banner564

Dr. Sibel Siber’i sevmek

Olmuyorsa zorlamanın bir mantığı yoktur. Halk sizi, Dr. Sibel Siber hanım olarak zaten çok seviyor. Vekillik görevi yaparken de sevmeye devam etti.
Başbakan oldunuz, gene sevdi sizi ama Başbakan oldunuz diye değil! Dr. Sibel Siber olduğunuz için…
Derken, Meclis Başkanı oldunuz, mecliste hoşgörünün, sevginin hâkim olması adına önemli bir şans olarak gördük. Halk sizi hem Meclis Başkanı hem Dr. Sibel Siber olarak sevmeye devam etti.
Cumhurbaşkanı adayı çıktınız, partiniz sırt döndü ama halk yine size oy verdi, çünkü Dr. Sibel Siber’i sevmeye devam etti sokaktaki insanlar.
Ama iş şimdi başka yönlere gitmeye başladı. Meclisin itibarı düştük sonra artık vatandaş konuşmaya başladı “Dr. Sibel Hanım da çok sessiz, pasif kalıyor” denmeye başlandı.
Birisi meclisin içine giriyor seçilmiş bir vekile “hoş köpek” diyor. Diğeri müdür olmadığı için seçilmiş bir başka vekile mesaj çekip “kafanda şişe kıracağım” diyor.
Dün meclis vardı ve vekillere yapılan bu çirkin saldırılara tek kelime etmedi vekillerin başı…
Sibel hanım, Meclis Başkanı hatta vekil olmadığında da biz sizi yine sevmeye devam edeceğiz. Ancak, birileri çıkıp “bir vekilin kafasında şişe kıracağım” diyorsa diğeri “hoş köpek” diyorsa, yarın birileri gelip meclisin kapısına küçük abdestini yaparsa ne olacak? 
Ne meclisin saygınlığı kalır, ne vekillerin, nede vekillerin başı olan sizin…
Bu konuda dün sizden bir adım bekledik ama boşuna. Görmemezlikten geldiniz, unutmayın Sarı Öküz ile Aslan’ın hikâyesini…
CNN'in 'Kadın Liderler' listesinde yer almanız bizim için bir şey ifade etmiyor, çünkü biz sizi Dr. Sibel Siber olarak seviyoruz ve öyle kalmanız için de sorumluk almanızı, çıkıp konuşmanızı, birilerine “dur” diyebilmenizi bekliyoruz…
Olmuyorsa zorlamanın bir manası yoktur, unutmayın; halk kahramanların peşinden koşar, sessiz kalanların değil!

Devlet olabilmek 
Başbakan İstanbul’a gitmiş vay efendim ne gerek varmış, vay efendim Cumartesi günü makam arabası görmüşler yolda, ne gerek varmış, vay efendim vay efendim…
Arkadaşlar devletçilik oynuyoruz resmen, bakın tüm devlet daireleri Gümrük’te. Neden biliyor musunuz? Bir vatandaş arabasını çıkaramasın da devlet o arabayı alıp RHA yapsın diye.
Bu devleti bu kadar aciz hale getirmek, devleti bu kadar aciz göstermek ne işime yarar.
Hem saygınlık istiyoruz hem kendi kendimize o saygınlığı göstermiyoruz.
Ne yapacaktı başbakan tek başına mı gidecekti İstanbul’a? Devletin koskoca müdür müsteşarları araba için gümrüğün çöplüğünde dolaşıyorlar.
Ya gerçekten devlet olacağız yada vaz geçeceğiz bu işlerden..
Türkiye’deki her hangi bir ilin Ziraat Odası Başkanı kadar hükmü olmasın mı buradakilerin de… 

Din
12 Ayın Sulatanı’dır Ramazan. Varsın bir ay Ramazan’da oruç tutabilenler iftar yapsın. Varsın o iftara oruç tutamayanlar da gitsin. Ne olacak ki? 
İki iftar yemeği verildi, bir iki yerde etkinlik yapıldı, memlekete sanki de şeriat geldi.
Yok paşam panik yapma, sadece Ramazan ayı geldi. 10 gün sonra gene herkes meyhanelerde içki sofralarında. Panik yapmanıza gerek yok yani…

MESAJLAR
Mustafa AKINCI: Bu yıl Ramazan Ayında Saray’da bir iftar yemeği vermeyi düşünmüyor musunuz? Yılbaşında Noel’i kutluyoruz da Ramazan’ı neden es geçiyoruz? 
Serdar DENKTAŞ: Hükümet sözcüsü gibi oldunuz valla. Sarayda siz, mecliste siz, her yerde siz konuşuyorsunuz. 
Dr. Faiz SUCUOĞLU: Dün akam Lefkoşa Fuar Alanı’nı baştan sona eşiniz ile birlikte gezmişsiniz. Fuara vatandaşın ilgisi yüksek ama siyasetçilerin ilgisi çok düşük maalesef. 
Fikri ATAOĞLU: Dayıcım, pek muhterem amcanız hakkın rahmetine kavuşmuş. Merhuma Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabırlar diliyoruz. Başınız sağ olsun. 
Tahsin ERTUĞRULOĞLU: Geçen akşam Fenerbahçeli bir gazeteci ile yemek yemişsiniz. Konu Fener miydi? Yoksa başka konuları mı görüştünüz. 
Kemal DÜRÜST: Hatay’dan bol miktarda künefe getirdiğiniz söyleniyor. Umarız bizim payımızı ayırmışsınızdır. 
Kudret ÖZERSAY: Dün Perşembe Pazarını gezip vatandaşla dertleşmişsiniz. Hazır pazarı gezmiş iken fiyatları da inceleyebildiniz mi? 
Birikim ÖZGÜR: Valla kafaya şişe yerseniz karpuz gibi yarılma riski var. İşin şakası bir yana tasvip etmiyoruz böyle olayları. 
Kenan UZUN: Sinirlenemeye gerek yok, oldu bir kere, bence Birikim beyden bir özür dileyin, kapanıp gitsin. Sizin zaten çok geniş ve güzel insanlardan oluşan bir dost grubunuz var nasılsa. 
Fırat GÜNGÖR: Akıncılar küme düşünce birçok futbol takımı peşinize düşmüş. Bir iki güne bombayı patlatacakmışsınız. Hayırlı transferler o zaman. 
Hüseyin ANGOLEMLİ: Yılların vekili olarak son günlerde yaşananlara ne diyorsunuz. Vekillerin ve meclisin itibarı ne hale geldi değil mi? 
Sevinç BOZTUNA: TED Kıbrıs Koleji yüzde 50 zam yapınca veliler ayaklanmış. Yakında eylem yapacaklarmış. Zam olur da, bir seferde yüzde 50 çok değil mi? 
Tahsin ALTINCIOĞLU: Çok yakında Lefkoşa’da bir meyhane açmak için kolları sıvamışsınız. Hadi bakalım şimdiden dört gözle bekliyoruz yeni mekanı. 
Dr. Bülent DİZDARLI: İnternet üzerinden vatandaşı ispiyon yaptırmaya zorluyorsunuz diye şikayet var. Bu tür şeyler öyle ulu orta yapılmaz ki? 
Hakan FELLAHOĞLU: Dün akşam UBP Girne ilçesinin iftarında açmışsınız orucunuzu. Diğer bölgelere de gidiyor musunuz bari. 

GÜNÜN SÖZÜ
“Karşımızdaki bizi ne kadar öfkelendirmeye çalışırsa çalışsın, ona başarılı olma şansı tanımasak... Nefret duygusuna ruhumuzda asla yer açmasak, her şeye rağmen sevgiyle ve suratımızı asmamıza yol açacak dünya kadar şey varken yine de neşemizi hiç kaybetmeden mücadele etsek... Yapamaz mıyız?”
Tufan Erhürman
YORUM EKLE

banner471

banner473