Sözde ‘Omorfo’ (Güzelyurt) Belediye Başkanı Viktoras Hacıavraam, çoğu kişinin Kıbrıs’ta 1974 yılında ne olduğunu, binlerce ölü ve kaybı, “Kıbrıs Cumhuriyeti” topraklarının yüzde 37’sinin “işgal altında” olduğunu ve 200 binden fazla Rum’un evlerinden ve mülklerinden edildiğini unuttuğunu söyledi.
Haravgi gazetesinin haberine göre “Omorfo’yu Anma Günleri” etkinlikleri çerçevesinde dün, Astromerit’te düzenlenen “anti-işgal” etkinliğinde konuşan Hacıavraam, Kıbrıs sorununda son yıllarda yaşanan durağanlığın, adadaki iki taraf arasında herhangi bir türde müzakere yapılmamasının, uluslararası alandaki gelişmelerin, Ukrayna’daki işgalin, global enerji krizinin, insanlığı tehdit eden ekonomik problemlerin, pandeminin ve bunun gibi sorunların, Kıbrıs sorununun tamamen unutulmasına ve uluslararası toplum tarafından soruna neredeyse hiç değinilmemesine sebep olduğunu kaydetti.
Habere göre Hacıavraam, şu anda esas sorulması gereken soruların “Ne yapıyoruz” ve “Nasıl tepki veriyoruz” olduğunu ifade etti.
Yunan Cumhurbaşkanı açıklama yaptı
Gazete, bir diğer haberinde ise Yunan ve İngiliz yetkililerin “Omorfo’yu Anma Günleri” etkinlikleri için yaptıkları açıklamalarını aktardı.
Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropulu, Yunanistan’ın Güney Kıbrıs Büyükelçisi Yoannis Mavromeletiu tarafından okunan açıklamasında, “Türk işgalinin” sona ermesi ve BM kararları ile AB Müktesebatı uyarınca adanın iki toplumlu ve iki kesimli, tek egemenlik, tek vatandaşlık ve tek uluslararası temsiliyet zemininde yeniden birleşmesinin, Yunanistan ile Güney Kıbrıs’ın önceliği olduğunu kaydetti.
Yunanistan Meclisi Başkan Yardımcısı ve PASOK Milletvekili Odisseas Konstandinopulos ise, hain Cunta darbesi ve “Türk işgaline” yol açan olaylar nedeniyle kızgın ve üzgün olduğunu belirterek, Avrupa’nın birçok kez “Türk tahrikkarlığına” müsamaha gösterdiğini ve bugün, AB üyesi ülkelerin Türkiye’ye ambargo uygulamayarak silah satmaya devam ettiğini ifade etti.
İngiliz Milletvekili ve “Omorfo fahri yurttaşı” Pambos Haralambus ve Sir Roger Gale de, 48 senenin çok uzun bir süre olduğunu ve Türkiye’ye baskı yapılması için daha çok şey yapılması gerektiğini belirterek, Kıbrıs’ın adil ve kabul edilebilir koşullar zemininde yeniden birleşmesini desteklediklerini dile getirdiler.
