Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Türkiye’nin istediği gibi, iki devlet çözümünü kabul etmediklerini ve buna boyun eğmemeleri gerektiğini ileri sürdü.
Politis gazetesinde yer alan habere göre Anastasiadis, katıldığı bir anma töreninde yaptığı açıklamada, Kıbrıs sorununun barışçıl yolla çözümünün ve ileri sürdüğü kabul edilemez mevcut durumun sona ermesinin yaşam amacı olmaya devam ettiğini vurguladı.
Anastasiadis, “Kıbrıs sorununa barışçıl bir çözüm bulunmasına dair arzunun, her daim, Kıbrıs’ta adaletin hâkim olması, işgal birliklerinin çekilmesi aynı zamanda modası geçmiş garantiler sisteminin sona ermesi konusunda, devletlerin büyük çoğunluğunun iradesini ifade eden BM kararlarına aynı zamanda uluslararası hukuk ile AB ilke ve değerlerine dayandığı” iddiasında da bulundu.
Buna paralel olarak “Türkler tarafından ortaya konulan taleplerle, Kıbrıslı Rumlar açısından var olan tehlikeleri göz ardı etmeden, Kıbrıslı Türklerin korunması gerektiğini” de ileri süren Anastasiadis, her türlü tavizi verdikleri iddiasında bulundu.
“Türkiye’nin, sunduğu öneriler aracılığıyla, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devlet varlığının tamamını kontrol etmekle ilgili çabalarına” da atıfta bulunan Anastasiadis “siyasi eşitlik adına, merkezi devletin alacağı herhangi bir karar için her zaman olumlu oya sahip olmayı talep ettiler” iddiasında bulundu.
Anastasiadis açıklamasında “siyasi eşitlik olarak nitelendirilen şeyin siyasi eşitsizlikten başka bir şey olmadığını, çünkü çoğunluk olmayan toplumun aslında çoğunluğa hükmedeceğine” dair bilindik iddialarını da yineledi.
Cumhuriyet feshedilemez
Anastasiadis “ne kadar haksızlığa uğradıklarının veya yanıldıklarının, Türkiye’nin 25 Nisan 2021'de BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e sunduğu ve iki devlet temelli çözümü artık resmen talep ettiği önerilerle kanıtlandığını” da öne sürdü.
“Arzu edilen çözümün, yeni bir Bosna Hersek’e veya yeni bir Lübnan’a, bir diğer ifadeyle Kıbrıs Cumhuriyeti'ni feshedecek ölü doğmuş bir çözüme yol açmasının mümkün olmadığını” da öne süren Anastasiadis, “kahramanlarına borçlu oldukları şeyin yabancıların dikte ettiği şey veya çifte standart diplomasisi olmadığını” iddialarına ekledi.
Yani Simdiki vaziyeti kabul Etmiyormush , MassAllah efendi, Yarattiklarini beyenmiyormus. Simdi ne yapackacaba?