Senin doğru dürüst bir üretimin yok...
Senin zengin kaynakların da yok…
Türkiye’nin gönderdiği nakit paralar, öğrenciler ve turistler sayesinde topladığın vergileri adil bir şekilde dağıtamıyorsun…
Memur maaşlarını ödemenin dışında bir iş yapamıyorsun…
Yolların çökmüş…
Mahkemelerin suç dosyalarına yetişemez duruma gelmiş…
Gelen yatırımcıyı bürokratik işlemlerle eziyorsun…
Türkiye ile imzaladığın protokole sadık kalmıyor, sürekli ‘yalan rüzgarlarını’ oynuyorsun…
Sadece bir Ateşkes’in hakim olduğu bu küçücük ülkede ‘demokratik hak’ adı altında sendikalara dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş haklar sağlıyorsun…
Devleti yıkmak isteyen, ekonomiyi çökertmekten mutluluk duyanlara bir de devlet hazinesinden maaş ödüyorsun…
Defalarca uyarıldığın halde kendini düzeltme yönüne gitmiyorsun...
Dünya seni tanımıyor ama uzaktan seyredenlere alay konusu oluyorsun…
Bu bir hak mıdır?..
Yıllardır bu ülkede iki kurumu tartışıyoruz…
Birisi elektrik, diğeri telefon…
Gelenler de, gidenler de bu iki kurumun doğru yolda gitmediğini kabul ettiği halde; sendikalara teslim olmuş zihniyetler sayesinde en ufak bir adım atılmadı…
Hangi ekonomik vizyondan veya ülke geleceğinden söz ediyorsunuz sizler Allah aşkına…
Batırdınız bu ülkeyi batırdınız…
Sendikalara teslim ettiniz ekonomik kurumları…
Onlar da istedikleri anda ülkeyi batıracak adımları atabiliyorlar…
Üç kuruşluk iş yapan insanlar gün boyu jeneratör çalıştırmak zorunda bırakılırken, çocuklar, yaşlılar, hastalar çaresizlik içinde bırakılıyor…
Yolsuzluk sorgulaması yerine halka ceza
Elektrik Kurumu’nun uzun yıllar gerek ihale adı altında gerekse ihalesiz milyonlarca dolarlık mal alımlarında ciddi suistimal veya yolsuzluk iddialarının üzerine gidilmiyor…
Güney Kıbrıs’ta olduğu gibi alternatif enerji üretimini uygulamaya koymak için proje üretilmiyor, gerekli adımlar atılmıyor…
Tam tersi eski sistem üzerinde ısrar ederek, büyük harcamalarla yeni jeneratör alımına gitmek isteyen sendika ile pazarlık yapılıyor…
Bir ülkenin nasıl elektrik üreteceğine, hatta kimlerle iş yapacağına sendikalar karar veriyorsa; o ülke yönetilemez hale gelmiş demektir…
Aklı çalışan, doğru tahlil yapabilen herkes bu ülkenin, böylesi bir yapı ile devam edemeyeceğini görebiliyor…
Bizler de görüyoruz…
O yüzden de hiç kimseye “gelin bu ülkeye yatırım yapın” diyemiyoruz…
Yurt dışındaki yakınlarımıza “gelin vatanınızda yaşayın” demek yerine “sakın haaaa” diyerek gelmemeleri yönünde uyarı yapıyoruz…
Acınacak haldeyiz…