Sağlık Bakanımız sevgili Hakan Dinçyürek geçtiğimiz günlerde yürekleri hoplatan bir açıklamada bulundu.
Sağlık hizmetlerine ulaşmada kolaylıklar sağlanacağını söyledi!
Biliyorsunuz KKTC deki sağlık hizmetleri baştan aşağıya ellenmesi gereken, hatta taa en baştan yapılanması gereken bir sektör.
Oldukça da hassas! 
Doluya koyarsınız sığmaz, boşa dökersiniz sığmaz.
Hekimi, ya da hasta bakıcıyı zorlayıcı önlemlere başvurmak istesiniz, ülkede ayaklanma olur, her branş kendi imparatorluğunu tesis etmiş durumda. Kimseler hataların üzerine gidebilme cesareti gösteremiyor, “aynı hatayı ya bende yaparsam” sendromu hakim. 
Buna dayalı olarak da gözle görülmeyen, elle tutulamayan gizli bir ittifak tütüyor bacalarda.
Doktor eksikliği giderilemedi gitti! 
Alan memnun, satan memnun. Gidişattan bir tek hastalar şikâyetçi. 
Bir ay, iki ay sonraya doktor randevusu verilmesi artık yadırganmıyor. 
Paran varsa özel hastaneye, yoksa tıpış, tıpış sıranı bekleyeceksin kardeşim.
Sağlık hizmetleri bir bütündür ve bütün olan bu hakkı devlet, Anayasanın ilgili hükmü uyarınca vermek zorundadır ama kim sorar Yalova kaymakamını!
Çok uzun zamandır sağlıkta hizmet bekleyen vatandaşın kabusu haline gelen bakıcı sorunu için defalarca “çözülecek” sözleri verilmesine rağmen bir arpa boyu yol kat edilemedi.
Sağlık konusunda eğitimleri bile olmayan bu sözde hastabakıcılara hasta yakınları tarafından ödenen para, bir devlet hekiminin aylık maaşını bile ikiye katlar durumdadır. 
Soruyorum, Anayasa hükümlerine göre, hatta vatandaşın vergilerinden kaynaklanan o ücretsiz sağlık hizmeti nerede?   
Çok belirgin bir şekilde mafyalaşan sözde hastabakıcıların bakıma muhtaç hastalar için istedikleri günlük bakım bedelleri dur - durak bilmiyor. 
Günlüğü 2 bin 3 bin TL soygunu devam ediyor.
Sosyo ekonomik bağlamında bu çok önemli bir sorundur ama devlet bu soygunun devamına adeta yeşil ışık yakmaya devam ediyor.
Nedeni apaçık ortada, bu hizmetleri verebilecek ne personeli var ne de ödeyebilecek gücü.
Paran varsa bakıcı tutarsın, yoksa hasta bırakın kıvransın!
Aynı anda iki, hatta üç hastaya bakıyor kisvesi altında vurgun yapan, gecede 3-5 bin TL ye para demeyen hasta bakıcılar var.
Vergisiz, hesapsız kitapsın bu gelirin devletten kaçırılan bir gelir olduğunu düşünebilen bir hesap uzmanımız yok mu, bir maliyecimiz yok mu?
Kimin eli kimin cebinde bir ülke olduk çıktık. 
Devlet fakirleştikçe, yolunu bulan bazı kesimler devletin göstermiş olduğu bu zafiyetten yararlanıyorlar, şiştikçe şişiyorlar! 
Sonuçta olan vatandaşa oluyor!