Ömer KADİROĞLU
Coronavirüs salgınının en çok etkilediği turizm can çekişmeye devam ederken, bu sektörde çalışanlar dün farklı bir eylem başlattı. Bir yıla yakın bir süredir işsiz olan turizm emekçileri, Başbakanlık önüne ‘açlık çadırı’ kurdu. Eylem yerine kurulan çadır önüne “Çocuğum aç, söz turizmin, Kira ödeyemiyorum, biz de emekçiyiz, nefes alamıyoruz” yazılı dövizler yerleştirilirken “2020’de 13 maaş değil 3 maaş aldık” ve “Ünal baba Fikri baba bize sahip çık, kapıları aç bizim de çocuklarımız var” yazılı pankartlar açıldı.
Turizm emekçileri adına açıklama yapan İnisiyatif sözcüsü Fuat Neşe, açlık çadırı olarak başlayan eylemin ‘açlık grevine’ dönüşebileceğini ifade etti. Turizm emekçileri ise maddi destek değil, sektörün sağlıklı koşullarda açılmasını ve işlerine dönmek istediklerini ifade etti.
Ne dediler…?
Fuat Neşe (Turizm Emekçileri İnisiyatifi sözcüsü)
“Hükümet turizm emekçilerinin derdine çare üretene kadar buradayız. Beklediğimiz kararlara yönelik Başbakan bir açıklama yapana kadar geri adım atmayacağız. 14’üncü aya girdik sadece 3 maaş aldık. Yetkililer gelsin yer değiştirelim bakalım 14 ayda üç maaş ile nasıl geçinebilirler. Kısa bir süre önce çeşitli yerlerde eylemler yaptık ancak sesimizi duymadıklarına inandığımız için bu kez buraya gelerek çadırımızı kurduk. Biz maddi destek talep etmiyoruz. Bizim talebimiz sağlıklı bir şekilde sektörün önünün açılması ve işlerimize geri dönebilmektir. Bizim nefes almamız esnafa, ev sahiplerine, restoranlara, marketlere, devlet kasalarına, belediye veznelerine ve daha birçok yere yansıyacaktır.
Bu açlık çadırı bizleri ilerleyen günlerde açlık grevine döndürür mü? Hep birlikte göreceğiz.”
Mahir Sümengen
“Aylardır ciddi sıkıntılarla mücadele ediyoruz. Sözün bittiği yerdeyiz. Ben bu ülkenin vatandaşıyım ve sigortalarım yatırıldığı halde böylesi bir süreçte sadece bin 500 TL destek aldım. Normal şartlarda bile aldığımız maaşlarımız yeterli değilken bin 500 ile 13 ay nasıl yaşanılır bilemiyoruz. Bir finans profesörü gelip bize bu işin nasıl olacağını anlatsın. Virüs bulaşır mantığı ile sektörü kapattılar ancak vaka sayıları çift haneli rakamlardan bir türlü inmedi. 16 sene emek verdiğimiz bu sektörü bırakıp göç mü edelim?”
Çağrı Dilek
“2021 yılında açlık çadırı adı altında eylem yapmamızın ayıbı kimin herkes biliyor. Biz turizm emekçileri bir buçuk yıldır maaş alamıyoruz ve geçimimizi sağlayamıyoruz. Burada sonuç alana kadar mücadele edeceğiz. Sözde 12 Nisan’da açılım olacak denildi ancak daha önce de 1 Nisan’da açılacağının söylenmesi ancak adım atılmaması inancımızı yitirmemize neden oldu. Evlilik arifesinde heyecanla hayal kurarken bu duruma düştüm. Evlilik hayali kurarken açlık çadırındayım.”
Ece Yoldaş
“Evliyim 47 yaşındayım ve iki çocuğum var. Turizm bu adada yıllardır kanayan bir yara durumundadır. Son bir yılda tüm sektörleri olumsuz etkileyecek bir pandemi yaşansa da turizm sektörünün mücadelesi çok uzun yıllardır vardı. Öyle bir noktaya geldik ki bıçak da, kemik de et de kalmadı. Ülkede turizm faaliyeti olmadığı için tüm sektörler olumsuz etkileniyor. Geçimimizi ailemizin desteği ile sağlıyoruz ve psikolojik olarak çok yıprandık. Bir an önce sektörde yaşanan sıkıntılarla ilgili çözüm üretmeleri ve açılımların sağlıklı bir şekilde yapılmasını istiyoruz.”
Davut Yoldaş
“Dayanacak gücümüz kalmadı ve çocuklarımız da ailelerimiz de perişan olduk. Bu sektörün yaşadığı sıkıntıları ve aileleri olduğunu görmezden geliyorlar. Ben ailemle birlikte hayatımı babamın annemin desteği ile sağlıyorum. Bu çadırı kurduk ve sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Umarım bizi daha fazla görmezden gelmezler.”
Murat Yıldırım
“Turizm sektöründe çeşitli alanlarda çalıştım. 14 yıldır bu sektördeyim ve ekonominin lokomotif sektörünü durdurup böylesi bir sıkıntıya sokacaklarını hiç düşünmemiştim. 13 ayda sadece 3 maaş aldık. İşletmelerimizin ve ailemizin desteği ile hayatımızı idame ediyoruz. Devlet benim hakkım olan ihtiyat sandığından 2 bin TL çekmeyi lütuf gibi sunmaya çalışıyor ancak o para zaten benim hakkım. Ben o parayı çektiğim zaman geleceğimden çalmış oluyorum. Ev almıştım kredisini ödüyordum ancak şimdi veremiyorum.
Beklentimiz zorda olan sektörlerin en önemlisi de ülkenin lokomotif sektörü olan turizmin yaşadığı sıkıntılara çözüm üretilmesidir.”