Yunanistan hükümetinin, Türkiye’nin garantörlüğünü kaldırm a yönündeki ısrarı devam ediyor. Başbakan Aleksis Çipras “Ben İkinci Zürih’e İmza Atmam” derken, Dışişleri Bakanı Nikos Kocas,
“Türkiye garantörlükte israr ederse Rusya da Baltık devletlerine müdahale hakkı isteyebilir”dedi
Haftalık Kathimerini gazetesinin haberine göre; Yunanistan Başbakanı Çipras’ın hafta başında, Güvenlik ve Garantiler başlığındaki müzakerelere ilişkin makamında yapılan toplantıda, bir çalışma arkadaşının sorusuna karşılık “ben ikinci Zürih’e imza atmam” diyerek katı bir tutum ortaya koydu.
Çipras’ın son günlerde yabancı liderlerle, Avrupa Komisyonu başkanı Juncker ve BM Genel Sekreteri Guterres ile yaptığı telefon görüşmelerinde “ikinci Zürih’e imza atmam” mantığında hareket ettiğini yazan gazete; çoğu yabancı liderin Çipras’ın bu tezine, o kadar güçlü olmasa da, katıldığını kaydetti.
Cenevre’de 9-11 Ocak’ta liderler arasında yapılan görüşmelerde “Tek bir temas noktası bile olmadığını” yazan gazete Çipras’ın, Cenevre müzakerelerinin çöküşe gideceğini, siyasi ve ulusal nedenlerle teknik düzeyde olsa bile canlı tutulması gerektiğini önceden bildiğini de vurguladı.
Kocas’ın açıklaması
Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocas ise “Kıbrıslı Türkler için güvenlik, siyasi eşitlikleridir” iddiasında bulundu.
Politis ve diğer gazetelere göre Kocias Alman haber ajansı DPA’ya verdiği mülakatta Yunanistan’ın Güvenlik ve Garantiler ile ilgili tezini anlattıktan sonra “Kıbrıslı Türklerin güvenliği siyasi eşitlikleri ve karar alma mekanizmalarına eşit katılımlarıyla sağlanıyor” dedi.
“Garantilerin ve müdahale haklarının tasfiyesinin çözümün parçası olması gerektiğini” savunan Kocias güvenlik meselelerinin çözümü için Türkiye, Yunanistan ve “Kıbrıs” arasında bir Barış, Güvenlik ve İşbirliği Antlaşması imzalanması önerisini hatırlatarak, bu şekilde terör ve örgütlü suç saldırılarına bu şekilde müşterek müdahale edilebileceğini savundu.
Nikos Kocias “Her iki etnik grubun da eşit hakları olacak bir Federal Kıbrıs için bir antlaşma üzerinde çalışıyoruz” dedi, özetle şöyle devam etti:
“Kıbrıslı Türklerin, kendi güvenliklerini yönetebilecekleri ve kendi polisleri olacak kendi federal devletçiği veya kantonu olacak. Federal Kıbrıs vatandaşlarının güvenliği için Kıbrıslı Türklerin ve Rumların yarı yarıya (yüzde 50-yüzde 50) katılacağı federal polis kurulacak. Federal polisin ötesinde federal polisin yeterli olmadığı hallerde müdahale edecek uluslararası polis gücü olacak.”
Habere göre Kocias, Türkiye’nin garantör güç olarak haklarında ısrar etmesi halinde ne olacağı sorusuna karşılık “böyle bir durumda Pandora’nın Kutusu açılır” iddiasında bulunarak “Böyle bir sistem meşrulaşırsa, örneğin Rusya da Baltık devletlerinde müdahale hakkı isteyebilir” dedi, şunları ekledi:
“İhtiyacımız olan, egemen bir Kıbrıs’tır. Türkiye’nin, Kıbrıs sorununu çözmenin kendi çıkarına olacağını anlamasını umarım. Şu ana kadar Türkiye Kıbrıslı Türkleri korumayı bölgedeki jeopolitik istekleriyle bağdaştırıyor. İstediğimiz, Kıbrıs sorununu çözmektir, Türkiye’nin jeopolitik stratejisi ile ilgilenmek değil.”
Pandora’nın Kutusu Nedir?
Pandora (Antik Yunanca : Πανδώρα) "tanrılar armağanı" anlamına gelir. Yunan mitolojisinde ilk kadın, Zeus tarafından insanlığı cezalandırmak için hazırlandığına inanılırdı.
Efsaneye göre, Zeus kendinden ateşi çalıp insanlara veren Prometheus'un kardeşi Epimetheus'a balçıktan yapılmış tanrısal güzellik ve zekaya sahip Pandora'yı eş olarak gönderir. Epimetheus kardeşinin tüm uyarılarına karşı Pandora ile evlenir. Zeus, Pandora'ya evlilik hediyesi olarak topraktan yapılmış, çömlek benzeri bir kavanoz (yanlış yapılmış bir çeviri sonucu kutu olarak anılmaktadır) hediye eder ama bu kavanoz asla açılmamalıdır. Bir süre sonra merakına yenilen Pandora, kavanozu açar ve içindeki tüm kötülükler dünyaya yayılmaya başlar. Ancak son anda kutuyu kapatır bu da insanların içindeki "umut"tur; kötülüğün yayılmamış olması umudu.
Başka bir efsaneye göre de Pandora kutuyu açtığında dünyaya kötülük hakim olur ve Pandora kutuyu kapatırken de kutu Pandora'yı esir alır.
Diğer bir hikâyede ise Haberci Tanrı Hermes Olimposa giderken sırtında çok uzaklara götürmesi gereken sandığı Pandora ve eşine bırakır. Pandora merak eder kutuyu açar, kendine ve eşinin üzerine pişmanlık, kızgınlık, kibir vs. gibi kötü özellikler, yaşadıkları mutlu ormana ve de bütün dünyaya çeşitli kötü özellikler yayılır. Son anda Epimetheus sandığı kapatır. Sandığın içinden bir ses gelir. Sandıktan gelen cılız ses -Lütfen beni çıkarın. Dışardaki kötülüklerle ancak ben başedebilirim- der. Bu sefer Pandora ve eşi birlikte sandığı açarlar. Sandığın dibinde bir kelebek vardır. Sandığın içindeki kelebek tek umuttur.
Güncelleme Tarihi: 23 Ocak 2017, 09:30