Güney Kıbrıs’ta Coronavirüs vakaları hala 100’ün üzerinde seyrediyor…
   Buna karşın hızlı aşılama ve 1 Nisan’dan itibaren turizm faaliyetlerine ‘şartlı başlama’ çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor…
   Şartları; gelecek turistlerin ‘yeşil pasaport’ sahibi olmalarıdır…
   Yani aşı kartlarını ibraz etmeleri…
   Bu anlaşmayı önce İsrail’le yaptılar ve 1 Nisan’dan itibaren turist akışının başlayacağını duyurdular…
   ‘Yeşil kart’ sahibi olanların, Güney Kıbrıs’a girişlerinde PCR belgesi istenmeyecek…
   Karantina şartı da olmayacak…
   Rum Turizm Örgütü Müsteşarı’nın açıklamasına göre; benzeri bir anlaşmayı Rusya ve İngiltere ile yapmak için de yoğun girişim başlattılar…
   Güney Kıbrıs’a geçtiğimiz yıl içinde pandemiye karşın 300 bin İsrailli turistin gittiği belirtiliyor…
   Bu yıl için hedef daha fazla turist sayısına ulaşmaktır…
   İngiliz turist sayısı ise, pandemi öncesinde bir milyon 700 bin civarındaydı…
   Rumlar, bu kadar yüksek sayıda turisti ‘sadece aşı kartıyla’ kabul etmeyi göze alırken, KKTC’de bazı kesimlerin ülke ekonomisinin haline bakmadan hala ‘karantinasız giriş olamaz’ şeklindeki açıklamaları hayret vericidir…
   
İflasları görmemek büyük tehlike

   Ülke ekonomisinin turizm olduğunu ve buna bağlı yüzlerce şirketin son bir yıldan bu yana perişanlık yaşadığını görmezden gelmek, tehlikeli bir duruştur…
   Sabrı zorlanan küçük esnaf, üretici ve ithalatçı kesime yardımcı olacak adımları atmak yerine; kapıları inatla kapatmak isteyen örgütlerin hükümet tarafından ciddiye alınması halinde, ortaya çıkacak sonuçları herkesin iyice hesap etmesinde fayda vardır... 
   Sağlık Bakanı Ali Pilli’nin ardından Başbakan Ersan Saner’in ‘hızlı aşılama’ ve Nisan ayında turizm faaliyetlerinin başlamasına ilişkin açıklamalarının ardından ortaya çıkan bu örgütlerin, dünyadan da kopuk olması üzücüdür…
   Gelinen aşamada yapılması gereken, ilgili tüm kesimlerin ‘hızlı aşılamayı’ teşvik etmesi ve yapıcı öneriler sunmasıdır…
   Hükümetin de bu konuda iyi bir organizasyona yönelmesi şarttır…
   Planlı ve programlı bir aşılama ile ekonomik faaliyetleri yeniden başlatabiliriz…
   Yine de önümüzde çok sıkıntılı günler vardır…
   Aşı kartıyla turist kabulüne başlasak bile, KKTC’ye gelmek için can atan yüz binler yoktur…
   Henüz herhangi bir tanıtım ve ulaşım bağlantısı olmadığını dikkate alırsak, turizmi yeniden ayağa kaldırmak çok zor olacak…
   Bunu da unutmayalım…