Borsa İstanbul'da işlem gören hisse senetleri ortalama yüzde 1,13 değer kaybetti, toplam işlem hacmi 3 milyar lira oldu. Gün sonunda bankacılık endeksi yüzde 1,58, holding endeksi yüzde 0,81 değer kaybetti.

Güne yükselişle başlayan BIST 100 endeksi, gün içinde en yüksek 78.211,36 puanı gördükten sonra bu seviyeden gelen satışların etkisiyle en düşük 76.625,89 puanı gördü.

Ziraat Yatırım Ekonomisti Bora Tamer Yılmaz, Borsa İstanbul'da bu hafta yaşanan gelişmeleri ve gelecek dönem beklentilerine ilişkin yaptığı değerlendirmede, cumhurbaşkanını ülke tarihinde ilk defa doğrudan halkın seçmesinin ardından Borsa İstanbul'da kararsız fiyat hareketleri gözlemlediklerini belirtti. Yılmaz, 2006 yılından beri bakıldığında haftalık ortalama 1.550 puanlık değişimin bu hafta 2.000 puan seviyesine yükseldiğini söyledi.

Temmuz ayı başında 72 puanla en düşük seviyeye ulaşan haftalık değişim miktarının, seçime kadarki bir buçuk aylık süreçte artarak seçimden önceki hafta 2.900 puana kadar ulaştığını anımsatan Yılmaz, bu açıdan yaklaşıldığında dört haftalık hareketli standart sapmanın artış eğilimine girerek yükselmeye başladığının anlaşıldığını kaydetti.

 

"Hisse senedi piyasalarının Türkiye'nin olumlu ekonomik görünümüyle örtüşmediği görüşündeyiz"

Tarihi olaylardan sonra insanların duygusal tepkiler vermelerini normal karşıladıkları için bu hafta Borsa İstanbul'da gerçekleşen kararsız hareketleri de normal değerlendirdiklerini ifade eden Yılmaz, şunları aktardı:

"Zira, hisse senedi piyasalarının Türkiye'nin olumlu ekonomik görünümüyle örtüşmediği görüşündeyiz. Çünkü, perşembe günü kapanış itibariyle 180 baz puana iyileşen CDS, cuma günü kapanış itibariyle yüzde 9,36 oranındaki 2 yıllık gösterge faiz, hisse senetleri için daha iyi seviyelere işaret etmekteler. Yüksek seyreden enflasyon oranını da göz önüne aldığımızda hisse senetlerindeki fiyat hareketlerinin geçen hafta temel veriler yerine Türkiye'ye yönelik risk algısı ve endişeyle oluştuğunu düşünüyoruz. Türkiye piyasaları küresel piyasalardan ayrışarak kendine özgü değerlenmeye başladılar.

Bu süreçte kredi derecelendirme kurumlarından gelen yorumlar nedeniyle fiyat hareketlerinin aynı zamanda haber akışına hassas olduğunu da gözlemledik. Özellikle 12'nci Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan'ın aktif cumhurbaşkanlığı dahilinde kabine ile ilişkilerinin nasıl yürüyeceğine dair basında yer alan çeşitli yorumlar ve belirsizlikler hisse senetlerindeki dalgalanmaların önemli bir kaynağı haline gelmekte. Kredi derecelendirme kuruluşlarının da yaptıkları açıklamalarda ekonomik endişeler yerine siyasi belirsizlikleri ve ülkenin kurumsallık kültürünü ön plana aldıkları gözlenmekte."

Yılmaz, fiyat hareketlerinin yeniden temel değerler dahilinde oluşması için ilk aşamada fiyat hareketlerinin haberlere tepki vermemeye başlayacağı dönemin beklenmesi gerektiğine dikkati çekerek, bu süreçte istikrar kazanacak endekslerin ileriki aşamada yeniden sağlıklı bir şekilde temel veriler dahilinde değer kazanmaya başlayabileceğini söyledi.

 

"Endeksin istikrar kazanması için ilk önce 77.800 ardından da 78.500 seviyelerinin üzerinde kapanışlar görmemiz gerekiyor"

AK Parti Kurultayı'nın 27 Ağustos günü gerçekleşeceğini hatırlatan Yılmaz, yeni Bakanlar Kurulu yapısı ve Bakanlar Kurulu'nun cumhurbaşkanı ile ilişkileri belirginleştikçe endekslerin de istikrar kazanacağını vurguladı. Yılmaz, haftalık grafikte 77.800 seviyesinin altında kalan endeksin siyasi tablo belirginleşene kadar fiyatların baskı altında kalacağına işaret ettiğini belirterek, şunları söyledi:

"Bu nedenle 77.000 seviyesinin aşağı kırılması durumunda önce 50 günlük hareketli ortalamanın geçtiği 76.600 seviyesinin ilk destek vazifesi görebileceğini, daha aşağıda ise haftalık ana trend desteğinin geçtiği 76.000 ve Fibo seviyesi olarak da 75.400 takip edilebilir. Endeksin istikrar kazanması içinse ilk önce 77.800 ardından da 78.500 seviyelerinin üzerinde kapanışlar görmemiz gerekiyor. Eğer siyasi erk ülke politikasına yönelik ipuçlarını kamuoyu ile paylaşırsa endeksin istikrar kazanmasını takiben 80.500 seviyesi hedeflenebilir. Haftanın son işlem saatinde 77.000 seviyesinin altına sarkılmasıyla şimdilik endeksin aşağı gitme olasılığının yukarı gitme olasılığından daha fazla olduğunu göz önüne almak gerekiyor."