Sağlık Bakanı Salih İzbul dün bir basın toplantısı düzenleyerek, “Ülkedeki grip salgını rutin seyir içinde, anormal bir durum yok” vurgusunda bulunarak, basının konuya daha hassas yaklaşmasını istedi.

İzbul, H1N1 virüsünün 6 yıldır gündemde olduğunu kaydederek, “Bu konu gereğinden fazla büyütülüyor” dedi. İzbul, “Salgın yapan virüslere takılmış özel isimler olabilir ama biz ‘domuz gribi’ ifadesini kullanmak istemiyoruz. Gribe neden olan birçok virüs tipi var, H1 N1 de bunlardan biri…”şeklinde konuştu.

“Son bir haftada 3 bin kişi grip nedeniyle hastanelere başvurdu” diyen İzbul, “Her hastaya H1 N1 testi yapmak gerekmiyor. Özel ve kamu olmak üzere bütün hastanelere hasta izleme protokolü dağıtıldı…Protokolde grip hastalarının nasıl karşılanacağı, hangi vakaların hastaneye yatırılacağı, nasıl bir tedavi uygulanacağı belirtildi. Biz bakanlık olarak gerekli tedbirleri aldık, kişiler de kendi tedbirlerini alsın, kişisel hijyene dikkat edilsin” şeklinde konuştu.

İzbul, test sonucu beklenen hastalardan 4’ünde HI NI grubu İnfluenza saptandığını kaydederek, diğer hastaların testlerinde ise gribe neden olan diğer virüslerin belirlendiğini ifade etti.

“Şeffaflıktan yanayız…”

Sağlık Bakanlığı olarak şeffaflıktan yana olduğunu kaydeden İzbul, “Bu olayın abartılmasını doğru bulmuyoruz. Almamız gereken tedbirler sadece H1N1’e karşı değil, bütün griplere karşıdır. H1N1’in diğerler griplerden farkı yok. Sadece suşu H1N1’dir. İnfluenzanın onlarca çeşidi var ve çok erken mutasyona uğruyor” ifadesine yer verdi.

 “Grip yapan birçok virüs var…”

Grip yapan oldukça fazla sayıda virüs tipi olduğunu yineleyen İzbul şöyle devam etti:

“Bütün bu virüs tiplerinin çeşitli komplikasyonları vardır. Bunlar, akciğerde, beyinde, omurilikte komplikasyonlara neden olabilir. Bu komplikasyonların da belli oranları vardır. H1N1 de bunlardan biridir. Şu anda mevcut grip salgınları içerisinde elimizde istatistiki bir bilgi yok ama Türkiye’yi örnek alarak söylememiz gerekiyorsa bu oran bütün grip vakaları içinde yüzde 11 ile 25 arasıda seyrediyor. 

Yani, Türkiye’de 1 milyon kişinin grip olduğunu düşünürsek, ortalama 200 bin kişi H1N1 nedeniyle grip olmuştur. Bunun içinde ölüm oranları çok düşüktür.”

“Ortada bir kriz yoktur”

Sağlık Bakanlığı’nın, hastanelerin ve hekimlerin gerekli tedbirleri aldığını da ifade eden İzbul, acilde bir yığılma olmaması için bir grip polikliniği oluşturduklarını da anımsattı.

Sağlık Bakanı İzbul, grip komplikasyonları nedeniyle hastaneye müracaat eden hastaların buna göre tedavi altına alındığını söyledi.

İzbul, “Sağlık merkezlerimizde olsun perifer hastanelerimizde olsun bu hizmet veriliyor. Enfeksiyon komitemiz rutin şekilde toplantılarını yapıyor. Ortada kriz komitesi diye bir şey de yoktur çünkü ortada bir kriz yoktur, biz buna inanıyoruz” şeklinde konuştu.

“Test hastanede yapılıyor”

H1N1 virüsü ile ilgili testin Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ndeki genetik laboratuarda yapıldığı bilgisini de veren İzbul, testlerin “nazal sürüntü”, “genizden aspirasyon” ya da “genizden sürüntü” ile yapıldığını anlattı.

“Basından ricam…”

Basından ricada bulunan İzbul, “Sağlık konusu gündeme getirilirken dikkat edin. Sağlık diğer konulara benzemez, vergiyle ilgili, hükümetin çalışma hayatıyla ilgili politikalarında spekülasyonlar olabilir ama sağlıkla ilgili spekülasyon başladı mı ucunu tutamayız. Söz konusu olan insan hayatıdır. Sağlıkla ilgili yapılan haberlerde dikkatli olun. Bizden sağlıklı bilgi alabilirsiniz. Şeffaflık zaten politikamız” şeklinde konuştu. 

Yabancı öğrencilere sıkı sağlık kontrolü…

Öte yandan Sağlık Bakanı Salih İzbul, ülkeye gelen üniversite öğrencilerinin ya geçerli bir sağlık raporuyla kayıt yaptırması ya da bu tetkiklerin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılması konusunda üniversitelerle görüştüklerini açıkladı.

İzbul, geçtiğimiz yıl eylül ayına kadar KKTC’de 7 tüberküloz vakası görüldüğünü kaydederek, “Bu vakaların 4’ü 3. dünya ülkelerinden, 3’ü de Türkiye’dendi” diye konuştu.

Sağlık Bakanı Ömer Gür de, toplam 80 bin öğrencinin ülkede öğrenim gördüğüne dikkat çekerek, “Bu öğrencilerden kayıt altında olanların kesinlikle tahlillerinin yapılmasını istiyoruz” dedi.

“Kayıt dışı olanlar var” diyen Gür, “3’üncü ülkeden gelip üniversitelere ‘geçici öğrenci’ diye alınıp 3 gün sonra da takip edemediğimiz öğrenciler var. Bunu ‘ebola’ vakasında yaşadık” şeklinde konuştu.

Antibiyotikler reçetesiz alınamayacak

Sağlık Bakanı Salih İzbul dünkü toplantıda ayrıca KKTC’de 1 Nisan’dan itibaren antibiyotikler, reçetesiz alınamayacağını açıkladı.

Bu karar alınırken eczacılarla da konuşulduğunu belirten Bakan Salih İzbul, “Bu zaten hükümet programında söz verdiğimiz bir olaydı, bunun çalışmasını başlattık. 30 Aralık 2015 tarihli Bakanlar Kurulu toplantısında da kararı aldık” dedi.