banner564

Kapıların açılması ve katı kurallar

  Kıbrıs’ta sınır kapılarının 23 Nisan 2003’te açılmasının çok büyük faydaları oldu…
  Her iki toplum da birbirini yakından tanıma fırsatı buldu…
  İyisini de, kötüsünü de tanıyınca, gelecek konusunda ‘daha sağlıklı’ kararlar verebilirsiniz…
  Kapıların bizlere verdiği en büyük ders “güvenliği ihmal etmeden birlikte yaşamaya devam” dersidir…
  Bunu unutmadan, önlemlerimizi alarak güney ile kuzey arasında gidiş gelişlere devam edeceğiz…
  Günü geldiğinde ‘kalıcı bir çözüm’ için adım atılması gerekirse, güvenlik önlemlerini asla göz ardı etmeyeceğiz…
  Aradan geçen 17 yıllık sürede, güneye geçen bazı Kıbrıslı Türklerin; bir grup faşistin sopalı, demir çubuklu, hatta bıçaklı saldırısına uğraması başta AB tarafından bir yerlere not edilmelidir…
  Buna karşın kuzeye geçen Rumların bir tanesine dahi herhangi bir Kıbrıslı Türk’ün ırkçı saldırıda bulunmaması ‘çok önemlidir’ ve bu da gözden uzak tutulmamalıdır… 

Geçişler neden önemli?

  Karşılıklı geçişlerin devamı, iki toplumun ‘ihtiyaçlarını karşılaması’ açısından da çok önemlidir…
  “İhtiyaç” deyince akla sadece alış-veriş gelmesin… 
  Sağlık ve ulaşım açısından da kapıların büyük önemi vardır…
  Kabul etmeliyiz ki; güneyde sağlık sistemi bizdekinden çok daha iyidir...  
  Bizde özellikle son yıllarda ‘teşhis’ koymakta da sorun yaşanıyorsa ve insanımız ‘acil bir durum karşısında’ Türkiye’ye gidecek imkan bulamıyorsa; başvurulacak en kısa ve hızlı yol, adanın güneyidir…
  Adamların, hemen her konuda uzman doktorları vardır…
  Hipokrat yeminine bağlıdırlar…
  Ulaşım konusunda ise birçok Avrupa ülkesine hızlı ve daha ucuza ulaşma şansınız vardır…
  Rumlar da İstanbul ve Antalya uçuşlarında Ercan’dan faydalanabilmelidir…
  Nitekim; her türlü tehdide karşı Ercan’dan uçanların sayısı küçümsenemeyecek orandadır…
  O yüzden de kapılar her zaman açık kalmalı, iki toplum arasındaki iletişim koparılmamalıdır…

Niye tersten bakıyoruz?

  Coronavirüs önlemleri kapsamında sınır kapılarının kapanması sonrasında, birçok insanın ‘doğru’ tahlil yapabildiğini görebiliyoruz…
  İnsanlar “kapıların kapalı olması bizleri çok etkiledi” diyorsa, bunu dikkate almak zorundayız…
  Gelinen noktada; kapıların açılması yönünde kararların alınması sevindiricidir…
  Ne var ki; Rum Yönetimi bugünden itibaren ‘geçişlerin serbest olduğunu’ duyurmakla birlikte, KKTC hükümeti 1 Temmuz üzerinde ısrar ediyor…
  Ayrıca Rum Yönetimi, Kıbrıslı Türk işçilerden ve öğrencilerden ‘bir defaya mahsus’ olmak üzere PCR testi isterken, KKTC tarafının her 3 günde bir PCR testi istemesi, kendi insanına zorluk çıkarmaktan başka bir şey değildir…
  PCR testinin ‘zorunlu hallerde’ yapıldığını herkes biliyor…
  Bir defa bu testi yapıyorsanız, sonraki geçişlerde sıcaklık ölçerek önlemlerinizi sürdürebilirsiniz…
  Ancak iş veya eğitim amacıyla güneye geçen insana her üç günde bir PCR şartı getirirseniz, geçişleri kasıtlı bir şekilde engellemiş olursunuz…
  Bunu yapmakta ısrarcı olursanız, iyi niyetinizden şüphe edilir…
  Kapıların açılmasına her zamankinden daha fazla ihtiyacımız vardır…
  O yüzden hükümet, alınan kararları yeniden gözden geçirmelidir…
  Ayrıca, 1 Temmuz’u mümkünse bugüne çekmelidir…
  İyi pazarlar… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Murat koçak
Murat koçak - 5 yıl Önce

Sayın AKAR Güneye Kuzeye geçişlerde ki en önemli faşizan uygulama olan 1974 sonrası KKTC vatandaşlarının güneye alınmaması oysa 1974 sonrası Güneyde vatandaş olanlara asla ayrımcılık yapılmıyor Kuzeye geçtiklerinde herseferinde Humanizmden dem vuranlar önce bu ayrımcılığa tepki koymalılar bu konuyu da sıkça dile getirirseniz memnun olurum

banner608

banner473