KKTC’de her nedense aksaklıkların değiştirilmesi geleneği kökleşmediği için, resmi hizmetlerdeki uygulamalar, güncelleştirilmez ve geçmişteki mevzuata göre yapılır.
Oysa uygulamaların da değişen koşullara göre ve yaşanan dönemdeki gereksinimleri karşılayacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerekir.
Örneğin inşaat izinlerinin verilmesinde çok gereksiz bürokratik işlemler uygulanmakta ve izinler 8-12 ay gibi çok uzun sürede verilmektedir.
Önce hazırlanan inşaat palanları, bir miktar harç ödenerek Mühendis ve Mimar odalarına verilip oradan vize alınmaktadır.
Ondan sonra da planlar inşaatın yapılacağı yerde sorumlu olan Belediyenin ilgili şubesine verilir.
Belediye ise, inşaat planlarını, Şehircilik, Çevre, Elektrik, Su işleri gibi çeşitli devlet kuruluşlarına havale ederek görüş talep eder.
İlgili Belediye, yaklaşık 8-10 ay süre içinde devlet kuruluşlarının görüşlerini aldıktan sonra, inşaat iznini veriyor.
Günümüzde inşaat izinlerinin bu kadar uzun sürede verilmesinin can sıkıcı ve yanlış olmasına karşın bir de yatırımcılar bakımından caydırıcıdır.
Buna rağmen konu ile ilgili olan kişi ve kuruluşların, inşaat izinlerinin çağdaşlaştırılması için girişimde bulunmadığı ibretle izlenmektedir.
İşin ilginç yanı olağanüstü uzun zamanda verilen inşaat izinlerinin makul bir sürede verilmemesine karşın, kararların doğru ve isabetli olmadığı da bilinen bir gerçektir.
Örneğin Başkentimizde surların 30 metre uzaklıktaki arsalara inşaat izin verilmesine karşın, Mağusa’da surlara birkaç yüz metre uzaklıkta olan İsmet İnönü bulvarındaki arsalarda 2 kattan fazla izin verilmiyor.
Yürürlükteki ‘Kamu Derelerinin Korunması ‘yasasına rağmen, dere yataklarına pervasızca izin verildiği ve sel felaketine zemin hazırlandığı da biliniyor.
Ayrıca aşırı meyilli arazilere, birinci sınıf tarım arazilerine, ağaçlık alanlara, su havzalarına, yer altı su kaynaklarının beslendiği alanlara inşaat izinleri verilmektedir.
Sade vatandaşların yapacağı 2 katlı bina için 10 dolayında oto park yeri şart koşulmasına rağmen; Telefon, Gelir dairesi, Sağlık Bakanlığı İlaç deposu, Belça, Asal Şube, Eğitim bakanlığının bulunduğu alana, oto park gereksinimi dikkate alınmadan başka kuruluşlar için de inşaat izni verilir.
Ülkemizde son zamanlarda sık sık ortaya çıkan sel felaketi ve trafikteki sıkışıklık, inşaat izinlerinin verilmesindeki hataların sonucu olduğu inkar edilemez.
KKTC’de statüko belki de en çok kullanılan ve en popüler sloganlardan biridir .Buna rağmen, geçmişten günümüze gelen ve değiştirilmesi zamana uydurulması gereken uygulamaların değiştirilmesi için hükümetlere gereken baskıların yapıldığı söylenemez.
Kısaca belirtmek gerekirse şimdiki yöntem ile hem inşaat izinleri kabul edilemeyecek kadar uzun sürede verilir, hem de hatalı yapılaşma önlenmiyor.
Geçmişte Anavatanda da inşaat izinleri çok karmaşık formaliteler ile verilirdi. Son yapılan yasal düzenleme ile artık inşaat izinleri tek bir merci tarafından verilir.
KKTC’de de inşaat dosyalarının aylarca çeşitli kuruluşlar arasında dolaştırılması yerine, ya uygun görülecek bir kuruluş tarafından, ya da konu ile ilgili kuruluşların temsilcilerinden oluşturulacak bir kuruluş tarafından ve en geç 1 ay sürede verilmesinin sağlanması isabetli olacaktır.
