Ne güzel bir bayram geçirdik!
Yolları denetleyecek eleman bulamayan polisimiz; uyuşturucu baskınları, bıçaklama olayları, kuyumcu soygunları ve büyük trafik kazalarıyla uğraştı…
Mahkemeler tatil yapmadan çalışmaya devam etti…
Geçmişte bayram dendiği zaman akla ‘huzur, dostluk, kardeşlik, dayanışma ve küslerin barışması’ gelirdi…
Son zamanlarda ise, özellikle de geride bıraktığımız Ramazan Bayramında bunun yerini şiddetin aldığını görmek gerçekten üzücüdür…
Nüfusun artmakta olduğunu kabul ediyoruz…
Fakat nüfus artıyor diye; ülkede herkesin, her istediğini yapabilecek bir ortam bulmasını ve buna göre hareket etmesini kabul edemeyiz…
Öğrenci ve turist sayısını artırıyorsanız, polis sayısını ve denetimleri de artıracaksınız…
Eskiden kalma yasalarınız, tüzükleriniz, çalışma koşullarınız yetersiz kalıyorsa, yenilerini gündeme getireceksiniz…
Ülkeye giriş yapan adamın cebindeki parasını, kalacağı yeri sorgulayacak, ona göre karar vereceksiniz…
Eski koşulların artık geçerli olamayacağını kabul etmeliyiz…
Yeni koşulları belirlemediğimiz ve uygulamaya koymadığımız sürece bu ülkede huzurlu yaşam şansı bulamayız…
O zaman da ‘cennet ada’ tanımlaması sözde kalır.
Ülkede güvenliğin sağlanabilmesi için yapılması gerekenler bellidir…
Denetim ve ağır ceza
Yine ilk başta ülkeye giriş ve çıkışlar denetim altına alınmalı, turist ve öğrenci olduğunu söyleyerek gelenlerden mali güvence talep edilmelidir…
Kaçak işçi çalıştıranlara yönelik denetimler ve cezalar artırılmalıdır…
Polis kadrosu güçlendirilmeli ve yol, sokak denetimleri yeniden başlatılmalıdır…
Huzur operasyonları ayda bir değil her gün yapılmalı…
Ağır suçlar için öngörülen geçerliliğini yitirmiş ceza yasaları değiştirilmelidir…
Ağır suça, ağır cezalar öngören yasalara ihtiyaç vardır…
Meclis bu konuda ağır bir sorumluluk altındadır…
Cezaevinde yer kalmadığını biliyoruz…
Öyleyse ‘Suçluların iade edilmesi’ anlaşmasının uygulanması için adım atılmalıdır…
Bir defa suç işleyenin bir daha ülkeye giriş yapamayacağını herkes bilmelidir…
Bıçak, demir çubuk ve silah taşıyanları bin pişman edecek şekilde adımlar atılmalıdır…
Bunun için yollarda, yurtlarda, inşaat alanlarında, şüphe duyulan her yerde sık sık arama yapılmalıdır…
Okula giden bazı öğrencilerin araçlarında kesici aletlerin bulunduğunu polis çok iyi biliyor…
Zaman zaman yapılan denetimlerde bunu görüyorlar…
Fakat bu denetimleri, ya bir yerlerden gelen baskı üzerine, ya da eleman eksikliğinden dolayı daha sık bir şekilde yapamıyorlar…
Öyleyse; bu sorunu kökten çözecek adımlar atılmalıdır…
Geride bıraktığımız Ramazan Bayramının her gününde çok sayıda şiddet olayının yaşanması, mahkemelerin çalışmak zorunda kalması üzüntü vericidir…
Güzel ülkemiz adına ayıptır…
Siyasilerin sorumlulukları vardır
İki söz de siyasilere gitmeli…
Eğer; bunu meslek olarak seçmişseniz; o zaman bayram-seyran demeden çalışacak, fikir üretecek ve sorunların üzerine gideceksiniz…
Aile ilişkileri çok önemlidir…
Ama sıradan vatandaşlar gibi ailece ‘bayram tatili’ hakkınız var mı, yok mu bunu sorgulamalısınız…
Yaşadığımız ülke huzurlu ve mutlu değilse, bayram tatilini fırsat bilerek ailece gezmelere çıkıyorsanız, siyasetin size uygun olup, olmadığına bir kez daha bakmalısınız…
Kıbrıs’ta hiçbir şey eskisi gibi değildir…
Çökmüş yolların üzerinde yarış yapan sürücüler vardır…
Trafik denetimleri yok denecek kadar azdır…
Canavar yollardadır…
Turist beklediğimiz bir ülkede her taraf çöplerle kaplıdır…
Hemen her bölgede suç patlaması yaşanmaktadır…
Böylesi bir durumda en üstten, en alta kadar ‘siyasetin içinde olan’ herkesin ağır sorumlulukları vardır…
Bayram tatili bittiğine göre; bugünden itibaren ciddi çalışmalar başlatılmalıdır…
Önceliğimiz huzur ve güvenliktir…
