Coronavirüs salgını yüzünden tüm iş yerlerini 70 gün süreyle kapamak ve tek kuruşluk yardım yapmamak ‘ekonomik çöküntüye’ davetiye çıkarmaktır…
  Başka ülkelerin yaptığı gibi; tüm vatandaşları koruyucu önlemler almaz ve sadece kamuyu memnun etmeye yönelik kararlar alırsanız, bunun sonuçlarına da katlanmanız gerekir…
  Bazı gerçekleri anlamakta geç kaldığımız için, önümüzdeki haftalarda çok daha ciddi sonuçlarla yüzleşeceğimizi şimdiden bir kenara not edelim…
  Turizmi önemsemedik…
  Eğitimde planlı bir gelişme gösteremedik…
  İnsan kalabalığıyla övünerek, bunun yıllarca devam edeceği hayaline kapıldık…
  Kaliteye ve devamlılığa yatırım yapmadık…
  Devlet gelirlerinin çok büyük bir kısmını turizmden sağladığımız halde, ilgi ve destek isteyen yatırımcılara ‘sopa göstermeye’ çalıştık…
  Hatta ‘dürtüler sonucunda’ bazılarını ülkeden kovacak kadar ileri gittik…
  “Bunların bu ülkeye ne faydası var” diyenlerin yanında yer aldık…
  Milyarlarca liralık mal alımlarını, devlete ödenen vergileri görmezden geldik…
  Çalışma izinlilerden sağlanan İhtiyat Sandığı gelirleriyle ‘kahramanlık’ yaparken, o insanlara farklı muamele göstermekten çekinmedik…

Hadi bakalım kolay gelsin

  Yukarıda yazdıklarımız Coronavirüs öncesiydi…
  Bir de bugüne bakalım…
  Binlerce işçi ve öğrenci ülkeyi terk etti…
  Turizm tamamen çöktü…
  Böylece gelirler dibe vurdu…
  Sadece devletin değil; sebze-meyve yetiştiricisi, hayvancı, çiftçi, ithalatçı, pazarlamacı, lokantacı ve taksicilerin tamamına yakını komaya girdi…
  Ve bugün oldu, ülkeye ne zaman ve nerelerden turist getirileceği açıklanmadı…
  Otellerin kapalı olduğu günler için vergi talep edildi…
  İnsan bu yaşananlara bakınca ister istemez ‘komplo teorilerini’ düşünmek zorunda kalıyor…
  Bu kadar yanlış, bu kadar hata acaba birilerinin dürtüsüyle mi oluyor?..
  Olmaz, olamaz…
  Bir ülke dürtülerle batırılamaz…

Öyleyse neden?..

  Peki bunları neden yaşıyoruz?..
  Hemen söyleyelim…
  Kötü siyaset yüzünden yaşıyoruz…
  Bakın daha neler olacak?..
  Geçimini turizmden sağlayanlar gün geçtikçe daha da batacak…
  Güneydeki işine gidemeyen insanlar borçlarını ödeyemez hale gelecek, daha ağır sorunlarla yüzleşecek…
  Salgın öncesinde devlete iş yapan ve parasını alamayan otobüs işletmecileri ve diğer sektörlerin sahipleri ‘daha ağır krizlerle’ boğuşacak…
  Lefkoşa’nın Dereboyu, Metropol ve Yenikent yolu…
  Girne’nin Hürriyet Caddesi, Antik Limanı…
  Güzelyurt çarşısı…
  Gazimağusa’nın Surlariçi esnafı ve diğerleri…
  Evet kepenk indirmeler hızla artacak…
  Ama bu kez salgın yüzünden değil…
  Maraş’ın açılmamasından dolayı kapanacaklar!!!
  Mesela…
  Anlarsınız dimi?..