Kıbrıs güzel bir ülkedir...
Burada çocukluk ve gençlik yıllarımızın hatıraları vardır...
Atalarımızın mezarları buradadır...
Can güvenliği yok olmadığı sürece bu ülkeyi terk etme niyetimiz yoktur...
O nedenle de bu ülkede ‘güvenlik altında’, huzurlu ve mutlu bir şekilde yaşamak istiyoruz...
Şimdiki durumda çok mu mutluyuz?
Hayır, değiliz...
Ama bunun temelinde güvenlik sorunu yoktur...
Bazı huzursuzlukların temelinde kendi yanlışlarımız ve aşırı partizanlıklar vardır...
Bildiğimiz, bilmediğimiz her konuda kendimizi ‘kahraman’ olarak görme anlayışı ve bu anlayışı ilerleten partizanlıklar nedeniyle güzel ülkemizde özlenen bir yaşam kalitesini yakalayamadık...
Küçük bir ülkeden 10 tane ‘çok iyi’ kalp doktoru çıkaramazsınız...
Ama ihtiyacınız 10 ise ve elinizde 2 uzman varsa, 8 tanesini dışardan getirirsiniz...
Ne var ki; bizdeki yaklaşım öyle değildir...
Sorarsanız, dünyanın en iyilerine tokat atabilecek durumdayız...
Hava yolu şirketini böyle batırdık...
“Ne ama Türkiyeliler bizden daha iyisini mi bilir” diyerek, şirketin hisselerini kendimize çevirdik...
THY gibi dev bir şirketin Yöneticisi olan adamı gönderip, onun yerine ‘parti temsilcilerini’ atadık...
Ve milyonlarca Euro borç batağından sonra kapısına kilit vurduk...
İç güvenlik sorunu
‘Güvenlik sorunumuz yoktur’ dediğimizde, elbette dış güvenlikten söz ediyoruz…
Türkiye; dıştan gelebilecek tehlikelere karşı bizleri koruyor…
Fakat; iç tehlikenin artmakta olduğunu görmezden gelemeyiz…
Ülkeye kaçak yollardan silahların ve uyuşturucunun girmesi…
Ölümlü trafik kazaları ve şiddet olaylarındaki artış…
İç güvenlik açısından endişe vericidir…
Peki bu tehlikeler önlenemez mi?..
Veya asgari seviyeye çekilemez mi?..
Elbette olabilir…
Bunu başarabilmek için caydırıcılık önemlidir…
Birincisi cezaların ağırlaştırılması…
Bir diğeri de sıkı denetim…
Küçük ülkelerde polisiye tedbirlerin önemini hiç kimse inkar edemez…
Nitekim polisin son zamanlarda ‘huzur operasyonlarını’ artırması nedeniyle çok sayıda suçlu yakalanıp, yargıya havale ediliyor…
Öyleyse; polisi daha da güçlendirmeli ve cesaretlendirmeliyiz…
Siyasetin yapması gereken, polise takviye eleman almak ve teçhizat yönünden güçlendirmektir…
Sayın Akar , İngilteredeki maaşın 95bin Sterlin olan bir Uzman doktorun veya bir Mahalle Doktorunun Hastalarına ilaç veremeyen KKTC’nin Dökülen Hastahanelerine kasası boş Devletimizin gerçekten Yönetemediğimiz KKTCye Dış Ülkelerden Uzman Doktor getirebilme kabiliyeti mi var acaba ? Genellikle İngilterede yaşayan ve Kötü Siyasetimiz ve düzenimiz neticesi KKTCden koparılan yüzbinlerce ikinci ve üçüncü nesil Kıbrıslı Türkler Brakın KKTC’de yaşamak veya yatırım için KKTC’’ye gelmek
Tatil için bile KKTC’ye artık gelmiyorlar ? KKTC’deki Atalarımızın mezarları var diye Yönetilemeyen her geçen gün fakirleşip yoksullaşan Ülkemizde hangi Gencimiz gelecek ve istikbal olmayan Ülkemizde kalmak istesin ki ?
Gerçekçi olalım kurduğumuz düzen ile batırıp talan ettiğimiz Ülkemizden Kıbrıslı Türklerin Avrupa’ya veya Güney Kıbrıs’a göçünü mevcut düzen ve Şartlarda durdurabilmemiz mümkün değildir !
KKTC ile U dönüşü yapıp Sil baştan bir Devlet şayet kuramaz isek gelecek yıllarda Ülkemizdeki Kıbrıslı Türkleri de mumla arayacağımız kesindir !