Önce İsrail, ardından Mısır ile ‘Münhasır Ekonomik Bölge’ (MEB) orta sınır çizgisinde bulunan hidrokarbonlardan ortak faydalanmayı öngören bir anlaşama imzalayan Rum kesimi, şimdi de aynı anlaşmayı Lübnan’la yapmayı hedefliyor.
ABD’nin de, bölgede önceden tasarlanmış politikasını hayata geçirmek için, Kıbrıs sorununun kısa zaman içerisinde çözümünü istediği, bu politkianın Rum ve İsrail doğal gazının naklinin, Türkiye üzerinden gerçekleşmesini içerdiği belirtildi.
Kathimerini Gazetesi’nde yer alan yorum haberde, Rum kesiminin, hidrokarbonlar konusunda birkaç gün önce Mısır’la yaptığı anlaşmayla, “enerji haritasının karmaşık jeopolitik bulmacasına bir parça daha yerleştirdiği” belirtildi.
Politikaları güçlenmiş
Mısır’la yapılan anlaşmanın Rum kesimini, tek yanlı olarak ilan edilen sözde Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde (MEB) “Türk talepleri” karşısında, siyasi ve hukuki açıdan güçlendirdiğini savunan gazete, bu açıdan bakıldığında, Rum kesiminin, Anastasidis’in Mısır ziyaretinin sonucundan ziyadesiyle memnun olduğunun görüldüğü değerlendirmesini yaptı. Ticari ilişkiler açısından, “Rum MEB”indeki yatakların, Mısır topraklarında işlenmesine kadar genişletilebilecek işbirliğine dair, çok büyük perspektifler açıldığı yorumalrı yapıldığını da aktaran gazete, mevcut aşamada, resmi bir öneri ortaya konulmadan ve Rum kesimi Vasiliko’da inşa edilmesi planlanan terminalle ilgili stratejik tercihini gözden geçirmeden, doğal gazın sıvılaştırma için Mısır’a nakledilmesinin reddedilmediğini kaydeti.
Konunun, son karar alındığında müzakere edilmek üzere masada bulunduğunu ifade eden gazete, Mısır’daki terminalin, İsraillilerin de gözünden kaçmadığını belirtti.
Mısır’daki terminal ve İsrail
İsraillilerin, Mısır’daki terminal seçeneğinin, yalnızca İsrail için değil, konuya müdahil tüm taraflar için hızlı ve daha sürdürülebilir olduğunu düşündüklerine yer veren gazete, İsrail basınında yer alan bilgilere dayanarak, İsrail doğal gazının, İtalyan ENI şirketinin Mısır’daki terminalinde sıvılaştırılması perspektifinin, İsrail ve İtalyan Ticaret Bakanlarının geçtiğimiz günlerde yaptıkları görüşmede de ele alındığını aktardı.
Yunanistan’ın da, bölgedeki doğal gaz yataklarının sıvılaştırılması için Mısır’ın durumunu desteklediğini yazan gazete, Rum kesimindeki hükümet kaynaklarının, kamuoyu önünde söylenenlere rağmen, Mısır’daki terminalin İsrail için perde arkasında bir seçenek teşkil etmediğini düşündüklerini belirtti.
Yüksek risk taşıyor
İsraillilerin Mısır’daki yeni rejimi siyasi aşamada her şekilde desteklemelerine rağmen, Mısır’ın teknokratik açıdan bu tarz bir yatırım için yüksek risk taşıyan bir ülke olarak değerlendirildiğini aktaran gazete, Mısır’daki terminale ilişkin çıkan seslerin arkasında, bazı şirketler ve daha da somut olarak İtalyan ENI şirketinin bulunduğunu, çünkü şirketin şu an Safirbet yüzde 30’larda olan terminalin kullanım oranını artırmayı istediğini yazdı.
Gazete, ayrıca, Rum kesimindeki hükümet unsurlarının, Rum kesimi ile Mısır arasında, iki ülke MEB’lerinin orta sınır çizgisinde bulunan hidrokarbonlardan ortaklaşa istifade edilmesi için imzalanan anlaşmasının, siyasi aşamada, Türk tarafının Kahire’ye yönelik “Türkiye’nin Mısır MEB’inin kenarlarına dokunan bir MEB’e sahip olduğunu” dayatma yaklaşımlarını, dışladığı tahmininde bulunduklarını da aktardı.
Samaras açıklama yaptı
Bu arada, Yunanistan Başbakanı Andonis Samaras, Kathimerini gazetesinin Yunanistan sayfasında yer alan demecinde, İsrail’den Avrupa’ya, Girit’te son bulacak olan deniz altı boru hattıyla doğal gaz nakledilmesinin, Yunanistan hükümetinin gözden geçirdiği fikirlerden biri olduğunu söyledi.
Bölge ülkelerinin işbirliği konusunu da açıkta bırakan Samaras, bütün seçenekleri açık tuttuklarını ve başka seçenekler de olduğunu söyledi.
Samaras, enerji yataklarının, AB üyesi ülkeler tarafından araştırmaya tabi tutulması ve değerlendirilmesinin, Yunanistan’ın Ocak ayında başlayacak olan AB dönem başkanlığının temel önceliklerinden biri olduğunu kaydetti.
“ABD, Türkiye üzerinden nakledilmesini istiyor”
Simerini Gazetesi de, Amerikan unsurunun, bölgede önceden tasarlanmış politikasını hayata geçirmek için, kısa zaman içerisinde çözüm istediğini; bunun ise Rum ve İsrail doğal gazının naklinin, Türkiye üzerinden gerçekleşmesi şeklinde olduğunu yazdı.
“Amerikalıların, hızlı bir çözüm istediklerini, çünkü bunun Doğu Akdeniz bölgesindeki planlamalarına ‘el koyduğunu’ açık ve net bir şekilde ortaya koyduklarını, Amerikalıların bu politikanın merkezinde doğal gaz olduğunu gizlemediklerini” kaydetti.
Bu planlamaların, Rum doğal gazının Türkiye üzerinden nakledilmesiyle ilgili olduğunu aktaran gazete, Amerikalıların İsrail doğal gazının da aynı şekilde nakledilmesini istediklerini yazdı.
Amerika’nın, bu politikanın hayata geçirilmesi için, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’i kısa zaman içerisinde aynı masaya getirme çabalarını devam ettirdiğini kaydeden gazete, “Amerika’nın, bir yandan Rum kesiminin MEB’deki egemenlik haklarıyla ilgili çabalarına sözlü destek verdiğini, diğer yandan da Türkiye’yi, tehditlerini pratiğe dökmemesi için engellediğin, Rum hükümetini, doğal zenginliklerinin değerlendirilmesiyle ilgili prosedürlerde hızlı bir şekilde hareket etmemesi konusunda engellediğini” yazdı.
Güncelleme Tarihi: 16 Aralık 2013, 11:37