Bir ülkede hırsızlık, soygun, uyuşturucu, cinayet, ırza tecavüz, tehdit ve şiddet gibi olaylar sürekli artıyorsa...
Ölümlü trafik kazaları bir yılda ikiye katlanıyorsa...
O ülkede polisiye tedbirlerin artırılması kaçınılmaz olur...
Tedbirlerin artırılması, kötü niyetliye korku; endişe içindeki vatandaşa ise güven verir...
Ülke genelinde ‘Huzur Operasyonlarına’ ihtiyaç duyulduğunu son beş yıl içinde en az 50 kez gündeme getirdim...
Hatta Cumhurbaşkanı’nın başkanlığında ‘Asayiş Kurulu’ oluşturulmasını önerdim...
Gelmiş, geçmiş hükümetler ve polis genel müdürleri bu önerileri ciddiye almadılar...
Alışılmış işlemlerin dışına çıkmadan göreve devam ettiler...
Peki neden?..
Bazı insanların tercihi ‘suya, sabuna’ dokunmamaktır...
“Böyle gelmiş, böyle gider” diyerek, zamanlarını doldurmak isterler...
Vatandaşların beklentilerini yerine getirmediklerinde, personel yetersizliğini veya araç-gereç eksikliğini öne sürerler...
Ama bazı insanlar var ki; onlar değil suya, sabuna dokunmaktan; arı çomağına el sokmaktan çekinmezler...
Son günlerde müthiş değişim
Dikkat ederseniz son 10 gün içinde bu ülkede önemli gelişmeler yaşanıyor...
Sayın Pervin Gürler’in vekalaten Polis Genel Müdürlüğü’ne atandığı günden itibaren ülke çapında geniş çaplı ‘Huzur Operasyonları’ başlatıldı...
Üniversiteler, pansiyonlar, gece kulüpleri gibi yerlerde kapsamlı denetimler yapıldı...
Yasa dışı suç aletlerine el konuldu...
Kaçak olanlar ortaya çıkarıldı...
Tekrar ediyorum; polisin bu operasyonları, kötü niyetlilere korku, vatandaşlara da güven vericidir...
Dolayısıyla, bu tür operasyonların belirli aralıklarla devam etmesi gerekir...
Hatta, pansiyon, yatıevleri gibi yerlere düzenlenen operasyonlara belediye ve sağlık ekiplerinin de katılmasında fayda vardır...
Sağlıksız binaları ortaya çıkarmak ve gerekli önlemleri almak için bundan daha büyük bir fırsat olamaz...
Trafik için bir öneri
Ülkemizde en önemli sorunlardan biri de trafiktir...
Yollar, bariyerler, ikaz işaretleri, sürücü hataları, sürat, alkol ve daha birçok sorun vardır...
Bunları bir başka yazıya bırakıyor, bugün sadece trafik ışıkları konusunda Sayın Pervin Gürler’in dikkatini çekmek istiyorum...
Bu ülkede üç-beş yıl öncesine kadar kırmızı ışıkta durmayan sürücü yoktu...
Şimdi kırmızı ışıkta duran sürücü sayısı parmakla gösterilecek kadar azaldı...
Adanın hemen her tarafında kırmızı ışık yandıktan sonra 3-4 araba daha geçmeye devam ediyor...
Özellikle Lefkoşa’nın trafik açısından en yoğun bölgesi; Dr.Fazıl Küçük Bulvarı’nda...
Trafik polislerinin, Atatürk Spor Salonu’nun bulunduğu kavşakta bir günlük denetim yapmaları halinde, yüzlerce suç tespit edeceklerinden eminim...
Kırmızı ışık yandığı halde değil3-4 araç, bazen 5-6 araç geçmeye devam ediyor, karşıdan gelenlerle yüzleşenler ise çemberin bir kenarında sıkışıp kalıyor...
Böylesi bir durum, sadece kaza tehlikesi açısından değil, başkalarının haklarına tecavüz ve saygısızlık açısından da çok önemlidir...
Öyleyse caydırıcı girişimlere ihtiyaç vardır...
Trafik ışıkklarında kamera sistemi olmadığına göre; bunun tek yolu trafik polislerinin denetimi, cezalandırma ve gerekirse teşhir etmektir...
