Sarayönü’nün unutulmayan renkli siması Çoronik’i bizden yaşça büyük olanlar hatırlar. Biz de anlatıldığı kadarı ile biliyoruz ve hikayelerini bıkmadan usanmadan dinliyoruz.
Hikâye o ya Çoronik, Sarayönü’nde kendisini sinir etmek isteyenlere küfür basarmış. Ve bir gün birisi çok küfür ediyor diye Mahkemeye şikayet etmiş.
Davanın başından sonuna kadar uslu uslu yargıcı dinleyen Çoronik kendisine verilen para cezasını komik bulunca yargıca, “Al bu 20 lirayı. 10 lirası bana kestiğin ceza 10 lirası da şimdi edeceğim küfürün parasını peşin olarak ödüyorum” demiş. 
Bir yıldır çok ama çok büyük bedeller ödeyerek Corona salgını ile uğraşıyoruz. Ama tüm önlemlere, tüm tedbirlere rağmen hala daha istediğimiz vaka sayılarına ulaşamıyoruz. Halen günlük vaka sayımız beklentinin çok üzerinde seyrediyor.
Çünkü kimse kurallara doğru düzgün uymuyor. Devlet ve yerel yönetimler denetimleri daha sık yapmıyor. Denetimlerde kurallara uymadıkları tespit edilenlere kesilen cezalar bir zamanlar Lefkoşa Mahkemelerinde Çoronik’e kesilen cezaları aratmıyor. 
Örneğin maske takmadan dolaşmanın cezası asgari ücretin 1/10’u kadar. 500 lira değil yani. Oysa bu kadar ekonomik olarak ülkeye ve bizlere büyük bedeller ödettiren bu kuralsızlığın cezası en az 5 bin Türk Lirası olmalıdır.
O yüzden çıkın bugün öğlen Lefkoşa Sarayönü Meydanı’na gelin kimsenin ağzında maske olmadığını göreceksiniz.  Ne denetim var ne de cezalardan korkan bir kesim var.
Eğer birisi ceza kesecekse bu şartlar altında Çoronik gibi davranmamak elde bile değil.

Devlet varsa varız!
Sendikalar son yıllarda kötü yönetimi hükümetten veya bizim siyasetçilerden bilecekleri yerde ille de Türkiye Elçiliğinden biliyor ve soluğu orada alıyor.
Bu konuda bir şeyler yazmayı düşünüyor iken internette sevgili Songuç Kürşad’ın yazısına rastladım. Hatırlatmakta ve paylaşmakta fayda var. 
Devlete hakaret üstüne hakaret edenlere, ders niteliğinde... 
Utanırlar mı? 
Sanmam!..
***
Adam bağırıyor "olmayan devlet' diye. 
O olmayan devlet senin evladını insanların ölüme bırakıldığı İngiltere'den çekip alıyor.
O olmayan devlet senin evladın için uçuş izni vermeyen İngiliz hükümetinden onay alıyor. 
O olmayan devlet senin evladın için özel uçak kiralıyor. 
O olmayan devlet senin evladın için kapalı olan Türkiye hava hattını açtırıyor. 
O olmayan devlet senin evladın için sağlık raporsuz uçuş sağlıyor. 
O olmayan devlet senin evladını karantina için 5 yıldızlı otelde 14 gün misafir ediyor.
O olmayan devlet seni bile hazmediyor.
*** 
Ah bu Fener 
Allah insana başka dert keder vermesin. Bize vermiş, küçükken Fenerli olduk. Son iki üç sene hariç Galatasaray maçları haricinde bir maçı keyifle izlediğimi hatırlamam. 
Dün akşamki derbide de tam umutlar tükenmiş iken beraberlik geldi ve pek çok Fenerbahçeli gibi beraberliğe sevindik. Zira hala hazırda matematiksel olarak şampiyonluktan kopmuş sayılmayız. Lig uzun ve önümüzde çok maç var. 
Ama bu şekilde maç izlemek gerçekten çok yoruyor bizi de tüm fenerlileri de…

MESAJLAR
Ersin TATAR: Cenevre öncesi bu hafta siyasi partilerin liderleriyle görüşüp onların da fikirlerini dinleyecekmişsiniz. Meclis dışında olan partiler için de aynı daveti yapacak mısınız? 

Ünal ÜSTEL: PCR testlerinde yoğunluğu azaltmak için yeni test merkezleri hizmet vermeye başlayacakmış. Bu arada çağrı merkezi de birkaç güne kadar aktif olacakmış.

Ali PİLLİ: Pandemi Hastanesi için alınan personelin nerede olduğu konusunda sizin bir fikriniz var mı? Bu yönde ortaya atılan iddialara bir cevap verecek misiniz? 

Çelebi ILIK: Biz sizi DP’den aday olacak diye beklerken son günlerde UBP’den Güzelyurt’tan milletvekili adayı olmaya hazırlandığınız yönünde haberler gelmeye başladı. Anlaşılan bazılarına sağ gösterip sol vuracaksınız. 

Kutlu EVREN: Diyet konusunda galiba bu sefer bayağı kararlısınız. Yalnız siz diyet yaparken Ali Koralp’ın yapmadığını görüyoruz. Ansızdan sizi de yoldan çıkartmasın. Zira her yerde sürekli mangallardan bahsediyor. 

Fırat ATASER: Milli Parkın karşısında müze gemi için bu hafta çalışmalara başlayacakmışsınız. Bu arada Milli Parktan deniz tarafına bir alt geçit projesi olacaktı, o ne âlemde? 

Hasan TOSUNOĞLU: Kalkınma Bankasının daha aktif ve daha verimli olması için uzmanlardan yardım almaya karar vermişsiniz. Bu arada bankanın itibarı için de bir şeyler yapılsa hiç fena olmaz. 

Burhan CANBAZ: Rize’ye yenilen Galatasaray sonrası teselliyi, memleketten getirdiğiniz çayları içmekte bulmuşsunuz.  Bu arada ayağınızı nasıl kırdığınız yönünde ortalıkta çeşitli söylentiler dolaşıyor. 

Zeki ÇELER: Eski çorapları yenileri ile değiştirmişsiniz. Ama eskilerin üzerinde ne güzel resimli motifler vardı. Bu çorapların üzerinde renginden başka bir şey yok. 

Tözün TUNALI: Siyasette değişim şart ama ne hikmetse bizde siyasetçiler çok kolay değişmiyor. Siyasetin kendisi değişse de siyasetçiler aynı kalıyor. Bence ikisinin birden olması gerekiyor. 

Serdal GÜNDÜZ: Geçen yıl açılan enstitünüz birinci yılını geride bırakmış ve 201 aktif öğrencisi ile yeni yaşını kutlamış. Umarım gelecek yıla daha çok öğrenci ve de pandemisiz gireriz. 

İsmail KOFALI: Hafta sonu sizi deniz kenarında yürüyüş yaparken görmüşler. Açık havada deniz havası almak güzel geldi mi? Merak etmeyin bir aya kadar memleketimizde deniz sezonu da açılır. 

Sanlı ÇOBAN: Dün akşamki derbide kaçan goller sonrası sürekli olarak saçlarınızı yolmuşsunuz ve bugün itibarıyla kafanızda bir tek saç teli kalmadı. Anlaşılan bir saç operasyonu şart oldu size. 

Akın AKTUNÇ: Yani bu kadar iddialı olmanıza rağmen halen daha ufak takımlar karşısında puan kaybediyorsanız nasıl şampiyon olacaksınız? Çok merak ediyoruz.