Ortadoğu’da yeni savaş hazırlıkları devam ediyor…
   Beyaz Saray; İran güçlerinin yakın bir zamanda, İsrail’e yönelik saldırı düzenleyeceğini duyurdu…
   İsrail Başbakanı Netanyahu, ordu komutanlarıyla olası İran saldırısını değerlendirdi ve çok değişik senaryolara karşı hazırlık yapıldığını duyurdu…
   Olası İran-İsrail savaşında Lübnan ve Suriye’nin de hedef olduğu yönünde ciddi açıklamalar var…
   İsrail Hava Kuvvetleri’nin, Rum Hava Kuvvetleri’yle ortak tatbikat düzenlediği hem İsrail askeri radyosu, hem de İngiliz basını tarafından duyuruldu…
   Rum Yönetimi bu haberi yalanlamazken ‘Milli Güvenlik Kurulu’ önceki gün Başkanlık sarayında olağanüstü bir toplantı gerçekleştirdi…
   Rum Hükümet Sözcüsü Letimbiyotis, toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, Ortadoğu’daki gelişmelerin endişe verici olduğunu belirterek ‘tüm bölgenin tehdit altında olduğunu’ ifade etti…
   Rum polisinin; İsrail-Hamas savaşının başladığı ilk günden itibaren güneydeki ‘kritik yerleri’ özel korumaya aldığı biliniyor…
  Özellikle İsrail elçiliği ve diplomatik personelin bulunduğu yerler ciddi bir şekilde korunuyor…

Ya bizde ne yapılıyor?..

 Yaşanan tüm bu gelişmeler karşısında, Kuzey Kıbrıs’taki yetkili makamlardan herhangi bir açıklama veya değerlendirme mesajı işitilmedi…
 Herkes bayram tatilinin rahatlığıyla bilindik siyaset anlayışını sürdürmeye devam etti…
 “Nasıl olsa Anavatan güvenliği sağlıyor” düşüncesiyle hareket edildi…
 HP lideri Kudret Özersay, açıklama yapan tek siyasetçi oldu… 
 Özersay’ın açıklaması şöyle:
 "Ulusal çıkarların" evrensel değerleri gerilettiği, "ulusal güvenliğin" bireysel hakları bastırdığı, toprak bütünlüğüne saygıdan, diplomatik binaların dokunulmazlığına varıncaya kadar uluslararası hukuk kurallarının, evrensel normların yok sayıldığı adı konulmamış bir ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞINI yaşıyoruz adeta. 
Yanı başımızda 35 bine yakın masum insan tüm dünyanın gözü önünde Filistin'de 6 ayda katledilmişken; AB sığınmacılara karşı duvarlarını daha da yükseltmekle övünüyorken; uluslararası barış ve güvenliğin korunmasından ve yeniden tesis edilmesinden esasen sorumlu olan BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri dahi kendine ait saydığı toprakları güç kullanarak işgal ederken; Avrupa'daki devletler olası yeni ABD Başkanı’nın olası yeni dış politikasından endişe duyarak nasıl daha fazla silah, füze, uçak, tank üretebiliriz ya da satın alabiliriz derdine düşmüşken; hem ekonomik hem de askeri olarak Rusya'nın ve Çin'in çevrelenmesi çabaları ile ticaret ve enerji savaşları artarak devam ederken insanlığın geleceğinden kaygılanmamak elde değil. 
 Çok derin küresel bir krizin ortasındayız. Böyle bir ortamda çok daha güçlü ve ne yaptığını bilen bir yönetime ihtiyacımız olan bir dönemde bizim halimiz duman! Yeni silahlı çatışmalar ve bir küresel ekonomik kriz dalgası ortaya çıkarsa bu halimizle vay halimize...”

Durum gerçekten çok kritik

 Yıllar önce sözü edilen ‘Büyük Ortadoğu Projesini’ ciddiye almayan, dünyadaki gelişmelerden habersiz, sabahtan akşama ‘eşit egemenlik’ sloganıyla yönetilen bir toplum olmak gerçekten insanı üzüyor…
 Halbuki; bu kez durum çok kritik ve herkesin uyanık olmasını gerektiriyor…
 Geç uyanan daima kaybedermiş…
 İnşallah öyle olmaz…