ABD’nin ayrılmasının hemen ardından Taliban güçlerinin Afganistan’a hâkim olması ve Erdoğan hükümetinin Taliban rejimi ile arasındaki iyi ilişkilerin, bölgede başrol oynamak isteyen Türkiye’nin işine gelen yeni bir olgu yarattığı, bu durumun Rum yönetiminin “başını ağrıttığı” haber verildi.
   Fileleftheros, “Acilen Frontex Lazım… Lefkoşa, Afganistan Nedeniyle Türkiye’den Yeni Mülteci Akışı Korkusu İle Konuyu Brüksel’e Götürüyor” başlıklı manşet haberinde, Afganistan’dan yaşanacak yeni mülteci dalgalarının Türkiye’nin, Brüksel’e ve bölge ülkelerine karşı baskı unsuru olarak kullanacağı bir “silah” olacağı, en büyük baskıya da “kendilerinin maruz kalacağını” değerlendiren Güney Kıbrıs ile Yunanistan’ın da Brüksel’e koştuğunu yazdı.
   Habere göre Güney Kıbrıs ile Yunanistan, Türkiye’nin “mültecileri KKTC yönlendirdiği bölge” olduğu iddiasıyla Güney sahillerinde Frontex (AB üyelerinin dış sınırlarının yönetimi için Operasyonel İşbirliği Ajansı) devriyelerinin artırılmasını talep ediyor.
   Konu ile Rum İçişleri Bakanı Nikos Nuris’in ilgilenmekte olduğu belirtilen haberde Nuris’in, bugün telekonferans yöntemiyle yapılacak olağanüstü AB Adalet ve İç Konular Konseyi toplantısında Yunanistan, İspanya, İtalya ve Maltalı denkleri ile görüşmelerinde konuyu gündeme getirmekte kararlılık belirttiği aktarıldı. KKTC ile olan sınırını mülteciler açısından “kara delik” olarak gören Rum yönetiminin, bugünkü toplantıda “Türkiye sahillerine acilen Frontex denetimi talebini yineleyeceği” eklendi. 
   Habere göre AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Joseph Borrell’in olağanüstü düzenlediği ve Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis adına bakanlık Genel Müdürü Korniliu’nun katıldığı telekonferansta, “AB’nin bölgeye en yakın ülkesi olarak, gerekmesi halinde vatandaşlarının Afganistan’dan tahliyesi için hava ve deniz altyapılarını Avrupalı ortaklarına kullandırmayı teklif etti. Korniliu ayrıca, Afganistan’daki krizin, mülteci ve uyuşturucu trafiği de dâhil, olumsuz etkilerinin göğüslenmesi gerektiğini, bunun için de AB’nin, ABD ve Orta Asya ülkeleri de dâhil uluslararası ortakları ile işbirliği yapmasının şart olduğu” görüşünü de ortaya koydu.
Haberde “Türkiye’nin, konuyu çok yönlü kullanarak bölgede özlü ve başrol üstlenmeye çalıştığı aşikârdır. Gelişmelerin, Kıbrıs sorununun çözüm çabalarına da olumsuz etkisi olacağı da değerlendiriliyor” ifadesine de yer verildi.