Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’ın 3 Mayıs'ta Fransa’ya yapacağı ziyaretin, Güney Kıbrıs’ı "AB’nin hava-deniz güvenlik merkezi" olarak öne çıkarması için bir fırsat olduğu iddia edildi.
Haftalık Simerini manşete çektiği haberinde, AB'nin ortak savunma sisteminin Finlandiya ve Sudan'da başarısız olmasının, Güney Kıbrıs'ın Avrupa’yı Asya ve Afrika’ya bağlamada taşığı önemi ortaya koyduğunu yazdı.
Gazete, bu durumun, AB’nin savunma ve dış politika alanında ne yapabileceğini görmesine, Nikos Hristodulidis’in de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’la görüşmesinde Güney Kıbrıs’ı jeopolitik ve jeostratejik açıdan yükseltecek politikaları ileri götürmesine fırsat yarattığını belirtti.
Habere göre, Hristodulidis-Macton görüşmesinin gündeminde hem AB’nin Kıbrıs sorununa BM himayesi altında daha aktif katılımı, hem de Fransa-Güney Kıbrıs arasında askerî işbirliği konuları yer alacak.
Daha önce de gündeme gelen Mari’ye deniş üssü inşa edilmesinin konusunun diplomatik düzeyde konuşulduğuna işaret eden gazete, ortak savunma ve dış politika uygulamalarındaki başarısızlığın AB ülkeleri ve Brüksel teknokratları tarafından kabul edildiği bugünlerde Hristodulidis’in ziyaretinin, Güney Kıbrıs’ın Doğu Akdeniz’deki avantajlarının gösterilmesi açısından bir fırsat olduğu kaydedildi.
Baf ve Mari
Habere göre, Güney Kıbrıs, Doğu Akdeniz’deki önemini, AB'nin bölgedeki faaliyetleri için mevcut alt yapılarını kullandırarak gösteriyor. Bahse konu altyapılar, Baf’taki “Andreas Papandreu Hava Üssü” ve Mari’de geniş kapasiteli deniz üssü inşa edilene kadar savaş gemilerini konuk etme kapasitesine sahip Limasol Limanı’dır.
Gazeteye göre, acil müdahale grupları işlese ve Güney Kıbrıs'taki deniz ve hava üsleri AB Ortak Savunması'nın bölgesel dava deniz merkezi olsaydı, birliğin Sudan krizine tepkisi daha etkin olurdu ve savunma prosedürü Türkiye’nin mavi Vatan aracılıyla yaptığı taleplerine bir çeşit siper olurdu.
Haberde, Hristodulidis-Macron görüşmesinin gündeminde, Exocet Block 3 (180 km) füzelerinin teslim alınması konusunun da olsuğu belirtildi. Bu füzeleri 2023 yılı içerisinde edinmenin, sahip oldukları menzille Güney Kıbrıs’a sözde “Münhasır Ekonomik Bölge"nin tamamını kapsama olanağı tanıyacağı kaydedildi.
