Esentepe’de Rum arazileri üzerinde inşa edilen konutların Almanya’da satışı için aracılık yapmakla suçlanan ve bir süredir Rum Merkezi Cezaevi’nde tutuklu bulunan 49 yaşındaki Ewa Isabella Künzel’in, Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargı süreci başladı. İlk duruşmada Künzel’in avukatı tarafından mahkemeye sunulan iddialar Güney Kıbrıs’ta geniş yankı uyandırdı.
   Künzel’in avukatı Sotiris Argiru, savunma yaparken, Kıbrıs Rum mallarının yağmalanmasına ilişkin davanın siyasileştirildiğini ve hukuki olmadığını söyledi. Argiru 
“bu sorun 50 yıldır Kıbrıs’taki siyasilerin ve siyasi liderliğin yetersizliği nedeniyle çözümlenemediği için yükü mahkemelerin üzerine atılmıştır” dedi.
   Rum basını, mahkeme sürecine ilişkin haberlere yer verirken mahkemenin, 8 Ekim’de adil yargılanma ve taraf tutma konularındaki itiraza yanıt vereceğini de yazdı.
   Alman emlakçı, Esentepe’de emlak satışına aracılık ettiği gerekçesiyle Temmuz ayında Güney Kıbrıs’ta tutuklanmış Eylül ayı içerisinde Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’ne çıkarılmıştı.
   Politis gazetesi, Ewa Isabella Künzel isimli Alman kadının avukatı Sotiris Argiru’nun dün savunma yaparken “Kıbrıs Rum mallarının yağmalanmasına ilişkin davanın siyasileştirildiğini, hukuki olmadığından söz ettiğini" yazdı.
   Habere göre Künzel’in avukatı, “bu sorununun 50 yıldır, Kıbrıs’taki siyasilerin ve siyasi liderliğin yetersizliği nedeniyle çözümlenemediğini, bu yetersizlik nedeniyle yükün, çözümlenmek üzere mahkemelere atıldığını” ifade etti.
   Künzel’in avukatı Argiru ayrıca, savcılık makamının, örneğin tapu dairesi gibi, ifade vermeleri için KKTC’den savunma tanıklarını toplamasının mümkün olup olmadığını sorarken mahkemenin, tanımadığı KKTC’den verilerin ve belgelerin toplanmasını kabul edip etmeyeceği sorusunu da gündeme getirdi.
   Argiru, müvekkilinin kendisine isnat edilen suçların, “Kıbrıs Cumhuriyeti” makamları tarafından kontrol edilmeyen bölgelerde gerçekleştiğini belirtti.
Argiru ayrıca “Kıbrıs Cumhuriyeti’”nin de taraf olduğu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin “Dimopulos, Ksenidi-Aresti ve Loizidu davalarındaki kararlara atıfta bulundu ve konunun, tamamıyla siyasi olduğunu vurguladı.

Mahkemeyi sorguladı
   Mahkemenin, bu davayı incelemesi yetkisini de sorgulayan Argiru, adil yargılanma ve taraf tutmayla ilgili argümanının savunmasını da yaptı.
Savcılık makamı adına ise Hristia Kithreotu adil yargılama ve taraf tutmayla ilgili ön itirazda bulunulmasını dayanaksız ve izin verilemez olarak nitelendirdi ve mahkemenin ceza kanunu temelinde suçlamaları incelemesinin görevi olduğunu ifade etti.
    Kithreotu, savunmanın ayrıca adil yargılanmama ve taraf tutma ile ilgili iddiaları da ispatlaması gerektiğini de belirtti.
   Gazete, mahkeme başkanının, davaya iki kez ara verilmesinin ardından, her iki tarafın atıfta bulunduğu kararların, davaların ve tutanakların incelemesi için mahkemenin zamana ihtiyacı olduğunu dile getirdiğini yazdı.
   Habere göre mahkemenin, 8 Ekim’de ön itiraza ilişkin kararını açıklaması bekleniyor.
Alman emlakçı, 8 Ekim’e kadar güney Lefkoşa'daki Merkezi Cezaevi’nde tutuklu kalacak.

İki Macar kadın bugün mahkemede
  Bu arada Alman emlakçı ile ilgili haberinin içerisinde, Kuzey'deki Rum mallarının satışıyla ilgili tutuklanan iki Macar kadının, ya haklarında dava açılmak ya da tutukluluk sürelerinin uzatılması talebiyle mahkemeye çıkarıldığı bildirildi.