Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Türkiye’nin, AB ilze müzakerelerin yeniden başlayabilmesi için kapalı başlıkların açılmasına izin vermeyeceklerini tekrarladı. Anastasiadis “bunun için isteklerimizi biliyorlar, karşılığını almadan vetolar kalkmaz”dedi.

   Politis gazetesi “AB-Türkiye Anlaşmasına İlişkin Perde Gerisi Doruğa Çıkıyor-Kritik Üç Gün” başlıklı haberinde, gelecek perşembe günü yapılacak olan Avrupa Konseyi zirvesi çerçevesinde, Türkiye-AB sığınmacı krizine ilişkin anlaşma sağlanmasına yönelik perde gerisinin doruğa çıktığını, Rum Başkanlığı’nın da, tüm konuyu ele alan Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk’un bürosuyla sürekli istişare halinde olduğunu yazdı.

   Gazete, Rum Başkanlığın, bugüne kadar Brüksel ile yapmış olduğu temaslardan herhangi somut bir sonucun çıkmadığını yazdı.

   Habere göre bir hükümet kaynağı gazeteye yaptığı açıklamada “kolay bir hafta olmayacağını” belirtirken, Güney Kıbrıs’ın, Türkiye’nin, Ankara Protokolü’nden ortaya çıkan sorumluluklarını yerine getirmemesi veya Kıbrıs sorununa ilişkin herhangi bir faaliyette bulunmaması durumunda, başlıkların açılmasına rıza göstermesinin söz konusu olmadığını belirtti.

   Fileleftheros gazetesi “Başlıkların Yeniden Açılması Ankara’nın Elinde” başlıklı haberinde, Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk’ın Ada’ya gelişinin, özellikle Türkiye ve sığınmacı krizinden etkilenen ülkelerle yapacağı temasların sürecine bağlı olduğunu yazdı.

   Gazete Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, dün yaptığı açıklamalar çerçevesinde, Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk’ın Ada’yı ziyaretine yönelik olarak “gelebilir de gelmeyebilir de” ifadesini kullandığını belirtti.

   Habere göre, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Güney Kıbrıs’ın vetosunun kaldırılması için Türkiye’nin en azından ne yapmadı gerektiği şeklindeki bir soru üzerine, “Türkiye, yükümlülüklerine yanıt versin” ifadesini kullandı.

   Böyle bir şeyin, AB ve Türkiye`nin anlaşması için bir risk oluşturup oluşturmayacağı şeklindeli bir soru üzerine ise Anastasiadis, “bu bizim sorunumuz değil, bize hiçbir zaman sorulmadı. Bu konuyu ortaya koyanlar, ya Ankara Protokolü ya da müzakere çerçevesi esasında, yükümlülüklerine yanıt vermesi için Türkiye’yi mecbur etme görevini üstlensin” ifadesini kullandı.