KKTC’deki belediye sayılarının aşağılara çekilmesi tartışmalarının kızıştığı bir dönemde kabinedeki sürpriz değişiklik gündemin önüne geçti. 
Halbuki düşüncem odur ki Antalya davetindeki anomali yapılan değişikliğin habercisi gibiydi. 
Belediyelerin aşağılara çekilmesi meselesine gelecek olursak, yerel seçimlerin öngörülen dönemde gerçekleşmesi halinde belediyelerin sayılarının düşürülmesi mümkün gözükmemektedir!
Bu kehanet değil, ya seçim tarihi ileri bir zamana ötelenecek, ya da var olan sayı ile mahalli seçimler gerçekleştirilecek.
Gelelim tartışma konusu yapılan, büyük şamatalar çıkarılan belediye sayısına. 
Sayı belirlenirken alınması hesaplanan ölçüyü doğrusu çok merak ediyorum. Uzun zamandan beridir belediye sayılarının düşürülmesi hususunda tartışmalar yapılıyor. 
Nedeni muamma değil! 
Personelini ödeme acizliği içine düşen, vatandaşa hizmet götürmek yerine ülkeye ekonomik bakımdan olduğu kadar sosyal anlamda da kambur üstüne kambur yükleyen, devlete külfetten başka bir şey veremeyen belediyeleri, büyük belediyelere bağlamak, il ve belde hesabı içinde harita üzerinde taksim, taksimat hesabına kapılarak, hiç borcu olmayan, vatandaşa hizmet vermekten geri durmayan, personeline gününde maaş ödeyen, çevreye duyarlı belediyeleri ortadan kaldırmak bilinmelidir ki önce vatandaştan tepki görecektir.
Genel seçimler sonrasında oluşan hükümetin başarısı ve de başarısızlığı mahalli seçimlerde alınacak sonuçlara muhakkak ki etki yapacaktır ama vatandaşla doğrudan ilintili olan yerel yönetimlerin sayıları ile oynarken vatandaşın nabzını tutmak, parti rozetine bakılmaksızın vatandaşın görüşlerine saygılı davranmak en doğru yol olacaktır diye düşünüyorum.
28 Belediye bu ülke ölçeklerine göre çok yukarılardadır.
İktidarıyla, muhalefetiyle belediyelerin sayısının aşağılara çekilmesi hususunda benzer görüşler paylaşılmaktadır. 
Siyasi yapıların ele alması gereken öncelikli başlık, bazı belediyelerin neden ekonomik çöküntü içine girdikleri olmalıdır. 
Olumsuzlukların oluşmasındaki kararlarda etkili olamayan, ya da aynı doğrultu içinde tavır alan Belediye meclislerinden önce devletin denetleme mekanizmalarının varlığı bundan sonra etkili bir şekilde kendini göstermek zorundadır. Başta aşırı istihdamlar olmak üzere, gereksiz harcamalar ve de siyasi yatırım amaçlı girişimlerin önü başlamadan kesilir olmalıdır.
Aksi takdirde belediyeler vatandaşın olduğu kadar devletin boynunda ağır bir yük olarak asılı kalmaya devam edecektir.