Rum Temsilciler Meclisi’nin, “Maraş’taki Türk faaliyetlerini” kınayan bir kararı, oy birliğiyle onayladığı belirtildi.
Politis gazetesi “Meclis’te Başardılar - Oy Birliğiyle Karar” başlıklı haberinde, Rum Meclisi’nin, Ulusal Konsey’in aksine, “Maraş’taki Türk faaliyetlerini” kınayan kararı oy birliğiyle benimsemeyi başardığını yazdı.
Tüm bu hikaye içerisinde, paradoks olan noktanın, Meclis’teki siyasi parti başkanlarının, Ulusal Konsey’e katılan kişilerle aynı olması ve geçenlerde ortak bir açıklama konusunda sonuca ulaşamamaları olduğunu yazan gazete, Meclis çerçevesinde ise karar üzerinde mutabık kalındığını belirtti.
Habere göre Rum Meclisi, benimsediği karar aracılığıyla, BM Güvenlik Konseyi’ne, özellikle 550 sayılı kararın uygulaması yönünde Türkiye’ye baskı yapması için çağrıda bulundu.
Rum Meclisi ayrıca, AB’nin daha etkin rol üstlenmesini talep ederken, AB üyesi ülkelere de, Avrupa Parlamentosu’nun, 13 Mart 2019 tarihli kararının öngörülerine uyması için Türkiye’ye baskı yapılması çağrısı yaptı.
AB’den, Maraş’taki planlamaları hayata geçirmesi durumda Türkiye’ye yönelik yaptırımların uygulanması da talep eden kararda, Rum Yönetimi’nin, Maraş’ın BM’ye iade edilmesi, yasal sakinlerinin geri dönmesi, buna paralel olarak Mağusa Limanı’nın AB gözetiminde açılması önerisine de, partiler tarafından destek belirtildi.
Gazete kararda, iki kesimli iki toplumlu federasyondan da söz edildiğini, yeni oldu bittilerin yaratılmasının, aranan iki kesimli iki toplumlu federasyonun özelliklerini olumsuz yönde etkilediğine vurgu yapıldığını yazdı.
İngiliz Yüksek Komiseri ile görüştüler
Politis gazetesi bir başka haberinde, sözde “Maraş Belediyesi”nin Meclis üyelerinin, Kıbrıs’taki İngiliz Yüksek Komiseri Stephen Lillie ile bir araya geldiğini yazdı.
Habere göre, sözde “Maraş Belediyesi”nin Başkanı Simos Yoannu ve meclis üyeleri, Maraş sakinlerinin, BM kararları temelinde geri dönmesine ilişkin haklı taleplerinin ileriye götürülmesi amacıyla ileriki zaman diliminde yapılacak faaliyetler ile sahip oldukları görüşler konusunda İngiliz Yüksek Komiseri Lillie’e bilgi verdi.
Yoannu, görüşlerinin Lillie tarafından desteklendiğini savundu.
Lillie ise, Maraş konusunu, net bir insani konu olarak nitelendirdi ve yasal sakinlerin geri dönmesine olanak tanınması gerektiğini anlaşılır olarak addettiğini; ayrıca Maraş’ın Kıbrıs Türk idaresi altında açılmasının kabul edilmesi durumunun da bulunmadığını ileri sürdü.
Lillie, ülkesinin; Ada’da iki kesimli, iki toplumlu federal çözüm bulunması çabalarına verdiği desteği de yineledi.