KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı Ankara’da görkemli bir törenle karşılayan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Crans-Montana'daki görüşmelerin sona ermesinin ardından, federasyonun artık geçerli bir model olamayacağını belirtti ve iki devletli çözümün masaya gelmesi gerektiğini söyledi.
Erdoğan, 15 Kasım’da KKTC’ye geleceğini açıklarken “Kapalı Maraş’ta piknik yapabiliriz” dedi. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da, Türkiye’nin ortaya koyduğu 5'li konferans önerisinin Kıbrıs konusunda bir anlaşmaya varılabilmesi için son şans olduğunu kaydetti.
Erdoğan: Yarım asırdır sorun çözülmedi
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Kıbrıs'ta yarım asrı geride bıraktığımız müzakere sürecinde artık mevcut parametrelerle neticeye varılamayacağının anlaşılması gerekiyor" dedi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türk tarafı Kıbrıs'ta, adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümden yanadır. Bu yolda üzerine düşen iyi niyetli bir yaklaşımla ve sorumluluk bilinciyle hep adımlarını atmıştır. Ancak sadece Türk tarafının çaba göstermesi çözüm için kafi değildir. Rum tarafının Kıbrıs Türk halkının eşit ortaklığı temelinde bir çözümü kabul etme niyetinin bulunmadığı aşikardır. 50 yılı aşkın süredir devam eden müzakerelerin her seferinde başarısız olmasının yegane nedeni Rum tarafının bu uzlaşmaz zihniyetidir, anlayışıdır. Rumlar 1963 yılında gasp ettikleri devleti, Kıbrıs Türk halkı ile paylaşmak istemiyorlar. Yarım asrı geride bıraktığımız müzakere sürecinde artık mevcut parametrelerle bir neticeye varılmayacağının anlaşılması gerekiyor."
Çözümün temeli gerçeklere dayanmalıdır
Erdoğan, Temmuz 2017'de Crans-Montana'daki görüşmelerin sona ermesinin ardından, bu koşullar altında çözüm için federasyonun artık geçerli bir model olamayacağını, yeni fikirlere ihtiyaç duyulduğunu vurguladıklarını dile getirdi.
Aradan geçen sürede ne kadar haklı olduklarının ortaya çıktığını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
"Rum tarafı Kıbrıs Türk halkını eşit ortak olarak görmediği için hidrokarbon gelirlerinin paylaşımına yönelik iş birliği çağrılarını da karşılıksız bıraktı. Rum tarafı kendi yönetimleri altında adeta bir azınlık olarak görmek istedikleri Kıbrıs Türklerinin eşit haklarını gasp etmeyi sürdürüyor. Kıbrıs'ta iki ayrı halk ve onların kurduğu iki ayrı devlet şu anda zaten vardır. İki halkın barış, refah ve güvenlik içerisinde yan yana yaşayabilecekleri çözümün temeli adadaki gerçeklere dayanmalıdır. Gelinen noktada müzakereleri münhasıran federasyon seçeneği temelinde başlatmanın zaman kaybı olacağını kesinlikle düşünüyoruz. Türkiye'nin Kıbrıs'ta adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm bulunması yönündeki iradesi bakidir."
Doğu Akdeniz meselesi
Tatar ile Doğu Akdeniz'deki son gelişmeler, Maraş açılımı gibi diğer konularda da görüş alışverişinde bulunduklarını söyleyen Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Doğu Akdeniz'de kendi kıta sahanlığımızdaki haklarımızı koruduğumuz gibi adanın ortak sahibi Kıbrıs Türk halkının meşru hak ve menfaatlerini de savunuyoruz. Bu yöndeki kararlılığımızı, bugüne kadar her aşamada dosta, düşmana gösterdik. En başından itibaren söylediğimiz gibi bölgede Türkiye'yi ve Kıbrıs Türkü'nü hesaba katmayan hiçbir girişimin başarı şansı yoktur ve olmayacaktır."
Tatar Rumları suçladı
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise "Kıbrıs görüşme süreci Crans Montana'da bir kez daha çökmüşse, bunun sebebi Kıbrıs Rumlarının yönetiminin, egemenliği eşitlik temelinde bizimle paylaşmaya hazır olmamasıdır” diyerek şöyle dedi:
“Rum tarafı hala 1974 öncesine geri dönmenin hayali içindedir. Bu nedenledir ki bizlerin açıkça reddetmemize rağmen Türkiye’nin Kıbrıs'taki askeri varlığı ile etkin garantörlük hakkını sıfırlama hedefini vazgeçilmez bir anlaşma koşulu olarak masaya koymuşlardır. Hal böyleyken, Türkiye’nin ortaya koyduğu 5'li konferans önerisi bize göre Kıbrıs konusunda bir anlaşma ile neticeye bağlanması için son şanstır."
Cumhurbaşkanı Tatar, Kapalı Maraş’ın, belirlenen yol haritasına uygun olarak ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dirayetli, kararlı duruşu sayesinde açıldığına işaret ederek, "İnşallah Maraş bir 'hayalet kent' olmaktan çıkacak ve ülke ekonomimize, insanlığa yeniden bir turizm cenneti olarak hizmet verir noktaya gelecektir" dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar’ın ziyaretinden detaylar
Ankara’ya giden Cumhurbaşkanı Tatar ilk önce Anıtkabir’i ziyaret etti.
Eşi Sibel Tatar ve beraberindeki heyetle Anıtkabir’e giden Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün mozolesine çelenk koyarak saygı duruşunda bulundu.
Mozoleye çelenk koyan Cumhurbaşkanı Tatar, saygı duruşunun ardından Misak-ı Milli Kulesine geçerek, özel defteri imzaladı.
Cumhurbaşkanı Tatar, daha sonra Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmi törenle karşılandı.
Cumhurbaşkanı Tatar'ın makam aracını Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin önündeki caddede karşılayan süvariler, protokol kapısına kadar eşlik etti.
Erdoğan, Tatar'ı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin ana giriş kapısında karşıladı.
Erdoğan ve Tatar'ın tören alanındaki yerlerini almalarının ardından, 21 pare top atışı eşliğinde İstiklal Marşı çalındı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Tören Kıtası'nı, "Merhaba asker" diyerek selamladı.
Erdoğan ve Tatar, Türkiye ve KKTC bayrakları önünde gazetecilere poz verdi.
alavera dalevera macronu gor pasinyani gor akinciyi gor ders al