KKTC’nin belediyeleri “maske ihtiyacımız var” diyerek, hükümetten yardım talep ediyor…
Sokağa çıkan vatandaşlar da kendilerini korumak için maske arıyor ama ya bulamıyor; ya da yüksek fiyattan bulabiliyor…
Diğer yandan bir iş adamı, Güney Kıbrıs’taki firması üzerinden getirdiği 20 bin maskenin 10 bin tanesini KKTC devletine bağışlayacağını söylediği halde kendisine izin verilmiyor…
Rum Yönetimi, Kıbrıslı Türk’ün 10 bin adet maske bağışına yazılı belge ile teşekkür ederken, KKTC kanadı ‘Yeşil hat’ tüzüğüne veya ‘KKTC’nin kendi limanlarından ithalat şartına’ takılıp kalıyor ve maskeler bizim tarafa giremiyor…
Böylesi bir dönemde insanların hayatı söz konusu ise; 10 bin adet maske bağışına sırt çevirmek doğru bir yaklaşım değildir…
Ayrıca Rum tarafının ilaç bağışına da milliyetçi gözlüklerle bakılması üzücüdür…
Sınır kapılarının açıldığı 23 Nisan 2003’ten itibaren binlerce insanımızın, hatta eski TMT mensuplarının Rum hastanelerine akın ederek sağlık hizmeti aldıklarını unutamayız…
Rum liderliği bedava sunduğu bu hizmeti, ekonomik kriz sonrasında durdurduğu için güneydeki devlet hastanelerine giden vatandaşımız kalmadı…
Ama yakın bir gelecekte “buyurun kapıları size açtım” diye bir çağrı gelirse, bilelim ki Dr. Burhan Nalbantoğlu’na gidemeyen yüzlerce insanımız Makarios Hastanesi’ne akın edecek…
Neden mi?..
Sağlığın dini ve milliyeti olmaz da onun için…
“Denize düşen yılana sarılır” atasözünü unutmayalım…
Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, Rum lideriyle görüşerek 2 bin adet Klorakin ilacı istemesi de başka yönlere çekilmemeli…
Evet; Türkiye her konuda yanımızdadır…
Ancak; iki liderin böylesi bir kriz ortamında görüşmesi ve dayanışma girişiminde bulunması kötü bir şey değildir…
Ezici bir çoğunlukla ‘yeniden bütünleşmeye’ oy verdiğimizi de unutmayalım ve sağlık konusunu siyasete karıştırmayalım…
Test sayısı mutlaka artırılmalıdır
Geçelim bir diğer önemli konuya…
Sağlık Bakanlığı eldeki olanaklar çerçevesinde dün 164 kişiye test yaptı ve pozitif vakaya rastlanmadı…
Bir önceki gün test sayısı 158 idi…
Son iki günde pozitif vakanın çıkmaması sevindiricidir…
Ancak test sayısı yetersizdir ve mutlaka artırılmalıdır…
Öncelikle sağlık görevlileri, polisler, market çalışanları ve sokağa çıkma yasağı kapsamı dışındakilere bu testler süratle yapılmalı ve ne durumda olduğumuz ortaya çıkmalıdır…
Sağlık bakanımız, 15 bin kişiye test yapılması ve 5 bin kişide sonucun pozitif olması durumunda “Ne yaparız arkadaşlar” diyerek, isteksizliğini ortaya koymuştu…
Karantina hastanemizin yeterli olmayacağını ortaya koyan bu mesajı iyi niyetle değerlendirelim…
Ama önlemimizi de gecikmeden alalım…
Atıl vaziyette kocaman bir fuar alanımız var…
Bu yıl açılmayacağı kesin…
Öyleyse bu fuar alanına bugünden tezi yok yataklı karantina odalarını hazırlamaya başlayalım…
Yetmezse, fuarın hemen yanında yine atıl vaziyette duran spor salonumuz vardır…
Orasını da bu maksat için kullanmak mümkündür…
Kısaca niyet varsa, çare de vardır…
Niyet yoksa çağın gerisinde kalarak günü kurtarmaya çalışırsın…
Ama sonucun nereye varacağını bilemezsin…
İyi haftalar…