarında öncülük yapması
gerektiğini ifade eden Akıncı, Cumhurbaşkanlığının çevre, çalışma hayatı, trafik kazlarını önleme, hayvancı ve üreticilerin sorunları üzerinde “toplumsal rehberlik” ve “topluma öncülük yapabilmesi”
gerektiğine inandığını söyledi. Akıncı, bu 4 maddeyi benimseyen herkesin adayı olduğunu kaydetti.
“Parti içişleri ile uğraşmayacağım”
Bazı adaylar gibi parti içişleri ile değil toplumun iç konularını ilgilendiren bir cumhurbaşkanı olacağını dile getiren Akıncı, Eroğlu’nun önceki gün UBP ve DP’yi ziyaretlerini değerlendirdi.
Her yiğidin bir yoğurt yiyişi olduğunu aktaran Akıncı, “Her yiğidin bir yoğurt yiyişi var. Onun yoğurt yiyişi de bu… Ben kendi açımdan sadece partilere dayalı bir adaylık ön görmüyorum. Ama ben sadece partilerin desteğine dayalı olarak bu görev yarışına çıkmıyorum. Ben halka dayalı olarak çıkıyorum. Şunu çok rahat bir şekilde söyleyebilirim; benim illaki bir makam hırsıyla yola çıktığımı kimse düşünmesin. Bu konuda halktan gelen ciddi bir istek ve destek gördüğüm için ben bu yola çıktım” açıklamalarında bulundu.
“Aday olmasaydım vicdanım rahatsız olacaktı”
Aktif siyasetten ayrılmış birisi olduğunu yineleyen Akıncı, sorumluluk anlayışıyla ve bir vicdan muhasebesi yaparak bu yola çıktığına vurgu yaptı. “Eğer aday olmasaydım. Bunun bir vicdani sorumluluk olacağını hissettiğim için bu yola çıktım” diyen Akıncı, şunları söyledi: “Lefkoşa’daki yerel seçim sonuçlarından sonra özellikle o seçimde benim de katkımı gören insanlar o günden başlayarak bu talebi yükselttiler. Yalnız Lefkoşa ile mi sınırlı tabii ki değil. Bir nabız yokladım. Karpaz’dan Yeşilırmak’a kadar dolaştım. Talebin genel bir talep olduğunu gördüğüm, anladığım için bu yola çıktım. O nedenle bazen Akıncı falan partinin adayı şeklinde söylentiler çıkıyor. Ama halktan verilen mesaj; Akıncı bizim adayımızdır görüşü… Ben de onlara en iyi şekilde hizmet etmek için var gücümle çalışacağım. “
“Eroğlu ve Siber’in iddiaları ters yönde gözüküyor”
Cumhurbaşkanı adayı Sibel Siber ve Derviş Eroğlu’nun ilk turda alacakları yönündeki açıklamalarına da görüş belirten Mustafa Akıncı, “Halkın bu seçimde bayağı iddialı olduğunu görüyorum. Gidip gezdiğim yerde halktan büyük bir ilgi var. Henüz gidemediğim yerlerde de gelen mesajlar gurur veriyor. Eroğlu ve Siber’in yaptığı ilk turda kazanırım açıklamaların tersi olduğunu görüyorum” diye konuştu.
Güncelleme Tarihi: 04 Aralık 2014, 10:29