Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, işbirliği teklifini reddeden Rum Yönetimi, 2020’de 4 ayrı sondaj çalışması başlatacağını açıkladı. Rum Yönetimi’nin tek yanlı girişimleri, KKTC ile Türkiye’yi de bölgede ayrı sondaj çalışmasına zorluyor.
Kathimerini gazetesi “6,7 ve 10’uncu Parsellerde 4 Sondaj-Fransız ve İtalyan Konsorsiyumundan Bir Teyit Bir de Araştırma Sondajı-Bunu Akabinde, 2020 Yılı İçerisinde ExxonMobil Takip Edecek” başlıklı haberinde, Güney Kıbrıs’ın tek yanlı ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölgesi içerisinde 2029 sonunda ve bunu takiben 2020’de 4 sondajın gerçekleştirileceğini yazdı.
Gazete elde ettiği bilgilere atıfta bulunarak 2020 yılı içerisinde ve 24 aylık zaman ufkuyla, toplam 9 sondajın planlandığını belirtti.
Sondajlara yönelik başlangıcın, ENI-TOTAL konsorsiyumu tarafından 2019 Aralık-2020 Ocak dönemi arasında iki sondajla start alacağını belirten gazete, dikkatlerin, araştırma sondajının memnun edici yatak olduğunu gösterdiği, 6’ncı parseldeki “Kalipso” yatağına ve Rum Bakanlar Kurulu’nun kısa bir süre önce araştırmalar için yeşil ışık yaktığı 7’nci parsele çevrildiğini yazdı.
Yapılacak ilk sondajın teyit sondajı olacağını yazan gazete, ancak bunun, “Kalipso” hedefinde (6’ncı parsel) yoksa buna komşu olan ve 6’ncı parseldeki yatağın yayıldığının düşünüldüğü 7’nci parselde mi yapılacağının ise henüz kesinlik kazanmadığını belirtti.
Gazete, 2020’nin ikinci yarısında ise devreye, sondaj programı devam eden ExxonMobil şirketinin gireceğini yazdı.
Amerikalıların faaliyetleri konusunda var olan görüntünün ise dikkatlerin iki noktaya çevrildiği yönünde olduğunu kaydeden gazete, ilkinin geçtiğimiz Şubat ayında memnun edici hidrokarbon miktarı tespit edildiğini duyurduğu “Glafkos” hedefi, ikincisinin ise araştırma sondajının yapılacağı yeni hedef olduğunu belirtti.
Haberde, 10’uncu parsel içerisinde üçüncü bir faaliyetin gerçekleştirilmesi ihtimalinin de açık bırakıldığı, bunun da; yapılan planlamanın tamamlanmasının arından netlik kazanacağı ifade edildi.
Habere göre sondaj pazılının, kısa bir süre önce Fransız Total şirketine payların verildiği geriye kalan yataklarla tamamlanacak.
Güney Kıbrıs’ın tek yanlı ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölgesi’ndeki 2’nci ve 9’uncu parsellerde araştırma sondajlarının gerçekleştirilmesi, komşu yataklardaki araştırma sonuçlarına bağlı olacak.
Lakkotripis: Türk talepleri kabul edilemez
Rum Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis, Kathimerini gazetesine verdiği söyleşide, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) alt yapılarının Kıbrıs topraklarında kurulmasının, masada bir seçenek olarak kalmaya devam ettiğini söyledi.
Lakkotripis, söyleşide Kıbrıslı Türklerin doğal gaza ilişkin talepleri doğal gaz planlamaları, bölge ülkeleriyle yapılan iş birlikleri gibi konulara değindi.
Türk tarafının, Kıbrıs sorununa ilişkin doğal gaz konusundaki taleplerinin kabul edilmesinin mümkün olup olmadığı sorusuna karşılık Lakkotripis, Türk tarafının, zenginliğin doğrudan paylaşılmasını ve enerji programlarını birlikte idare etmelerini talep ettiğini savunarak, daha önce gelmesi gereken Kıbrıs sorunu ve Türkiye ile Münhasır Ekonomik Bölge’nin belirlenmesi gibi çok daha önemli konuların henüz çözümlenmediğini ifade etti.
Lakkotripis, sözlerinin devamında “Örneğin, Türkiye doğal zenginliği paylaşmak ve faaliyetleri birlikte yürütmek isterken neden bize, hangi deniz bölgelerinden bahsettiğini söylemiyor? Şirketler ve ülkeler tarafından uluslararası tanınanlar, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, Mısır, İsrail, Lübnan’ın anlaşmaya vardığı bölgeler mi?” sorusunu da sordu.
“Türkiye’nin nihayetinde gerçek niyetlerinin ne olduğu, Kıbrıslı Türklerin korunması mı yoksa kendi çıkarları mı” sorusuna karşılık ise Lakkotripis, şu anda nasıl faaliyet gösterdiğinden bunun anlaşıldığını, Türkiye’nin Kıbrıslı Türklerin çıkarlarını koruduğuna inanan birisinin olup olmadığını sordu.
Lakkotripis, Türkiye’nin “yasa dışı faaliyetlerini, kendi çıkarları için gerçekleştirdiğini” de iddia etti.
Türk sondaj gemisi “Yavuz”un sorunlarla karşı karşıya kaldığının söylendiğine bağlı olarak bunun geçerli olup olmadığını sorusu üzerine Lakkotripis, Türk yetkililerinin, kamuoyunda söylediklerinin ötesinde güvenilir bilgiye sahip olmadıklarını söyledi.
Yavuz gemisinin sondaj yapma girişiminde bulunacağı, Karpaz’ın doğusundaki bölgenin, sadece, basit şekilde Güney Kıbrıs’ın tek yanlı ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölgesi içerisinde olmadığını ayrıca kendi kara suları içerisinde de bulunduğunu savunan Lakkotripis, kara sularının ulusal egemenliği teşkil ettiğini, Türkiye’nin artık “Kıbrıs Cumhuriyeti” toprağına müdahale ettiğini savundu.