Başbakan Hüseyin Özgürgün, artan öğrenci nüfusuna paralel olarak ortaya çıkan ihtiyacı karşılamak amacıyla Gazimağusa’da Alasya İlkokulu’na ilave edilen sınıfları ve ek binanın açılışını yaptı. 

Alasya İlkokulu’nun var oluş mücadelesinde büyük bir yeri olduğunu, bir avuç mücahidin yıkık dökük bu binada direniş sergilediğini kaydeden Başbakan Özgürgün, bugün modern dersliklerde eğitim verdiğinin altını çizdi dünkü konuşmasında.

Başbakan Özgürgün konuşurken birisi vardı ki oradaki herkesten daha fazla heyecan duyuyordu. Açılış sırasında Başbakan Özgürgün’ün kulağına eğilip “O bahsettiğin mücahitlerden biri de bendim” diyebildi sadece.

Dükü tören sırasında orada olanların Başbakan Özgürgün’ün bahsettiği o mücahitlerden bir tanesi olan Fikret Şanal’ı tanıdığını düşünmüyorum. Kendi halinde, kendi dünyasında ve kendi doğrultusunda yaşamını devam ettiriyor doğduğu ve uğruna savaştığı topraklarda.

Milli Mücadelenin bir parçası olan veya o günleri merak edip okuyanlar ancak tanıyabilir Fikret Şanal’ı. Bir de hafta sonları Diyalog Gazetesi’nde ki yazılarını okuyanlar ancak bilebilir. 

Rahmetle andığımız İsmet Kotak bir yazısında Fikret Şanal’ı şu sözlerle anlatıyordu; “Tören Mücahidi değil, savaşı kan revan içinde geçirerek halkının kurtuluşuna kan ve alın teri akıtan, Gazimağusalı, gerçek Mücahit…”

Dünkü törende çok heyecanlıydı, çünkü bir dönem bir avuç mücahit arkadaşı ile birlikte direndiği Alasya İlkokulu’nda 1974’den sonra dünyaya gelen evlatları o okulda okumuşlardı. Şimdi aynı okulda torunları okuyor. 

Oğlu, ülkemizin saygın iş adamlarından Niyazi Şanal yeni yapılan okullun ek binasının ve tuvaletlerinin yapımını üstlenmiş. Sadece Alasya’nın değil bu yıl içinde Gazimağusa’daki tüm okullara yardım yapma kararı almış AKOL GRUP.

Baba-oğul dünkü törende herkesten daha heyecanlı, herkesten daha gururlu herkesten daha milli duygularla törendeydiler. Fikret Şanal, bugün evlatlarımızın güvenli bir şekilde eğitimlerini alabildikleri bu okulda canla başla savaşmış, Niyazi Şanal ise babasının savaştığı okulda eğitimini tamamlamış iki kuşak yan yana omuz omuza yeni nesillerin yetişmesi için ellerinden gelen imkanları seferber etmek adına çok ama çok güzel bir duyguyu bize yeniden hatırlattılar. O da aidiyet duygusu…

Düzeltme

Dünkü yazımızda bir gün önce vefat eden ABD’li ünü milyarder, David Rockefeller’in Menderes’in idam edilmesi ve Türkiye’deki darbe ile ilgili olduğuna dair bir yazı paylaşmıştık. 

İlgili yazı birçok sitede halen yer almakta. Ancak yaptığımız araştırmalar sonucu ilgili sitelerde yer alan haberin yalan ve gerçeği yansıtmadığını öğrendik. Okuyucularımızdan özür diler, dünkü yazımızda yer alan iddiaların asılsız olduğunu hatırlatmak isteriz.

MESAJLAR
Hüseyin ÖZGÜRGÜN: Alasya İlkokulu sırasında bahsettiğiniz o bir avuç mücahitten bir tanesiydi Fikret Şanal. Ve açılışını yaptığınız ek binaların yapımında katkıyı koymayı da ihmal etmedi. 

Fikret ŞANAL: Zamanında canınız pahasına koruduğunuz okulda bugün yeni öğrencilerin daha iyi şartlarda yetişmesi için yine fedakârlık yaptınız. Umarız sizdeki aidiyet duygusu başkalarına da örnek olur. 

Tufan ERHÜRMAN: Kaplıca köyüne adını veren kaplıcanın yeniden çalışması ve kükürtlü suyun otellere verilebilmesini araştırmaya başlamışsınız. Umarız bir sonuç elde edersiniz. 

Fikri ATAOĞLU: Omuzunuzdaki sakatlık geçmiş ve kolluktan kurtulmuşsunuz. Aman dikkat edin de bizim vatandaş siyasetçinin elini sıkı tutup iyi sallar, omzunuz yeniden çıkmasın. 

Dursun OĞUZ: Doğum gününüz kutlu ve mutlu olsun. Dün hayli telaşlı bir günde gelen mesajları ve telefonları yanıtlamaya çalışmışsınız. Hayırlı yaşlar diliyoruz. 

Ferdi Sabit SOYER: Mobil telefonlarla konuşma ücretlerine yapılan yüzde 10’luk zammı sizden başka kimse gündeme taşımadı. Uzun bir süredir ne iktidardan ne muhalefetten bu konuda ses çıkmaması da enteresan demi. 

Biray HAMZAOĞULLARI: Toplu taşımacılıkta nereye gidiyor memleket? Yakında toplu taşımacılık birliğinin de içinde bir takım yeni gelişmelerin olabileceği söyleniyor. Siz ne diyorsunuz bu işe? 

Sonay ADEM: Dün Gazimağusa’da Başbakan Özgürgün’e yakında ortak olacağınızı söylemişsiniz. Hayırdır, yoksa ufukta UBP-TKP hükümeti mi görüyorsunuz? 

Serhat AKPINAR: BM ve AB Komisyonu onayı ile kurulan Uluslararası Diplomatlar Birliği Kuzey Kıbrıs Başkanlığı görevine atanmışsınız. Hayırlı ve uğurlu olsun. Umarız müşavir değil diplomatlar yetişmesine vesile olursunuz. 

İrfan Tansel DEMİR: 21 Mart Dünya Ormancılık Gününüz kutlu ve mutlu olsun. Gerçi orman olarak her yıl biraz daha geriye gidiyoruz ama gene de gününüz kutlu ve mutlu olsun. 

Reşat AKAR: Halk Meclisi dün akşam Doğancı’da toplandı ve halk spor salonuna sığmadı. Yakında top sahalarında yapacaksınız bu gidişle programı. 

Mustafa AKYÖN: Tüm gelirinin Nefes Demirpençe’ye bağışlanacağı Hentbol KTSYD Kupası maçları oynanmış ve finale gelinmiş. Emeği geçen tüm herkesi kutluyoruz böylesine güzel bir organizasyonun gerçekleştirilmesine katkı koydukları için. 

Ahmet SENNAROĞLU: “7 Mayıs’ta Hobbalara gidelim” sloganı ile Büyük Eko Gün için startı vermişiniz. Ve bu yılki Eko Gün için çok değişik sürprizler hazırlığı içindeymişsiniz. 

Fuat NAMSOY: Belediyeler yakında birleştirilecekmiş, neyse Alsancak Belediye Başkanı Ataser sizin tazminatınızı ödemeye gönüllü olmuş. Gene iyisiniz hani. 

GÜNÜN SÖZÜ

 “43 yıldır yapılan çabalardan sonra, sadece 22 aydır Kıbrıs sorununun çözümü için gerçek istek olduğu görüldü ve bunun tamamlanması gerekmektedir. Tabii sadece bir tarafta değil, her iki toplum içinde bulunan endişeleri görmemezlikten gelemeyiz. Üçüncü ülkelerin değil, Kıbrıslıların çıkarlarına hizmet verecek bir çözüm olmalı. İşgal askerleri olmayan, tüm Avrupa vatandaşlarının sahip olduğu saygıya dayalı, birleşik bir vatanda yaşamak istiyoruz.”

Rum lider Nikos Anastasiadis