Geçtiğimiz haftaya damgasını vuran ‘Ayağa ve beynimize kurşun sıkmayı’ bu hafta gündemden düşürmek için bir başka tartışma konuyu ele alabiliriz...
Mesela ciğerlerimize sıkılan kurşun...
Bunun için tabanca veya İsrail’in son model komando silahı Tar-21 klullanmaya gerek yok...
İnşaat atıklarınızı, özellikle kum ve çakılları olduğu yerde bırakmanız halinde, ciğerleri yok etme operasyonunu başarmış oluyorsunuz...
Yağış beklediğimiz dünkü günde yeni doğmuş bebeklerden, yaşlılara kadar herkesin ciğerlerine oldukça etkili saldırıların gerçekleşmesinde en büyük alkışı belediyeler ve Çevre Bakanlığı hak ediyor...
Kardeşim evde tamirat mı yapıyorsun?..
Veya yeni inşaat mı başlatıyorsun...
İşin bitince arazide kalan 2-3 kapçelik kumu ve çakılı da kaldırsana...
Mal sahibi “Kalsın belki ileride ihtiyaç olabilir” düşüncesiyle sorumsuz davranıyorsa; buna “Hemen kaldıracaksın kardeşim” diyebilecek bir güç yok mudur?
Bunun da mı yasası eksiktir?..
Belediyelerin elinde hiç mi yetki yoktur?..
İnşaat iznini sen veriyorsun...
Tamiratlar için seni takan ve izin isteyen olmayabilir...
Neticede yüzlerce fazla elemanınız var...
Çıkıp, dolaşıp rapor hazırlayabilecek yetenekleri mutlaka vardır...
Filanca sokakta, filanca evin önünde kum veya çakıl atıkları vardır...
Rüzgar estikça Ahmet abinin torunu Hasan’ın küçücük ciğerleri bunu soyluyor başkanım...
Astım, ya da kalp ve tansiyon hastası Hüseyin amca da bunu soluyor...
Kanser hastası Kadriye Hanım nefes almakta zorlanıyor...
Hadi kaldırın başkanım bu kumları...
Mal sahibi kaldıramıyorsa, kepçeniz mi kalmadı?
Kaldırın, cezasını da gönderin...
Yapamıyorsanız, alın çantanızı eve gidin be sayın başkanlar...
Rüzgar izin vermedi
Meteoroloji müdürümüz Fehmi Oktay, dünkü Pazar günü için ne güzel yağmur müjdesi vermişti...
Hava iyice karardıktan sonra pencereden dışarı bakıp ‘yağmur duası yapan’Ayşe teyzenin, rüzgarın etkisiyle etrafı saran tozları yutması Tanrı’nın bir cezası mı bizlere?..
Yoksa hepimiz ihmalin kurbanı mıyız?..
Hemen her bölgede aylardan, yıllardan beri atıl vaziyette duran inşaat atıkları vardır...
Kamyonlar dolusu komu ve çakılı, hatta çimento, kireç atıklarını boş araziye yığıp giden müteahhitlerin kulağını çekecek bir makam sahibi yok mudur bu ülkede?..
Kim engel oluyor sizlere sayın başkanlar, sayın bakanlar?
Kaldırın Çevre Bakanlığı tabelasını...
Bıoşaltın belediyeleri, gidin evlerinizde istirahat edin...
85 bin kişiyer her ay başında çek dağıtan bu devletçiğin listesine 10 bin kişi daha eklendiği zaman hiçbirşey olmaz...
Maliye para bulamazsa, Kooperatif var, Vakıflar var...
Yetmezse Ankara’nın talimatıyla Ziraat var...
Çareler tükenmez arkadaşlar...
Yeter ki siz karar verin...
Ya çalışın ve kendinizi gösterin...
Ya da evde istirahate çekilin...
