Cennetten bir parçadır ülkemiz…
   Kanalizasyon yok, yollar çökmüş, tarihi eserler bakımsızlıktan yıkılmaya yüz tutmuş, Girne Antik Limanı kokuyor, yıkılıyormuş…
   Gazimağusa’nın birçok bölgesi kirli sularda yüzüyormuş…
   Geçin bunları…
   Yapacak başka işiniz mi yok?..
   Gerçeklerden uzaklaşmayalım…
   Gerçek nedir?..
   Elbette yaşadığımız ülkenin cennetten bir parça olmasıdır…
   Lağım kokusundan söz edenler düşmanlardır…
   Antik Limanı eleştirenler de iktidarın muhalifleridir…
   Maaş kesintilerine karşı çıkanlar devlete ihanet edenlerdir…
   Piyango biletlerine EOKA fotoğrafı basanlar ve buna göz yumanlar vatan ve milleti uyandırmak isteyen kahramanlardır…
   Maraş’ın açılmasına karşı çıkanlar, iki eşit egemen devlet önerisini eleştirenler Rum ajanıdır…
   Ya da düşman kuvvetlerin maaşlı elemanlarıdır…
   Yollar çökse, elektrikler sık sık kesilse de cennet cennettir…
   Cenneti cehenneme çevirmeye yetecek bir güç yoktur…
  
Hepimiz aynı gemideyiz…

   Gemiyi batırmamak için her türlü sorumluluğu üstleneceğiz…
   Gerekirse ateşten gömlek giyerek ve elimizi taşın altına koyarak görev üstleneceğiz…
   Her şey vatan için…
   Ateşten gömleği giymeyen kalmayacak…
   Toplamda 24 milletvekilinden sadece 17’si mi bakanlık yapmış…
   Asla kabul edilemez…
   Tümü bu gömleği giymeli…
   Neyse ki; seçimlere kadar fırsatları var…
   İki ayda bir gömlek değişirse 14 ay sonra seçim…
   Yok, ayda bir değişim olursa 7 ay sonra seçim…
   Tek başına iktidar yürüyüşünü yeniden başlatacağız…
   Her gece bir başka köyde, bir başka meyhanede…
   Gitmedik yer, sıkmadık el kalmayacak…
   Her şey bu vatan ve bu millet için…
   Nereden çıktı bu Kıbrıslılık tartışması?..
   Ateşi yakan ve yangına körükle gidenler kimlerdir?..
   Bunlar kime hizmet ediyor?..
   Vatana mı, millete mi?..
   Zaten gömlekler yanmış…
   Eller taşın altında kalmış…
   Bir de kimlik ateşiyle yakmayalım bu cennet vatanı…
   Yananı Allah görür…
   Yakanı da cehenneme götürür…