banner564

Hangi ambargodan söz ediyoruz

   Yıllardır bir ‘ambargo’ edebiyatının arkasına saklanarak, beceriksizliğin ve başarısızlığın savunmasını yapıyoruz...
   Ambargo yok mu?..
   Kağıt üzerinde var...
   Ama ürettiğimiz her şeyi ‘fiyatlar rekabet edebilir düzeyde ise’ satabiliriz...
   Peki ne üretiyoruz?..
   Narenciye ve patates...
   Bir miktar da hellim...
   Hellimin kalitesi dibe vurdu...
   Narenciyenin üretiminde ciddi sorunlar var...
   Ürün bedelini zamanında alamayan üretici, tarlasına doğru dürüst bakamıyor...
   Daha çok üretmek için teşvik edilmiyor...
   Patates üreticileri, narenciyede olduğu gibi kendi kaderleriyle baş başa bırakıldı...
   Kaliteli bir ambalajlama olanakları yok...
   Bunun için sadece bir milyon TL yeterli olduğu halde hükümetlerin desteğini alamıyorlar...
   Öyleyse narenciye ve patates üretimindeki gerilemenin sorumlusu kim?..
   KKTC’yi yönetenler...
   Hellimdeki kalitesizliğin sorumlusu?..
   Yine hükümetler...
Bırakın yaksınlar, yıksınlar
   
   Ülke öyle bir noktaya geldi ki; sanki sadece kamuda çalışanların yaşadığı bir yer oldu...
   Öğretmenler, bazı memur sendikaları hemen her gün eylem yapıyor...
   Hükümet, bu eylemlerin karşısında dik duramadığı için, onlar da cesaret bularak meclisi basacak noktaya geldiler...
   19 Nisan’da seçim var ya...
   Bırakın baskını, parlamentoyu yaksalar, inanın hiçbir şey yapmayacaklar...
   Peki bu noktada KKTC devleti nerede?..
   Yerin altında...
   Ortada bir devlet ciddiyeti yok...
   Bundan cesaret bulanlar, önceki akşam da Ercan Havaalanı’na yöneldiler...
   Efendim vaadler yerine getirilmemiş diye, önceden ihbar vermeden 6 saatlik grev eylemi başlattılar...
   Ne zaman?..
   Tam 17 uçağın (geliş ve gidiş) sefer yapacağı saatlerde...
   Türkiye’ye gidecek olan binlerce yolcu hava alanında saatlerce mahsur kaldı...
   Sandalye sayısı sınırlı olduğu için hasta insanlar bile oturacak yer bulamadı...
   Adaya gelecek olan turistler de kabus yaşadı...
   Bazı yolcular rahatsızlık geçirdi...
   Bu eylemin maddi boyutunu tam olarak kestiremeyiz...
   Ancak manevi boyutu çok ağır...
   Perişan olan insanlara “Kontrol kulesinde çalışanların hükümetten beklentileri vardı ve onun için şok eylem yaptılar” diyemezsiniz...
   Eylemin de bir prosedürü vardır...
   Önceden ihbar edilmesi gerekir...
 
Matbaayı açtırdılar
   Hükümet, eylemin başlamasından iki saat kadar sonra grev yasağı ilan etti...
   Grevdeki sendika bunu tanımak için ‘resmi gazetenin’ basılmasını emretti...
   Gece vakti devlet matbaası açıldı ve resmi gazete basıldı...
   Gazetenin Ercan Havaalanı’na ulaşması sonrasında eylem sona erdi...
   Pegasus Hava Yolları’nın, Ercan’daki işletme müdürü “Kendi kendimize zarar veriyoruz... Bindiğimiz dalı kesiyoruz” dedi...
   Kimin umurunda...
   Devletin tüm makamları ellerinde broşürle köy köy, kapı kapı dolaşıyor...
   19 Nisan’da Cumhurbaşkanlığı seçimi var...   
   Adayların tümü önemli vaadlerde bulunuyor...
   Tam Aziz Nesin’lik bir durum...
   Yazıklar olsun...
YORUM EKLE

banner608

banner474