Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis 1960 Anayasası’na dönüş “davetini” 76’ncı BM Genel Kurulu kürsüsünde “hedef bir stratejik anlaşma ön şartıyla Kıbrıs Türk toplumunun Kıbrıs Cumhuriyeti’nin federal devlete evrilmesine tam katılması için, kesin çözümü beklerken devlete yeniden entegre olmasını kolaylaştırmaktır” diyerek izah etti.
Fileleftheros haberi “BM’de De Söyledi… Başkan Genel Kurul Kürsüsünden, Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs Cumhuriyeti’ne Dönüşüyle İlgili Önerisini İzah Etti… ‘Stratejik Anlaşmadan’ Sonra ve Kesin Çözümü Beklerken 60 Yapılarına Yeniden Entegrasyon” başlık ve spotlarıyla manşete çekti.
Haberi iç sayfasında “Nihai Hedefi Netleştirdi… Kıbrıslı Türklere Davet, Uzlaşılmış Çözüm Zemininin Değişmesi Değil” başlığı altında detaylandıran gazeteye göre Anastasiadis “öneri değil, kesin bir çözümü beklerken devlete yeniden entegre olmaları davetidir” diyerek 1960 Anayasası’na dönüşün bir öneri olmadığını vurguladı. Bu “davetin” Kıbrıslı Türklerin “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin federal devlete evrilmesine tam katılımlarıyla ilgili bir stratejik anlaşma şartına bağlı olduğunu” ekledi.
Anastasiadis “bizim tarafımızca sunulan yeni fikirlerin kesin bir dille reddedilmesi Kıbrıs sorununda uzlaşmayı daha da zorlaştırıyor” dedi ve uluslararası topluma hitaben önerilerini şöyle aktardı:
1- Yetki kullanımının desantralize edilmesi ve devlet başkanının sembolik ve başbakanın dönüşümlü olacağı bir parlamenter sistem seçeneğinin düşünülmesi isteği.
2- Kıbrıslı Türklere 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası ile ihdas edilen devlet kurumlarına yeniden entegre olma ve (anayasanın) ilgili hükümlerine uyularak tam uygulanması.
Güven yaratıcı önlemler
Anlaşılacağı üzere böyle bir davet uzlaşılmış çözüm zeminine alternatif olarak yapılmaz. Hedefi ise Kıbrıs Türk toplumunun, kesin bir çözümü beklerken, bir stratejik anlaşma yapılması ön şartıyla, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin federal devlete evrilmesine tam katılması için devlete yeniden entegre olmasını kolaylaştırmaktır. Bu öneri, geçen Aralık ayında önerdiğim ancak Türk tarafınca reddedilen, durumu her iki tarafın kârına değiştirecek güven yaratıcı önlemler paketine bağlı değerlendirilmesi gerekir. Bu güven yaratıcı önlemler halen müzakere masasındadır.”
Yarınki görüşme
Anastasiadis yarın gerçekleşecek olan üçlü görüşmeye “müzakereler, BM çerçevesi ve 25 Kasım 2019’da Berlin’de varılan anlaşma zemininde yeniden başlayabilir” tezi ile katılacağını açıkladı. Aklındaki tek planın ise “iki bölgeli iki toplumlu, BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararlarında belirlendiği şekliyle siyasi eşitliğe ve AB’nin üzerine bina edildiği ilke ve değerlere sahip federasyon zemininde, Garanti Sistemi, müdahale hakkı, Türk veya herhangi yabancı bir askeri varlığı olmayan, işleyebilir ve sürdürülebilir bir devlet çözüm başarmak” olacağını söyledi.
Anastasiadis “bir taraf BM çerçevesinden sapar veya varılan anlaşmaları iptal eder ve uzlaşılan zeminin ve Genel Sekreter’in iyi niyet misyonu yetkisinin aksine farklı bir çözüm şekli talep ederken uzlaşıya varmak mümkün değildir”