Çiğdem AYDIN 

   Rum İçişleri Bakanı Socrates Hasikos’un dünkü Diyalog’ta yer alan açıklaması çerçevesinde sınır kapılarının kapanmayacak olması, Kıbrıslı Türkleri memnun etti. Çok sayıda vatandaş Diyalog’u arayarak, yayımlanan haberden dolayı memnuniyetlerini dile getirdi.

   Diyalog, Kıbrıslı Türklerin güneye geçişler konusundaki ilgilisini, 4 farklı siyasi partiden 

4 milletvekiline sordu. Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Milletvekili Doğuş Derya, Ulusal Birlik Partisi (UBP) Lefkoşa Milletvekili Faiz Sucuoğlu, Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP-UG) Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu ve Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Milletvekili Zeki Çeler, bu ilgiyi 4 ana başlık altında özetledi.

Buna göre Kıbrıslı Türkler, ‘daha iyi bir sağlık hizmeti, daha güvenilir ticaret, daha rahat ulaşım ve Avrupa’da gezme’ düşüncesiyle güneye geçiyor.

Sucuoğlu: Alışveriş imkanı daha fazla

UBP Milletvekili Fazi Sucuoğlu, halkın sınır kapılarının ekonomik nedenlerden dolayı kapanmasını istemediğini dile getirerek, “Güneyde bir kere direkt uçuşlar söz konusu Türkiye haricinde herhangi bir yere gitmek isteyenler Larnaka Havaalanını kullanıyor. Bir kere daha uygun fiyatlarla yurt dışına gidilebiliyor. Alışveriş imkânı daha fazla gezilip görülecek yerler de mevcut. Dahası bir de bunun psikolojik boyutu vardır. Yıllardır insanlar burada kafeste kalmış psikolojisi yaşadı o tarafa geçen insanlarda bir de özgürlük hissi vardır” dedi. 

KKTC’deki siyaset ve sosyal ortamdan memnun olmadığına vurgu yapan Sucuoğlu, devlet yönetimi ve hükümet performansı olarak eksi yönde giden bir yapının olduğunu söyledi. 

Şu anki hükümetin 2014 yılınının tamamlanmasına 3 ay olmasına rağmen bakanlıkların bütün bütçe kalemleri harcadığını savunan Sucuoğlu şöyle devam etti: “Ciddi bir bütçe çalışması yok. Ney olarak söylüyorum yurt dışını gören herkes ülkenin sosyal yaşamından ve siyasetinden memnun değil. Elbette ben tek başıma bunların düzelmesi için bir şey yapamam ama halk ayaklanır , doğru seçimler yaparsa düzeleceğine hatta sıfırdan yeniden başlayacağımıza inanıyorum. Ülke tamamen sıfırdan başlamalı.”

Arabacıoğlu: Sınır kapıları kesinlikle kapanmamalı

DP-UG  Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu ise, kesinlikle sınır kapılarının kapatılmaması görüşünce olduğunu ifade etti. Arabacıoğlu, bireysel olarak kendisinin toplamda 5 kez Rum kesimine geçtiğini belirterek şunları söyledi: “30-40 yıldır ayrı yaşayan iki toplum arasından sınır kapılarının açılmasıyla beraber bir iletişim kurulmuştur. Eskiden iki tarafta birbirlerinden haber almak için o tarafa ve ya bu tarafa geçen büyüklerimizi beklerdik. Bugün buna gerek yoktur. Herkes kendi gider ve yerinde görür.  İnsanlarımız gidip alışveriş yapabiliyor, seyahat edebilir bence bu gayet demokratik bir haktır gasp edilmemesi gerektiğine inanıyorum Siyasetle ilgili bir yorum yapmak istemiyorum ama kendi kişisel hayatımla ilgili sosyal yaşamımdan ailemden, çevremden ve kendi kişisel hayatımdan memnunum.”  

Derya: Çözüm iradesi

CTP-BG Milletvekili Doğuş Derya, sınır kapılarının kapanması ile ilgili olarak, bu geçişlerin Kıbrıs Türk ve Rum kesimi arasında köprü görevi gördüğünü ifade etti. 

Kapıların açık olmasının aynı ülkeyi paylaşan iki toplumu ortak bir yaşam kurması için olumlu yönde etkilediğini savunan Derya, “Söz konusu kapıların açık olması, toplumumuz açısından siyasi eşitliğe dayalı, iki bölgeli iki toplumlu federal çözüm umudunun da sembolik simgesidir” dedi. 

“Kıbrıslı Türklerin çözüm iradesidir”

Sınır kapılarının Kıbrıs Türk toplumunun Annan Planı döneminde ortaya koyduğu çözüm iradesinin bir sonucu olduğuna işaret eden Derya, “Mevcut durumun sürdürülebilir olmadığı aşikârdır. Toplum olarak bırakın kapıların açık ya da kapalı olmasını tartışmayı, doğrudan kapıların ve kontrol noktalarının kalktığı insanların etnik kökenlerine ve ya dini inançlarına göre ayrıma tabi tutulmadığı Birleşik Kıbrıs arzumuz devam ediyor” şeklinde konuştu. 

“Esas nokta ortak yönleri bulmak”

Derya, masada belli teknik metinlerin imzalanıp Kıbrıs Sorununa çözüm üretilmesinden ziyade Kıbrıs’taki esas barışın, halkların ortak noktalarını bulmak ve çözüm üretmek olduğuna dikkat çekti. 

“ Kapıların açık olmasının istenmesi, hem Kıbrıslı Türklerin hem de Kıbrıslı Rumların Barış iradesinin göstergesidir” diyen Doğuş Derya,  “Kıbrıs'ın kuzeyi, süregelen siyasi çözümsüzlükten dolayı ciddi sorunlarla mücadele ediyor. Bu sorunların yarattığı siyasi ve sosyal sonuçlar da şüphesiz ki hem adil, demokratik ve eşitlikçi bir düzen tesis etmekte, hem de ekonomik refahı sağlayarak insanların yaşam kalitesinde iyileşmeler yaratmakta ciddi engeller yaratıyor” diye konuştu. 

Kıbrıs’ta bir dönüşüm sancısının yaşandığının yadsınamaz bir gerçek olduğunu kaydeden CTP milletvekili, bu dönüşümün nereye doğru gideceğinin toplum olarak sadece kendilerine bağlı olmadığının altını çizdi. 

Çeler: Esas neden “ekmek parası”

TDP Milletvekili Zeki Çeler de, Kıbrıslı Türklerin sınır kapılarının kapanmamasını istemesinin esas nedeninin binlerce kişinin oradan ekmek parası kazanması olduğuna işaret etti. En önemli nedenin bu olduğunu ifade eden Çeler, bunun yanı sıra KKTC’de bulunmayan bazı sağlık hizmetlerinin Rum kesiminde bulunmaması faktörünün de çok etkili olduğunu aktardı. 

“Onkoloji ve buna benzer bazı sağlık hizmetleri bugün hala güneyden alınıyor” diyen Çeler, binlerce kişinin Rum kesimindeki okullarda eğitim gördüğünü de hatırlattı. 

Güney Kıbrıs’ta sosyal yaşamında çeşitliliğine değinen Çeler, birçok insanın buraya geçmesi kendilerini yurtdışına seyahat ettiği hissini verdiğini savundu.  

“Meclisteki yanlış insanlar yüzünden yok”

Güney Kıbrıs’ta olan çeşitliliğin Türk tarafından neden olmadığı yönündeki soruya cevap veren Çeler, bunun nedeninin meclise gönderilen yanlış insanlar yüzünden olduğunu iddia etti. 

Çeler, “Bugüne kadar yanlış insanları seçip meclise gönderdikleri için yoktur. Bugüne seçilenler ne yazık ki kendi kişisel çıkarlarını düşünerek ve o doğrultuda icraat yaptıkları için bu saydıklarım bizim tarafta yoktur. O kişilerin kuklası olmayı tercih edip halkın temsilciliğinden uzaklaştıkları için adanın Kuzeyinde bu saydıklarım bulunmuyor” açıklamalarında bulundu.