banner564

13 yılda fakirleştik

Bakan Arıklı,  16 bin dolar olan kişi başına düşen milli gelirin, 2021’de 12 bin 500 dolara gerilediğini açıkladı

13 yılda fakirleştik
banner598

Ekonomi ve Enerji Bakanlığından alınan bilgiye göre; 2008 yılından 2011’e kadar kişi başına düşen milli gelir oranı 16 bin dolar civarındaydı. 
Verilere göre; 2011-2014 yılları arasında kişi başına düşen milli gelir oranı yıllık 15 bin dolar civarındaydı. 
Fert başına düşen milli gelir oranı 2015- 2017 yılları arasında 14 bin dolar civarında seyretti. 
2018 yılına gelindiğinde fert başına düşen milli gelir 13 bin dolar oldu. 2019 yılında yine 13 bin dolar civarında seyreden kişi başına milli gelir oranı 2020 yılı için tahmini olarak 13 bin olarak kaydedildi. 2021 yılı için de tahmini 12 bin 500 dolar olarak belirlendi.
Başbakan Yardımcısı, Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı, kişi başına düşen milli gelire bakıldığında ülkenin 3 bin 500 dolar civarında fakirleştiğini belirterek pandemi kriziyle işsizliğin de yükseldiğini söyledi.
Bakan Erhan Arıklı, ilk altı ayda bakanlığının ve bağlı dairelerin icraatlarını anlattı.
Toplantıda yapmak istediklerini ve ilk altı ayda yaptıklarını anlatan Arıklı, aynı zamanda da ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumun bir fotoğrafını çekerek daha iyiye gidebilmek için vizyonlarını ve önerilerini aktardı.
Salgından ekonomi ve hizmet sektörünün ciddi anlamda etkilendiğini dile getiren Arıklı, “Ekonominin sağlığın altında ezilmesine göz yumduk.” ifadelerini kullandı. 
 
2017’den itibaren ekonomi yavaşladı
KKTC olarak 2009 krizi ve sonrasında da 2017’den itibaren ekonomik yavaşlama yaşandığını dile getiren Arıklı sözlerine şöyle devam etti:
Maalesef pandemi bizi bu süreçten çıkamadan yakaladı. Yaşadığımız birçok sorun zaten var olan sorunlardı ama belki belirgin olmayan bir şekilde sürüyordu. Pandemi bizi bütün bu sorunlarla yüzleşmeye zorladı.

3 bin 500 dolar civarında fakirleştik
 2011 yılından bu yana kişi başı gelire bakıldığında 3 bin 500 dolar civarı fakirleşildiğine dikkat çeken Arıklı, pandemi krizi ile işsizliğin yüzde 10 civarlarına çıktığını gördüklerini özellikle gençlerin ve kadınların pandemi krizinde daha da zorlandıklarını kaydetti.
Turizm ve yükseköğrenim sektörlerine aşırı bağımlılıktan dolayı ekonomik faaliyetlerin ciddi şekilde etkilendiği gerçeğiyle de bir kez daha karşı karşıya kaldıklarına dikkat çeken Arıklı, yapısal sorunların krizle büyüdüğünü, derinleştiğini ve daha da aciliyet kazandığını vurguladı.
Uzun yıllar Ekonomi Bakanlıklarının sadece sanayi arsaları ve KIB-TEK’ten sorumlu olduğu düşünülen bir süreç yaşandığını kaydeden Arıklı, tam da bu yüzden DPÖ’nün de 5 yıllık kalkınma planları yapmaktan vazgeçtiği dönemlerden bugüne plansız bir ekonomi ile sadece mali politikalar ile günü kurtarmaya çalıştıklarını belirtti.
  
Ekonomik kalkınma vizyonu…
Ülkenin bu koşullara adapte olabilmesi için, uzun vadeli ‘Ekonomik Kalkınma Vizyonu’nun tüm paydaşlarla birlikte sorgulanması ve toplumsal uzlaşı içerisinde şekillendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Arıklı, ekonomik ve sosyal kalkınma vizyonunun makro düzeyde katılımcı bir yaklaşımla belirlenmesi, lokomotif sektörlerin sürdürülebilirliğinin sağlanması ve bu sektörlerin zenginleştirilmesi, sosyal ihtiyaçların planlı ve zamanında karşılanması, kaynakların ise verimli ve etkin kullanılmasını mümkün kılabilen, bir ekonomik modele geçilmesi gerektiğini vurguladı.
Ekonomi ve Enerji Bakanlığı tarafından ekonominin planlanmasının mümkün olmadığına da değinin Arıklı, ilk altı ayda kendi yapabileceklerini yapıp hükümet ortakları ile gerekli istişareleri yapmaya çalıştıklarını söyledi. 

Bütçe açığı büyüyor
2021 Mali Yılı bütçe açığının giderek büyüdüğüne dikkat çeken Arıklı, şu verileri paylaştı:
KKTC 2021 Mali Yılı bütçesi, 1.980 milyon TL yerel bütçe açığı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin 1.150 milyon TL katkı yapılacağı varsayımıyla 830 milyon TL genel bütçe açığı olarak yasalaşmıştır. Sonrasında, Türkiye Cumhuriyeti ile imzalanan İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması çerçevesinde bütçe açığına 800 milyon TL katkı öngörülmesine bağlı olarak genel bütçe açığı 830 milyon TL’den 1.180 milyon TL’ye yükselmiştir. 2021 yılı Şubat ayında açıklanan Covid-19 önlem paketinde bütçede öngörülmeyen 400 milyon TL’lik tutar, alınan ilave Covid-19 tedbirleriyle Haziran ayı itibarıyla 600 milyon TL’ye ulaşmıştır. Bu kapsamda Haziran ayı itibarıyla 2021 mali yılsonu toplam açığımızın 1.780 milyon TL’ye ulaşacağı tahmin edilmektedir.”

KKTC ekonomisi artık yüksek gelirli bir ekonomi değil
Üretkenliği düşük sektörlerde büyüme eğilimi, yatırımların ve yeni istihdamın düşük seviyede olması sonucunda, KKTC ekonomisinin artık yüksek gelirli bir ekonomi olmadığına değinen Arıklı, “KKTC’nin kişi başına düşen geliri 2011 yılından itibaren düşmektedir. Son 13 yılda kişi başı milli gelire göre fert başında yaklaşık 3 bin 500 dolar fakirleştik. Yapısal sorunlarımız bizim sadece patinaj ekonomisi içine kısır bir döngüde tutuyor. Rasyonel ve kapsamlı zihinsel bir dönüşüm yapmadığımız taktirde fakirleşmeye devam edeceğiz.” şeklinde konuştu. 

İstikrarlı ekonomik büyüme
Ekonomik büyüme odaklı bir kalkınma projesi başlatılması gerektiğine vurgu yapan Arıklı, ileriki 15 yıl içerisinde ülkenin gelmesini hedefledikleri ekonomik ve sosyal durumu tanımlayarak, somut ve ölçülebilir kalkınma hedefleri oluşturma imkan sağlayacak kapsamlı bir çalışma başlatılması zorunda olduğunu kaydetti.
 Arıklı, çalışmanın, gerek devlet kurumlarının gerekse dış paydaşların kalkınma yönünde ortaya koyduğu münferit çabalara eşgüdüm ve ivme katarak, lokomotif sektörlerin sürdürülebilirliğini sağlamayı, sosyal ihtiyaçların planlı ve zamanında karşılanmasını, kaynakların ise verimli ve etkin kullanılmasını amaçladıklarını belirtti. 
 
Yeni projeler başlattık
Arıklı ayrıca, ilk 6 ayda söz konusu vizyon bağlamında kendilerinden önceki doğru olduğuna inandıkları projeleri devam ettirdiklerini söyleyerek, bunun yanında birçok yeni projeler başlattıklarını kaydetti.

Eylem planı tamamlandı
Vizyon 2035 “Nasıl bir Ekonomik Kalkınma?” konulu çalışmayı aktaran Arıklı, “Bizden önce başlamış olan ve Avrupa Birliği, Dünya Bankası ile Ekonomi ve Enerji Bakanlığımızın ortaklaşa yürüttüğü projenin ilk kısmını bitirdik. KKTC ekonomisi; tarım, hizmet sektörleri, enerji, yükseköğretim gibi 8 ana temada analiz ve saha araştırmaları sonucunda eylem planları tamamlanmıştır. Böylece ekonomik büyüme sağlayabilecek bir planın ana hatları artık mevcuttur.” dedi.

Sanayi ile ilgili faaliyetler
Arıklı, organize sanayi bölgeleri alt yapı çalışmaları kapsamında keşif bedellerinin belirlendiği ve toplam 42 milyon 245 bin 291 bin TL (TC Kaynaklı Blokeler) tutarında bloke yazılarının yazıldığını kaydederek şöyle devam etti:
Mahalli kaynaklar 5 bloke için toplam 2 milyar 423 milyon 57 bin TL talep edilmiştir. Alt yapısı yapılmadan ve mali kaynağı öngörülmeden Bakan imzası ile 2017 yılında tahsis edilip kira sözleşmesi yapılmış olan, 2017 yılından beri sözleşmeleri yenilenmeyen ve kiraları tahsil edilmeyen toplam 209 kira sözleşmesi KKTC Başsavcılığın sözleşme yenilenmemesi ve iptali yönünde görüşü dikkate alınarak sözleşmeleri iptal edilmiştir. Dönem içerisinde 56 adet ön kira sözleşmesi yükümlülükleri yerine getirilmediği için iptal edilmiştir. 12 adet izinsiz kaçak yapının rayiç bedellerinin belirlenmesi için ilgili daireye yazı yazılmıştır. Dönem içerisinde toplam 113 adet 33 yıllık sözleşme imzalanmıştır. 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner474