İnşaat Mühendisleri Odası, binaların yapım sürecinde yer alan her birey ve yetkili kurumun üzerine düşen görevleri tam olarak yerine getirmesi halinde, deprem gibi doğal afetlerde yapıların yıkılması ve can kayıplarının olmasının çok düşük bir ihtimal olduğuna dikkat çekti.

İnşaat Mühendisleri Odası, 17 Ağustos 1999 Marmara (Gölcük) depreminin yıldönümü nedeniyle yayımladığı mesajda, hatırlanması gerekenin; insanları depremlerin değil, yıkılan binaların öldürdüğü olduğunu söyledi.

Kıbrıs’a ait tarihsel ve aletsel deprem verileri incelendiğinde can ve mal kaybına neden olan depremlere rastlandığına işaret edilen mesajda, “Kıbrıs adasının önemli bir kısmının 1. ve 2. derece deprem bölgesinde olması, geriye kalan kısmının da 3. ve 4. derece deprem bölgesinde olması nedeniyle gerek adada gerçeklesen depremlerden, gerekse yakın coğrafyada gerçekleşen depremlerden ders alarak ve adamızın deprem riski altında olduğu bilinciyle planlama yapmak ve hareket etmek durumundayız” denildi.

Yakın geçmişte gerçekleşen depremlere dikkat çekilen mesajda, adada ve yakın coğrafyada gerçekleşen depremlerin; zarar veren ve can kayıplarına deprem değil, Mühendislik hizmeti almamış, projesiz ve/veya proje dışı uygulamalar, yönetmeliklere ve standartlara uygun olmayan, depremde çalışacak detayların uygulanmadığı, kaçak, kalitesiz inşa edilen yapılar olduğu kaydedildi.

Mesajda şu ifadelere yer verildi:

“Bunun önüne geçilmediği, gerekli denetimler zamanında ve tam olarak yapılmadığı, vatandaşlar, mühendisler, devlet, yerel yönetimler, üniversiteler ve meslek odaları üzerine düşen görev ve sorumluluğu yapmadığı sürece can kaybı ve çok ciddi boyutta ekonomik kayıp depremin sonucu olarak ortaya çıkacaktır hatta gereği doğru yapılmadığı takdirde deprem dahi olmadan sorunlar yaşanması söz konusu olabilmektedir.”

Olası bir depremin yaratabileceği sonuçların tahmin edilip, önceden gerekli önlemlerin alınabileceği ifade edilen mesajda, “Depremleri unutmadık ve yaşananlardan ders çıkartmalıyız” denildi.

Mesajda, devletin, yerel yönetimlerin, üniversitelerin, meslek odalarının, mühendis ve vatandaşın üzerine düşenlere de dikkat çekildi.