Genç Vizyon
Cemra AKAR
Her kademesinde görev yaptığı aile şirketi Offsetsan Ltd.’de yönetim kurulu üyesi olan, şirketin ikinci kuşak temsilcisi Selin Candemir, kadınların dokunduğu her alanda daha başarılı olduğunu belirtti.
Sivil toplum kuruluşlarında ve siyasette de aktif görev alan Selin Candemir, Genç Vizyon’a konuk oldu ve sorularımızı yanıtladı.
Soru: Öncelikle sizi tanıyarak başlayalım
Yanıt: Evliyim ve bir oğlum var. Kısa süreli İngilizce öğretmenliği geçmişimden sonra hem babamın ricası hem de hayatın getirdiği şartlar nedeni ile aktif ticaret hayatına bundan 13 yıl kadar önce fiilen başladım. Yıllarca verilen emeğin zorluklarını ve sorumluluklarını üzerime alarak, başarının çok emekler vererek kazanılacağını öncelikle iş hayatında öğrendim. Ülkemizin ekonomisine katkı koyan işletmelerin gelişiminin, toplumun kültürel gelişimiyle paralel olduğundan Offsetsan Ltd. ailesi olarak toplumun hem ekonomik hem de kültürel altyapısında yer almanın haklı gururu içerisindeyiz. Girişimci bir aileden geliyor olmanın, var olan işletmeye yenilikler ekleyerek sürdürebilmenin bir kadın olarak öneminin ve sorumluluklarının bilincinde çalışmalarıma devam etmekteyim. 2015 yılından, bu yana İş Kadınları Derneği (İKD) yönetim kurulu üyesi olup, aynı zamanda derneğin sekreterlik görevinde bulunmaktayım. Ayrıca, 2014 yılı itibariyle Gönyeli Belediyesi’nde UBP belediye meclis üyeliği görevimi de sürdürmekteyim. Buna ek olarak, yıllarca UBP’nin çeşitli kademelerinde görev yaptım ve şu an Merkez Yönetim Kurulu (MYK)’nun tek kadın üyesiyim.
Soru: Sivil Toplum Kuruluşları hakkında düşüncelerinizi paylaşır mısınız?
Yanıt: Sivil Toplum Kuruluşlarının (STK) ciddi anlamda sosyal çevre katkısı oluyor. Hayatınızda hiç tanışma fırsatı yaratamayacağınız farklı iş alanlarıyla tanışma fırsatı yakalıyor, çok farklı karakterlerle bir araya geliyorsunuz. Onların hayata bakışını öğreniyorsunuz. Onlardan alabildiklerinizi kendinize katıyorsunuz. Bazı durumlarda yaptıklarınızın yanlış olduğunu o ortamda görüyorsunuz. STK Toplumun birlik, beraberlik, dayanışma ve yardımlaşma özelliklerinin gelişmesine önemli katkılar sunar. Toplumun farklı kesimleri arasında olumlu bir bağ kurmasını sağlarken, demokrasinin gelişmesi ve güçlenmesi için de olumlu bir role sahiptir. Ülkemizde genç kadın girişimcilerin popülasyonunda artış gözlemlemekteyim. Bu ise birçok alanda başarının yükseldiği gerçeğini ortaya koyar.
Soru: 8 Mart günün anlam ve önemine gelecek olursak ne söylemek istersiniz?
Yanıt: Günümüzde anne, eş ve iş kadını olarak ayakta kalabilen biz kadınlar; özelde ailenin genelde ise toplumun temelini oluşturmaktayız. Toplumun her alanında biz kadınların potansiyeline, bakış açısına, enerjisine ve gücüne ihtiyaç vardır. Çünkü farklılıklar engel değil, başarıyı ortaya çıkarır. Ülkemizde kadının emeğinin geçmediği, fikir ve gücünün katılmadığı görev kalmamıştır. Biz kadınlar üstlenmiş olduğumuz görevlerde başarılı sonuçlar elde ederek iş hayatından siyasete, sanattan spora kadar birçok alanda hem ülkemizde hem de uluslararası arenada kendimizden söz ettirmekteyiz.
Ve sözümü Mustafa Kemal Atatürk’ün cümlesi ile noktalamak istiyorum,
“Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin!”