ABD’nin kapalı bölge Maraş’ın yeniden inşası için hazırlanacak bir planı finanse etmeye hazırlandığı iddia edildi. Bu yöndeki açıklamayı Başkan Barak Obama’nın, ortak açıklama sonrasında yayımladığı mesajda duyurmaya niyetlenen ABD’nin, daha sonra uygun zamanı bekleme kararı alarak bundan vazgeçtiği öne sürüldü.

   Fileleftheros Gazetesi, ABD’nin Kıbrıs sorunu için “gelişmeler-duraklar” çerçevesinde bir plan hazırladığı ve ilk baştaki “müzakerelerin iki ayda bitmesini öngören ekspres süreç” planlarını değiştirdiğini savundu.

   Gazete, elde ettiği bilgilere dayandırarak verdiği haberinde, ABD’nin “ekspres süreç” planlarını, Güney Kıbrıs’ın, “böyle bir şeyin Kıbrıslı Rumlar tarafından baskı olarak algılanabileceği ve takvimin çok baskılı olduğu” yönündeki uyarıları sonrasında değiştirdiğini iddia ederek, ABD’nin planlarının sürecin sonuna kadar gidecek adımları içerdiğini öne sürdü.
ABD’nin planlarından ilkinin, müzakerelerin çeşitli AB ve ABD yetkililerinin adaya ziyaretleriyle desteklenmesini öngördüğünü iddia eden gazete, müzakerelerin başlamasından sonraki ikinci adımın ise Güven Yaratıcı Önlemlerin (GYÖ) uygulanması olduğunu savundu.

‘Yeşil Kalkınma Modeli’

   Habere göre, ABD, kapalı bölge Maraş’ın “yeşil kalkınma modeli bazında yeniden inşasına ilişkin çalışmanın finanse edilmesi kararı alırken bu kararı uygun zamanda açıklama” kararı da aldı.
   ABD’nin ilk başta bu kararın Başkan Obama’nın, liderlerin ortak açıklamada uzlaşmalarının ardından yaptığı açıklamada duyurma niyetinde olduğu, ancak bunun Türkiye ve KKTC tarafından olumsuz karşılanması ve “olumlu ortamı” bozması ihtimali düşünülerek bundan vazgeçildiği iddia edildi.

   Maraş konusunda asıl unsurun Türkiye’nin buna karşılık ne talep edeceği olduğunu ve Ercan Havaalanı konusunun masada yer almayı sürdürdüğünü ileri süren gazete, Türkiye’nin bu konudaki taleplerini çok ileri götürerek Maraş konusunu doğalgazla da ilişkilendirdiğini iddia etti.
   Gazete ayrıca, ABD’nin, Kıbrıslı Türklerle, Kıbrıslı Rumlar arasındaki ortaklıklar ve güvenliğe ilişkin hareketler gibi diğer “daha kolay varsaydıkları” bazı unsurları içeren başka GYÖ’ler de öngördüklerini öne sürdü.

Üçüncü durak referandum

    ABD’nin planlarının üçüncü durağının ise referandumlar olduğunu, Rum hükümet kaynaklarının bugünkü şartlar altında referandumların 2015 yılı sonunda olabileceğini öngördüklerini belirten gazete, “Amerikalılar için çözümün içeriğinin önemli olmadığını, sürecin anlaşmazlıklar sebebiyle tıkandığı her an müdahale etmeye hazır olduklarını” da iddia etti.
   Gazete, bölgedeki enerji kaynaklarının değerlendirilmesi ve bölgede bir eksen oluşturulması planları çerçevesinde ABD’nin dış politikasına Kıbrıs sorununda bir anlaşmayı dahil ettiğini de öne sürdü.