Bu yıl yağış sezonunun bereketli geçmesi nedeniyle, kırsal alanlarda, ormanlarda ve yerleşim yerlerindeki boş arazilerde bol ot çıkmıştır.

Kuşkusuz gerek yağışların gerekse otların bol olması, tarım kesimi için büyük bir avantaj ve sevindiricidir. Yalnız kuruyan otların yangın felaketine sebep olmaması için, mutlaka mart sonu ile nisan ayında otların mutlaka temizlenmesi gerekir.
Kuru otların yangın felaketine sebep olacağı dikkate alındığı için, yıllar önce ‘Arazi yangınları ile Mücadele Yasası’ (6/1979-58/1988 sayılı Yasalar)çıkarılmıştı.
Bu yasalar uyarınca yangınların önlenmesi amacı ile hükümet birçok önlemler almakla yükümlüdür. Öncelikle Karayolları her yıl yolun iki tarafında ve refüjlerde bulunan kuru otları temizlemeli. Zaten yollardaki kuru otların yangın felaketine zemin hazırlaması yanında, bir de görünüm kirliliği yapması bakımından da sakıncalıdır.
Yol kenarları ile refüjlerin bakımsız, kuru ot ve çöplerle kaplı olması, hem yollarda seyahat eden sürücüleri olumsuz yönde etkiler, hem de ülkemize gelen yabancılar üzerinde hoş olmayan etki yapar. Orman dairesi de, yangın riskinin azaltılması bakımından, her yıl ilkbaharda mutlaka yangın şeritlerindeki otları temizlemelidir.
Belediyeler ise, yerleşim alanlarındaki boş arsalarda ve yol kenarları ile refüjlerde çıkan otları temizlemelidir. Tüm yerleşim yerleri Belediyelerin sorumluluğunda olduğuna ve vatandaşlardan da son yıllarda zamlanan emlak vergisine ek olarak, her ay su faturaları ile birlikte temizlik, sağlık, aydınlatma, kanalizasyon vergisi adı altında önemli miktarda ve çok insafsızca vergi alındığına göre, karşılığında vatandaşlara hizmet götürülmeli. Kuru otları ve çevremizi temizlemeli. Belediyeler, yerleşim yerlerinde bulunan boş arsalardaki otları da temizleyerek bedelini sahiplerinden almalıdır. Aslında her yıl ilkbahar girişinde kuru otların temizlenmesi rutin bir hizmettir ve zamanında yapılmalıdır. Ancak bazı istisnalar dışında belediyeler, maalesef her yıl ot temizliğini ya zamanı geçtikten sonra ya da hiç yapmıyor.
Otların kurumadan temizlenmemesine özen gösterilmeli. Çünkü kuruyup odunlaşan otların biçilmesi daha zor ve maliyetlidir. Ayrıca olgunlaşan otların tohumları toprağa düşerek gelecek yıllarda daha fazla ot çıkar.
Yangın felaketi riski yanında yolların bakımlı, temiz görünümlü, ağaçlandırılmış ve çiçeklerle donatılmış olması, sürücüleri rahatlatmakta ve yol güvenliğini de artırmaktadır.
Aslında sade vatandaşları bile rahatsız eden yollardaki ot kirliliğini, her gün bu yollarda seyahat eden, üst düzey siyasi yetkililerin umursamaması, ibret verici olup, ülkemizdeki yönetim anlayışını ortaya koymaktadır.
Herkesin gördüğü bir sorun karşısında bile bu denli kayıtsız kalan yöneticilerden, daha ciddi konulara el atması beklenebilir mi?
       Bu yıl da kuru ot temizliğinin zamanında yapılmaması çok tehlikelidir. Sorumsuz bir kişinin atacağı izmarit, büyük can ve mal kayıplarına sebep olabilecektir. Bu nedenle hükümet yangın felaketine davetiye çıkaran bu konuya acilen el atmalıdır.