Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Dönüşümlü Başkanlığı, elinde koz olarak tuttuğu, önce istediklerini elde edeceği, sonrasında karar vereceği bildirildi.
Politis gazetesi “Kıbrıslı Rumlar Kozu Sona Saklıyor… Yönetim Bulmacasının Son Parçası Dönüşümlü Başkanlık” başlıklı haberinde Rum tarafının Dönüşümlü Başkanlığı nihai pazarlıkta (al-ver) Güvenlik Başlığı ile bağdaştırmakta olduğunu yazdı.
Kıbrıs Türk tarafının Dönüşümlü Başkanlık’ta ısrar ettiğini, bunu alenen de dile getirdiğini ancak Rum tarafının; Kıbrıslı Türk ve Rum adayın ortak oy pusulasıyla seçilmesini, ortak program ve kampanya ile işbirliği yapmaları önerisini kabul etmediğini belirten gazete Rum tarafının da bu nedenle şu anda dönüşüm olmadan, Kıbrıslı Rum Başkan ve Kıbrıslı Türk Başkan Yardımcısı noktasında durduğunu belirtti.
Gazete tarafların artık Bakanlar Kurulu’nun 7 Rum ve 4 Türk’ten oluşmasında, Başkan ve Başkan Yardımcısı’nın da katılmasıyla Bakanlar Kurulu üye sayısının 8 Rum ve 5 Türk’e çıkmasına ancak Başkan ve Başkan Yardımcısı’nın Kurul kararlarında oy hakkı olmamasında uzlaştığını yazdı.
Gazeteye göre Mont Pelerin’de Türk tarafı askıda bulunan bütün konuların görüşülmesini isterken, Rum tarafı bu konuların Kıbrıs’ta, uluslararası konferansa gidilmeden önce kapatılmasını istiyor. Dönüşümlü Başkanlık Türk tarafı için olmazsa olmaz iken Rum tarafı bu konunun görüşülmesine çok da itiraz etmiyor. Kamuoyuna açıklamalarda bu konuda çok dikkatli davranılıyor. Habere göre asıl mesele Dönüşümlü Başkanlığın verilip verilmeyeceği değil, neye karşılık verileceği.
Yönetimde uzlaşı
Gazete Yönetim başlığında uzlaşılanlarla ilgili şu hatırlatmayı da yaptı:
“Üst Meclis veya Senato’nun 40 sandalyesi olacak. Bu sandalyeler iki toplum tarafından yarı yarıya bölüşülecek. Alt Meclis’te 48 sandalye olacak bu sandalyeler 36 Rum ve 12 Türk olarak paylaşılacak. Kararlar basit çoğunlukla alınacaksa da, alınacak kararların geçerli olması için Üst Meclis’te her iki toplumdan milletvekillerinin 4’te 1’inin veya Senato’da senatörlerin 5’te 2’sinin olumlu oyu gerekecek. Bu iki organın başkan ve başkan yardımcıları farklı toplumlardan olacak ve toplumlardan hiçbiri bu iki organın başkanlığını aynı anda yürütmeyecek.
Anlaşmazlık halinde yürütme erki, başkan ve başkan yardımcısı ile iki bakanın katılacağı çözüm komitesi kuracak, yargı erkinde ise meseleye göre arabuluculuk komitesi kurulacak. Bu komitelerde oy eşitliği olması halinde, üyelerden biri kurayla komiteden çıkartılacak. Yargıda ise oy eşitliği halinde AİHM’in vereceği listeden kura ile yabancı bir yargıç seçilerek komiteye eklenecek.”
Güncelleme Tarihi: 21 Kasım 2016, 08:14