Fransız Deniz Kuvvetleri’ne bağlı “Charles De Gaulle” uçak gemisinin komutanı Tuğamiral Cristophe Cluzel, ülkesi ile Güney Kıbrıs’ın deniz güvenliği iradesini paylaştığını söylerken, Ukrayna krizi nedeniyle Doğu Akdeniz bölgesinde askerî güçlerin aşırı yoğunlaşmış olmasının yanlış hesap veya kaza riski barındırdığına dikkat çekti.

   Cluzel, haftalık Kathimerini’ye verdiği demeçte; Akdeniz bölgesinde kendi ulusal çıkarlarını, Avrupa ve müttefiklerinin çıkarlarını koruma odağındaki “Clemenceau 22” operasyonu çerçevesinde bölgede bulunduklarını ancak, Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesinin başladığı 24 Şubat’ta misyonlarının bir bölümünü askıya aldıklarını, Rafale ve E-2C Hawkeye uçaklarını, NATO çerçevesinde Romanya ve Bulgaristan hava sahasında görevlendirmeye başladıklarını anlattı.
   Bir soruya karşılık Fransa’nın, en üst düzeyde durum farkındalığı edinmek ve özellikle deniz seyir özgürlüğüne yönelik taahhüdünü teyit için Doğu Akdeniz bölgesinde daimi varlık göstermekte olduğunu söyleyen Cluzel, özetle şöyle devam etti:
   “Ukrayna krizi son haftalarda bölgeye dolaylı etkiler yaptı, benzeri görülmemiş sayıda askerî deniz ve hava unsurları bölgede yoğunlaştı. Bu görece küçük alanda bu kadar yoğunluk yanlış anlama veya yanlış hesaplama riskini artırır. Bu üç hafta süresince gerek muhtemel sürprizlerden gerek yanlış hesaplamalardan kaçınabilmek için Charles de Gaulle çevresinde dirayetli, ölçeklenemez ve tepkisel olmayan bir tavır sergiledim.”
   Ülkesi ile Güney Kıbrıs’ın “Avrupa denizi, güvenlik ve Doğu Akdeniz’deki istikrarı destekleme” konularında aynı iradeye sahip olduğunu, bunun da ikili iş birliğini güçlendirdiğini söyleyen Cluzel, birkaç hafta önce RMMO ile birlikte “TALOS 22” kod isimli hava savunma tatbikatını icra ettiklerini hatırlattı.
   Cluzel, Rum yönetiminin, operasyonları sırasında kendilerine verdiği desteğe teşekkür ederken özellikle Larnaka ve Limasol limanlarına taktik ziyaretleri ve Rafale uçaklarının Baf Hava Üssü’nde konuşlanması nedeniyle minnettar olduğunu söyledi.